alacak davasıdır....
malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi olduğu, dosyamızın davacısının seçiminin ve talebinin de bu yönde olduğu anlaşıldığından ve söz konusu ayıp ve sıfır km araç alan alıcının araçtan beklediği yarar gözönünde bulundurulduğunda maldan yararlanmayı kısıtlamanın yanında, onarım sonrasında araçta değer kaybına yol açan nitelikte kullanıma bağlı olmayan imalata dayalı önemli ayıp kapsamında değerlendirildiği, dava konusu aracın imalattan kaynaklanan gizli ayıplı nitelikte bulunduğundan davacının sözleşmeden dönerek satış bedelinin iadesini talep hakkının bulduğu, davalı ......
TBK m. 227 hükmünde, satıcının ayıplı maldan sorumlu olduğu hallerde 6502 sayılı kanundaki düzenlemeye benzer seçimlik haklar öngörülmüştür. TBK m. 227 hükmünde yapılan düzenlemede, satıcı malın ayıpsız benzerini hemen vererek ve alıcının zararlarını gidererek seçimlik hakların kullanılmasını önleyebilir. Aynı şekilde sözleşmeden dönmenin haklı görülemeyeceği hallerde hakim onarım veya bedel indirimine karar verebilir." (KARA, İlhan; Tüketici Hukuku, Engin Yayınevi, Mart - 2015, Ankara, sf. 756) "Malın ayıplı olması durumunda tüketici sözleşmeden ve kanundan kaynaklanan haklarını herhangi bir sınırlamaya tabi olmadan serbestçe kullanabilir. Ancak istisnai hallerde işin niteliği gereği malın ayıplı olan kısmının basit bir müdahale ile değiştirilmesi veya yenisinin takılması durumunda ayıp tümüyle ortadan kaldırılabiliyorsa MK 2'de düzenlenen dürüstlük kuralı uyarınca ayıplı parçanın değiştirilmesi yeterli olabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ayıplı maldan kaynaklanan alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması neticesinde davanın kabulüne dair kesin olarak verilen hükmün Adalet Bakanlığınca kanun yararına bozulması istenilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, daire satış sözleşmesi ile davalıdan daire satın aldığını, dairenin 30/10/2016 tarihinde teslim edilmesi gerekirken belirtilen tarihte davalının daireyi teslim etmediğini, mezkur daire satış sözleşmesinde yer alan sauna, fitness salonu ve akıllı süpürge sisteminin yapılmadığını, satın almış olduğu dairede bu nedenle değer kaybının oluştuğunu belirterek fazlaya ilişkin hakkını saklı tutarak 1.000,00-TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiş ve 28.01.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile 4.295,91-TL olarak davasını ıslah etmiştir....
Mahkemece, davanın kabulü ile ayıplı malın satım bedeli olan 2.230,78 TL'nin satım tarihinden (24/08/2011) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, ayıplı malın davacı tarafından davalı firmaya iadesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. Eldeki dava 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun yürürlükte olduğu 20.01.2014 de açılmıştır. Bu kanunun 4. maddesinin üçüncü fıkrasında "imalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10. maddesinin beşinci fıkrasına göre kredi veren" ayıplı maldan müteselsilen sorumlu tutulmuştur. Aynı Kanunun 3. maddesi (j) bendinde "ithalatçı: Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere tüketiciye sunulmuş olan mal veya hizmetleri yada bu mal veya hizmetlerin hammaddelerini yahut ara mallarını yurt dışından getirerek satışa sunan gerçek veya tüzel kişiyi... ifade eder" şeklinde tanımlanmıştır....
nin meydana gelen zarardan üretici firma olarak sorumlu olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, takibe konu alacak likit olduğundan takip konusu alacağın % 20'si oranında icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan ...A.Ş. vekilince temyiz edilmiştir. Dava, satış sözleşmesinde ayıplı mal nedeniyle uğranılan zararın tazminine yöneliktir. Davacının plastik su borularını davalılardan ...Ltd. Şti.'nden satın aldığı, inşaatta kullandığı, bu boruları diğer davalı ....A.Ş.'nin ürettiği dava dosyasından anlaşılmaktadır. Davacının, dava tarihinde bu taşınmazı dava dışı ...'a sattığı belirlenmiştir. Davacı ayıplı mal nedeniyle uğradığı zararı, ayıplı maldan dolayı satıcının sorumluluğunu düzenleyen TBK. m. 219 v.d hükümlerine göre istemektedir....
Davalı vekili; davaya konu taşınmazda kat irtifakının olmadığını ancak fiili teslim oluştuğunu dolayısı ile davalı kooperatifin sadece paydaş olması sebebi ile kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, ayıplı maldan söz edilemeyeceğini, evlerin 2008’den beri sorunsuz olduğunu, su taşmasında da sigortalı dairenin kusurlu olduğunu, zararın da fahiş olduğunu ve sigortalı tarafından zararın artışına sebebiyet verildiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalı tarafın payına düşen 6.410,90 TL'nin 16/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faiz oranları üzerinden yürütelecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
/05/2023 tarihinde bozulduğunu ve yolda kaldığını, bu hususun davalı şirkete aynı gün mesaj yoluyla bildirildiğini, aracın ayıplı olduğunu ve bu masrafların giderilebileceği davalı şirketçe yine mesajla kabul edildiğini, maddi, manevi tazminat ve sair hakların saklı tutularak; onarım bedelinin, tamir süresi, tamir masraflarının ve işbu olay sebebiyle uğranılan zararın yetkili servis raporları da göz önünde bulundurularak bilirkişilerce hesaplandıktan sonra arttırılmak üzere 20.000,00TL'nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline, ayıplı maldan doğan zararlarımızın ve uğranılan iş kaybının bilirkişilerce hesaplanması ile, HMK 107 kapsamında belirsiz alacak olarak 1.000,00 TL'nin tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Ltd Şti’den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ..Ltd Şti tarafından temyiz edilmiştir. 2009/8060-14644 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ..Ltd Şti’nin bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, ayıplı mal nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 4822 Sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK.nun 4. maddesi 3.fıkrası gereğince imalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı… ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Öyle olunca, satıcı-davalı ...A.Ş’nin de ayıplı mal nedeniyle diğer davalı ile birlikte müteselsilen sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Davacı vekili dava dilekçesinde 08.06.2017 tarihinde satın almış olduğu aracın ayıplı olduğundan bahisle ödemiş olduğu satış bedelinin faiziyle geri verilmesini, satılan araç için nakdi giderlerin ödenmesini, ayıplı maldan doğan doğrudan zararın giderilmesinin malın ayıpsız misliyle değiştirilmesini, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönmeyle bedelin iadesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının ücretsiz onarım yönündeki talebinin karşılandığını, dolayısıyla ayıptan kaynaklanan eksikliğin mevcut durumda bulunmaması sebebiyle davacının davasının reddi gerektiğini ileri sürmüştür....