Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hal böyle olunca mahkemece, he ne kadar bilirkişi tarafından tümdengelim yöntemiyle dava konusu aracın şanzıman sisteminin ayıplı olduğu sonucuna varılmış ise de, davacının seçimlik haklarından aracın misliyle değiştirilmesi hakkını kullanmasının iyiniyet kurallarına aykırı olduğu, tarafların hak ve menfaatleri değerlendirilerek aşırı bir dengesizliğe neden olacağı ve ancak araçtaki ayıbın da üretimden kaynaklı olması nedeniyle araçtaki bu ayıp nedeniyle seçimlik hakkından ücretsiz onarım uygulanmasının uygun olacağı ve bilirkişi tarafından yapılan tespite göre de, bu onarımın gerçekleştirilmiş olması nedeniyle davacı tüketici tarafından arızanın giderimi için ödenmiş olan masrafın iadesi hususunun değerlendirilerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, yazılı şekilde aracın misli ile değiştirilmesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, satış sözleşmesinden ayıba karşı tekeffül hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır. Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalı şirketten 13.10.2021 tarihinde Apple Iphone 12 Pro Max 128GB marka-model bir akıllı telefon satın aldığını, telefonun ayıplı olduğunu ileri sürerek sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etmiştir. Yerel mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı tarafından istinaf edilmiştir....

    Ayıba karşı tekeffül koşullarının gerçekleşmesi ve yasada öngörülen yükümlülük yerine getirilmiş olması durumunda alıcıya yukarıda belirtilen BK.m.202 ve 203 ile seçimlik haklar tanımıştır. Yani alıcı davacı dilerse sözleşmeden dönebilir, dilerse satım parasının indirilmesini isteyebilir. Davacı ile davalı arasında sözleşme ilişkisi bulunduğuna göre, kaza tarihinde davaya konu aracın davalının mülkiyetinde bulunmaması, davalıyı sorumluluktan kurtarmaz. Hal böyle olunca mahkemece, öncelikle davacının hangi seçimlik hakları kullandığı (sözleşmeden dönme mi, bedel indirimi mi) sorularak, davacı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istediği takdirde araçta daha sonradan, davacı elindeyken meydana gelen kazalar sebebiyle oluşan değer düşüklüğünün hesaplanarak alacaktan mahsubuna karar verilmeli, bedel indirimi istediği takdirde ise Borçlar Kanunu'nun 202. maddesi gereği nispi metod uygulanarak davacının alacağı belirlenmeli ve sonucuna uygun bir karar verilmelidir....

      "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır. Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımayan; satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan; muadili olan malların kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar da ayıplı olarak kabul edilir..." şeklindeki düzenlemeyle ayıplı malın tanımı yapılmış olup; 6502 sayılı yasanın 11....

      Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile taşınmazın onarım bedeli olarak hesaplanan 13.723,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, gizli ayıp nedeniyle taşınmaz satış sözleşmesinin feshi ile bedel iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, yargılama aşamasında keşif yapılmış ve uzman bilirkişiden rapor alınarak, dava konusu taşınmazdaki gizli ayıp niteliğinde olan hususların onarımı için yapılması gereken masraf hesaplattırılarak bu bedel üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

        Dava, alım satım sözleşmesine konu olan araçtaki ayıp iddiası nedeniyle, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. Davacı vekili davaya konu traktörde üretimden kaynaklanan ayıp bulunduğu iddiası ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunmuş olup, ithalatçı-üretici firma olan Hattat Tarım ... A.Ş vekili tarafından ise, müvekkilinin ayıba karşı tekeffülden sorumlu tutulamayacağı, müvekkili şirketin satıcı firma olmayıp, üretici firma olduğu, bu nedenle davanın husumet nedeniyle reddi gerektiği belirtilerek , usule ve esasa ilişkin nedenlerle davanın reddi talep edilmiştir. İlk derece mahkemesince, araç üzerinde bilirkişiler vasıtasıyla keşfen inceleme yapılmış, bilirkişi raporu alındıktan sonra araçtaki ayıp nedeniyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu karar davalı Hattat ... A.Ş. Vekili tarafından istinaf edilmiştir....

        İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava; davalıdan satın alınan mobilyaların ayıplı olduğu iddiasına dayalı sözleşmenin feshi ve bedel iadesi istemine ilişkindir....

        Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı şirketten 12/06/2017 tarihinde satın aldığı koltuk takımının 17/07/2017 tarihinde tarafında ayıplı olarak teslim edildiğini, 8.200,00 TL bedel ile davalıdan aldığı koltuk, masa, sandalye takımının ayıplı olduğunu, malın iadesini talep etmesine rağmen davalının bu talebi kabul etmediğini, ayıplı ürünlerin değişime götürüldüğünü ve sonrasında 18/08/2017 tarihinde tarafına getirilen ürünlerin yine sorunlu olduğunu, ürünleri teslim almayacağını ve iade talep ettiğini belirtmesine rağmen ürünlerin bedelinin tarafına iade edilmediğini belirterek, dilekçede açıkladığı nedenler ile mahkemece dikkate alınacak nedenler karşısında ödemiş olduğu 5.000,00 TL ayıplı mal bedelinin davalıdan yasal faizi ile alınarak tarafına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İstinafa konu karar, İstanbul Anadolu 7....

        tüketicinin davalı inşaat şirketine karşı sözleşmeden dönme hakkı ve bedel iadesi talebinde de bulunduğu hususunun nazara alınmadığını, halbuki davacı ile davalı Emay arasında edimler sona ermemiş olup, tapunun üzerindeki haciz ve ipoteklerin kaldırılamaması halinde sözleşmeden dönerek bedel iadesi talebi de bulunduğundan ticaret mahkemelerinin görevli olmadığını, nitekim dava bakımından davanın temelinin genel kredi sözleşmesinden kaynaklanmadığını, aksine dava konusunun 6502 sayılı kanun kapsamında ayıplı mal olduğunu bir kez daha belirtmekte fayda gördüğünü, satıcı ya da sağlayıcının tüketici sözleşmesinde ki borcunu gereği gibi ifa etmemesi halinde, örneğin satılanın ayıplı olmasından doğan uyuşmazlıklar tüketici mahkemelerinde görüleceğini, açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olarak belirlenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

        DAVA KONUSU : Ayıp Nedeniyle Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 25/01/2019 tarihinde 2003 model Peugeuot 307 marka aracı 22.500,00- TL bedelle satın aldığını, araç devri öncesinde Pilot Garage isimli Oto Ekspertiz firmasın6dan detaylı şekilde ekspertiz raporu alındığını ve buna itibar edilerek aracın devir işlemlerinin gerçekleştirildiğini, aracın kullanılmaya başlanması ile birlikte su eksilttiğinin fark edilmesi üzerine aracın kapsamlı bir şekilde incelemeye sokulduğunu ve contasının yanmış olduğu, uzun süre bu şekilde kullanılmış olmasına bağlı olarak alüminyum olan motor bloğunun kullanılamaz hale geldiğini ve bütünüyle değiştirilmesi gerektiğini, masrafın da 8.000,00- TL ile 10.000,00- TL'ye mal olacağının yetkili kimselerce...

        UYAP Entegrasyonu