WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesinde "(2) Bu Kanunun 10 uncu maddesinin üçüncü fıkrası saklı olmak üzere ikinci el satışlarda satıcının ayıplı maldan sorumluluğu bir yıldan, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda ise üç yıldan az olamaz. (3) Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz." düzenlemesi yapılmıştır. Bahse konu düzenlemeler ışığında mahkemece ürünün ayıplı olup olmadığı hususunda bilirkişiden rapor aldırılmasına karar verilmiş olunup, bilirkişi tarafından hazırlanan 22/07/2020 tarihli rapor incelendiğinde; Davaya konu televizyonun çalıştırıldığında özellikle açık renkli görüntülerde ekranın ortasında dikey çizgilerden oluşan parlaklığın mevcut olduğu, ekrandaki görüntünün oldukça dikkat çekici ve rahatsız edici olduğu, bu haliyle dava konusu ürünün ayıplı olduğu, üründeki kusurun kullanıcı hatasından kaynaklanmadığı, tüketicinin üründen beklediği faydalan azaltan nitelikte imalat hatası kaynaklı ayıplı ürün olduğu şeklinde tespitlerin olduğu görülmüştür....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, satış sözleşmesine konu malın ayıplı olduğu iddiasına dayalı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ile davalı tarafça tahsil edilen servis ücreti ile parça bedellerinin iadesi talebine ilişkindir. Mahkemece, satım sözleşmesine konu malın gizli ayıplı olduğu, ayıp ihbarının süresinde yapıldığı, birden fazla kez arızalanan maldan elde edilmesi beklenen faydanın elde edilememiş olduğu gerekçesiyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ile onarım bedeli olarak ödendiği tespit edilen bedelin iadesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermiştir....

    İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı ürün nedeniyle açılan bedel iadesi davası olup ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir....

    İş sayılı ve 17.06.2013 tarihinde el koyma kararı verildiğini, dava dışı...’a başka bir aracın devrinin yapıldığı ve taahhütname alındığını, davalıya bedel iadesi için ihtarname keşide edildiğini, aracın hukuki ve gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek, araç bedeli 171.800,00 TL’nin 08.07.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....

      Ayrıca gerek 4077 sayılı, gerekse 6502 sayılı yasalarda tüketiciye bilerek hatasız veya kusursuz göstererek ayıplı mal satan üreticiye(bayiye) hiç bir taviz verilmemiştir. Ancak özellikle ayıplı malın mislinin temininin veya tamirinin mümkün olmaması veya çok güç olması hallerinde kötü niyetli tüketicinin haklarını suistimal etmesini önlemek için yalnız bedel iadesi veya bedelde indirim isteyebileceği (somut olayda uygulama imkanı olmayan ) 6502 sayılı yasa ile düzenlenmiş ki elimizdeki somut olayda tüketici zaten bedel iadesi istediği için bu yola gidilmesi de mümkün değildir. Diğer yandan Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun “Yargılamaya Hakim Olan İlkeler” başlıklı ikinci bölümü “Taleple bağlılık ilkesi” başlığı altında 26/1.madde ile “Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmünü getirmiştir....

        Şti. tarafından temyiz edilmiştir. 4077 sayılı yasanın 4'üncü maddesine göre ayıplı mal ve hizmetlerden kimin sorumlu olacağı düzenlenmiştir.Buna göre imalatçı,üretici,satıcı,bayi,acenta,ithalatçı ve kredi veren ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur.Yine aynı yasanın 13' üncü maddesi geregince arıza nedeniyle tüketicinin malın 2012/9995-12961 yenisiyle değiştirilmesi isteğinden satıcı, bayi, acenta, imalatçı-üretici ve ithalatçı müştereken ve müteselsilen sorumludur.Yetkili servisin sorumlu olacağına dair hiçbir düzenleme mevcut degildir.Görüldüğü gibi satın alınan malın yetkili servisi, maldaki ayıptan dolayı tüketiciye karşı yasal olarak sorumlu tutulmamıştır. Somut olayımızda davalı ... Ünsal Servis Ltd. Şti Renault yetkili servisi olup satıcı veya acenta değildir. Yasal olarak ayıplı maldan dolayı sorumluluğu yoktur.Davalı ... Ünsal Servis Ltd....

          A.Ş. servisine başvurduğunu, ayrıca uzman bilirkişiden aldığı raporu 03/08/2017 tarihinde davalılara gönderdiğini ve ayıplı aracın ayıpsız yenisi ile değiştirilmesinin talep edildiğini, davalıların olumsuz cevap verdiklerini iddia ederek, dava konusu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, mümkün olmaması halinde ödenen bedelin satış tarihinden itibaren uygulanacak ticari faizi ile iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Onatça Otomotiv San Ltd. Şti. vekili, dava konusu aracın davacıya ÖTV muafiyeti ile satıldığını, aracın ayıplı olmadığını savunarak davanın reddiini istemiştir. T1 vekili, aracın ayıplı olmadığını, bir boya kusuru var ise bunun üretim hatasından kaynaklanmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın bedel iadesi olarak kabulüne, ayıplı aracın davalılardan Onatça Otomotiv San. Tic. A.Ş.'...

          Dava konusu üründe üretimden kaynaklı gizli ayıp olduğu kanıtlandığından, 6502 sayılı yasanın 11/1- b maddesinde açıklanan bedel indirimi seçeneği hüküm altına alınmış olması ve bu hakkın sadece satıcıya yönetilebileceği, üretici veya ithalatçının sorumluluğunun bulunmaması nedeniyle davalı T4 Hakkındaki davanın husumetten reddi doğru görülmüştür....

          Elbette ki tüketici hukukunda satıcı ve sağlayıcıların ayıplı maldan sorumluluğa dair zaman aşımı süreleri belirlenmiş olup 6502 sayılı Kanun'un 12.maddesine göre ayıplı maldan sorumluluğa dair düzenleme mevcut olup, maddenin 1.fıkrasına göre kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıl olarak belirlenmiş ise de maddenin 3. fıkrasına göre ise ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz....

          Bu tercihli hakları içeren taleplerin kullanılabilemesi amacıyla gereken zamanaşımı süresi ise aynı kanunun 12 madesinde; "(1) Kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıldır. (2) Bu Kanunun 10 uncu maddesinin üçüncü fıkrası saklı olmak üzere ikinci el satışlarda satıcının ayıplı maldan sorumluluğu bir yıldan, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda ise üç yıldan az olamaz. (3) Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz." şeklinde düzenlenmiştir....

          UYAP Entegrasyonu