Ayıplı mal sebebiyle tüketicinin seçimlik hakları aynı yasanın 11.maddesinde düzenlenmiş olup, şu şekilde hükme yer verilmiştir:"(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; dava konusu aracın üretimden kaynaklı ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise davacı tüketici tarafından ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkın kullanılmasının ayıbın niteliğine göre iyi niyet kurallarına aykırı olup olmadığı, tarafların hak ve menfaatlerine göre aşırı bir dengesizliğe yol açıp açmayacağı, diğer seçimlik hakların tüketiciye kullandırılmasının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. Sözleşme ve dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı Yasanın 8. Maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup, yasanın 11. Maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu ürünlerin ayıplı olduğuna ilişkin bir tespit yapılmaksızın ve aynı zamanda herhangi bir ayıptan bahsedilmeyen ürünlerin de dahil edilmesi suretiyle sözleşmeye konu ürünlerin tamamının bedel iadesi talebinin ve hatta ayıp söz konusu olsa dahi basit bir onarımla giderilebilecek işbu hususun bu şekilde davaya konu edilmesinin de kötü niyetten doğmuş olması sebebiyle davanın müvekkil şirket reddini ve mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin davacıya tahmilini talep etmiştir....
Mahkemece toplanan delillere göre, asıl davada, ayıplı olduğu gerekçesiyle çiftçiler tarafından iadesi yapılıp davacının deposunda bulunan mal bedeli toplamının 1.376,40 TL olduğu, davacının, dava açılmasından önce davacı tarafça davalıya iade edilen mallar nedeniyle toplam 2.355,75 TL, yine davacının deposunda bulunan ve iadesi gereken ayıplı mallar nedeniyle 538,00 TL kar kaybına uğradığı, davacının manevi tazminat talebinin ise haklı görülmediği, davacının dava dilekçesinin sonuç ve istem bölümünün 3 nolu bendinde, davacıya gönderilen ve henüz satışı yapılmayan ayıplı ürünlerin davalı tarafından geri alınarak bedelinin davacıya iadesinin talep edildiği, ancak dava dilekçesinde bu talep yönünden belirtilmiş bir rakam olmadığı gibi usulüne uygun harcı yatırılarak açılmış bir dava da bulunmadığı, birleşen itirazın iptali davası yönünden ise, mal satışları ve ödemeler dikkate alındığında, davacı şirketin 5.231,36 TL alacaklı olduğu, işlemiş faiz talebinin ise yerinde olmadığı gerekçesiyle...
veya yapılan açıklamanın içeriğinin hizmet sözleşmesinin kurulduğu tarihte düzeltilmiş olduğunu veya hizmet sözleşmesinin kurulması kararının bu açıklama ile nedensellik bağı içermediğini ispatladığı takdirde açıklamanın içeriği ile bağlı olmaz..." ayıplı hizmet nedeniyle tüketicinin seçimlik haklarını düzenleyen 15.maddesinin "...(1) Hizmetin ayıplı ifa edildiği durumlarda tüketici, hizmetin yeniden görülmesi, hizmet sonucu ortaya çıkan eserin ücretsiz onarımı, ayıp oranında bedelden indirim veya sözleşmeden dönme haklarından birini sağlayıcıya karşı kullanmakta serbesttir....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile 2013/1810-16034 birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.” şeklinde düzenleme mevcuttur. 4077 sayılı kanunun 4.maddesinin 3.bendinde ise (Değişik fıkra: 21/02/2007-5582 S.K./22.mad) İmalatçı-üreticinin, satıcının, bayinin, acentenin, ithalatçını ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi verenin, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumlu olacakları belirtilmiştir....
KARAR Davacı, 2.800TL tuttarında davalıdan alınan dört adet kanepenin ayıplı olduğunu ileri sürerek satış sözleşmesinin iptalini, davalının ayıplı mallarını geri almasına, ödemiş olduğu tutarın tarafına iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahekemce, davanın kabulü ile .... 1 adet iki kişilik, 2 adet üç kişilik, kanepenin ayıpsız ve özürsüz yenisi ile değiştirilmesine, davacıda bulunan kanepelerin davalıya iadesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ayıpl mal nedeni ile sözleşmeden dönerek ödemiş olduğu bedelin tahsili amacı ile eldeki davayı açmış, davalı davanın reddini dilemiştir....
Değerlendirme : Dava, ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. Davacı tarafından davalıdan satın alınan koltuklardaki ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep edilmiş olup, davalı vekili ise ayıp iddialarını kabul etmeyerek davanın reddini istemiştir. Dosya kapsamı incelendiğinde, alım satıma konu olan koltuk takımının fatura örneği ve teslim tesellüm tutanakları dosya içerisinde mevcut değildir. Mahkemece yargılama sırasında bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın, davacının ayıp yönündeki beyanlarına itibar edilerek, davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava sebeplerine göre teknik bilgi gerektiren uyuşmazlık nedeniyle bilirkişi raporu aldırılmaksızın yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....
İlk derece Mahkemesince, 2016/252 E. - 2018/67 K. sayılı kararı ile davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş; davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 13.H.D.'nin 2018/2695 Esas 2019/1593 Karar sayılı kararı ile istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verilmiş olup; hüküm, bu kez davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile satın aldığı aracın ayıplı olması nedeni ile misliyle değişim ya da bedel iadesi ile birlikte maddi ve manevi tazminat talep etmiştir....
Menfi zarar sözleşmenin kurulması ve işin görülmesi için yapılması gereken fiili giderler ile sözleşmenin geçerliliğine inanılarak başka bir sözleşme fırsatının kaçırılması dolayısıyla uğranılan zararlardır. Kaçırılan fırsat nedeniyle menfi zarar da, fesihten itibaren makul sürede sözleşme konusu işlerin bedel dışında aynı şartlarda yapılacak sözleşme sonucu ödenecek bedel ile davalı yüklenici ile sözleşme yapılmamış olsaydı en yakın hangi fiyatla yapılabileceği bedel arasındaki farktır....