Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Hukuk Mahkemesi 2021/54 D.İş sayılı dosya ile tespit davası açtıklarını ve bu davada da bilirkişi raporunda aracın ayıplı mal olduğunun belirlendiğini, tespit ettirilen tüm ayıpların yaklaşık olarak 3 ay süren bir tamir süreci sonunda ancak giderilebildiğini, aracın alındığından bugüne kadar ki geçen süreçte müvekkil aldığı üründen beklenen faydayı sağlayamadığı gibi üzerine yüklü miktarda da masraf yapmak zorunda kaldığını beyanla müvekkilinin araçtan beklenen faydayı sağlamak bir yana aldığı andan itibaren serviste bulunan aracına ilişkin yapmış olduğu masrafların satış bedelinden düşülerek müvekkilime ayıplı maldan kaynaklı olarak ödenmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, alım-satım akdine dayalı hukuki ayıptan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....

Davalı- karşı davacı vekili, asıl davanın reddini istemiş, karşı davacı da maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece, asıl davada davalının basiretli bir tacir gibi davranmadığı kanaatiyle asıl davanın kabulüne, 5.931.40 YTL’nin dava tarihinden itibaren değişen oranlarda reeskont faizi ile davalıdan tahsiline, karşı davanın reddine karar verilmiş, hükmün davalı- karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı, sipariş formunda davacıdan ... lablı Emniyet Folyosu talep etmiş, sipariş formu davacı tarafça da teyit edildiği halde, davalıya sipariş formunda istenen mal yerine, başka bir mal (alüminyum folyo termolak) gönderilmiştir. Uyuşmazlık, ayıplı mal satışından değil, sipariş edilenden başka bir malın gönderilmiş olmasından (aliud teslim) kaynaklanmaktadır....

    Yasanın 3. maddesinde, mal; “alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları”, hizmet; “bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder.” Satıcı; “kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar.” Tüketici ise, “bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır. Öte yandan 4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesinin 3. fıkrasında, “İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10. maddenin beşinci fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıplı mal nedeniyle alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....

        "İçtihat Metni" ... 6.Tüketici Mahkemesi 793-831 KARAR Dava ayıplı mal satışından kaynaklanan alacak isteğine ilişkin olup, davacı ile kararı temyiz eden ... Pazarlama A.Ş arasında sözleşme ilişkisi yoktur. Kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 1.2.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK -KARAR- Dava, Tüketici Mahkemesinden verilen ayıplı mal tesliminden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 13.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 07.01.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine göre dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı mal nedeniyle ürün kaybı ve ürün bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 13.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 02.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Taraflar arasındaki taşınmaz hukukundan kaynaklanan davada Samsun 2.Sulh Hukuk ve Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, 7685 ada 14 parselde bulunan zemin kat 1 nolu bağımsız bölümün gizli ayıplı ve hatalı olarak teslim edilmesi nedenleriyle tazminat istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, dava konusu uyuşmazlığın tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

                - K A R A R - Davacı vekili; müvekkili tarafından davalılarca oluşturulmuş adi ortaklığa adi ortaklığın ürettiği inşaatlarda kullanılmak üzere mal satışı yapıldığını, tüm ihtarlara rağmen borcun ödenmemesi üzerine icra takibi başlatıldığını,davalıların itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili; davacının icra takibine dayanak yapmadığı faturalara dayanarak bu davayı açamayacağını, söz konusu faturaların müvekkillerine tebliğ edilmediğini,davacının taahhüt ettiği işleri ayıplı ve eksik bir şekilde ifa ettiğini, ancak buna rağmen davacı adına ...'e ödeme yapıldığını ve müvekkilinin ibra edildiğini, alacağın likit olmadığını bu nedenle tazminat talebinin de haksız olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir....

                  Dava ayıplı mal nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Davacı, davalı kooperatiften tarımsal faaliyetlerinde değerlendirilmek üzere kredi kullanmış, bu kredi bedeli ile diğer davalıdan satın alınan ve faturası da kooperatife kesilen fidanların ayıplı olduğu iddia edilmiştir. HMK.nun 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının ikametgahının bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edildiği yer mahkemesinin de yetkili olduğu, belirtilmiştir ki, bunlar da özel yetkiye ilişkin düzenlemelerdir. Davacı, davasını özel veya genel yetkili mahkemelerden herhangi birinde açabilir. Dava konusu olayda davacı, davalılardan satın aldığı fidanların ayıplı olması nedeniyle oluşan zararının tazmini istemiyle eldeki davayı açmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu