Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/409 Esas sayılı dosyasıyla açılan davanın feshin iptali olmayıp feshin haksız olduğunun tespiti ile tazminat isteğine ilişkin olduğu, neticede mahkemece 29.05.2013 tarihinde feshin haklı olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği, dolayısıyla gerek sözleşmenin ifasının imkansız hale gelmesi ve gerekse de davacının fesih talep etmekle menfi zararını isteyebileceği, yukarıda ifade edildiği üzere menfi zararın, alacaklının sözleşme yapılmasaydı uğramayacağı fiili zararlar ile yoksun kaldığı kâr’ı kapsadığı, bunun da sözleşme kapsamında ödenen bedel ile taşınmazın dava tarihindeki rayiç bedeli ile ödenen bedel arasındaki fark olduğu, Belediyenin sorumluluğunun güven sorumluluğu olduğu, TBK.m.51 uyarınca somut olayın özelliği ve hakkaniyet gereği belediyenin kusuru daha hafif olduğundan belediyenin sadece sözleşme kapsamında ödenen bedel yönünden sorumlu tutulması gerektiği, zarar yönünden yüklenici firmanın kusurlu olduğu dikkate alınarak zarardan sadece...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki istirdat ve ayıplı mal nedeniyle bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı Turkcell İletişim Hizm. AŞ avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 132,18 TL kalan harcın davalı Turkcell İletişim Hizm. AŞ'nden alınmasına, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 7.5.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal nedeniyle bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan her iki tarafın bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 620,71 TL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 20.06.2009 tarihinde davalının mobilya mağazasından 5 parça yataklı kanepe ve koltuk takımı aldığını, koltukların bir kısmının ...'taki annesinin evine teslim edildiğini, kanepelerin pimlerinin kırıldığını ve kırlentlerin boyasının koltuk üzerine çıktığını, ürünlerin ayıplı olduğunu belirterek ödediği 3.300 TL bedelinin faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı arızaların kullanıcı hatasından kaynaklandığını, mobilyaların ayıplı olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, asıl ve birleşen davalarda (terditli) tapu iptal tescil, sözleşmenin feshi, bedel iadesi, tazminat istemine ilişkindir. 2....
Bu hükümler çerçevesinde somut olaya gelindiğinde ; Taraflar arasında 03/08/2019 tarihli taksitle satım sözleşmesi niteliğindeki 10.437,00 TL bedelli 1 adet Netha 3'lü koltuk takımı, 1 adet 2'li berjer, 2 adet Berjer koltuk, kırlentlerden oluşan satım sözleşmesine dair bir uyuşmazlık bulunmadığı bununla birlikte taksitle satışa dair uyuşmazlık konusu bulunmayan sözleşmenin 6502 Sayılı Kanunun 17/3.maddesine de aykırılık teşkil ettiği anlaşılmış, sözleşmedeki ürünlerin ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmenin feshi ile bedel iadesine ilişkin yapılan istemin incelenmesinde; davacının 03/08/2019 tarihinde verdiği siparişinin gecikmiş olması sebebi ile sözleşmedeki ürünlerin teslim olmadan iptal ettirmek istemesine rağmen kabul görmediği, 12/09/2019 tarihinde ihtarname gönderilmiş olmasına rağmen kendilerine dönüş yapılmadan, 20/09/2019 tarihinde ürünlerin taraflarına teslim edildiği, davacının 6502 Sayılı Kanunun 18.maddesi çerçevesinde süresi içinde ürünlerdeki ayıp nedeniyle bedel iadesi ve...
Mahkemece, dava konusu aracın ayıplı olduğunun ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK'nun 4/2 maddesi gereğince, tüketici, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Verilen kararın hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozması halinde mahkemece, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkının da değerlendirilmesi gerekecektir. Mahkemece yargılama sırasında alınan 30.04.2012 tarihli bilirkişi raporunda aracın boya kalınlığının genel üretim toleransları içinde ancak seri üretim kalınlık değerlerinin üstünde olduğu, boya tabakasındaki genel kalınlık dağılımının homojen olmadığı, kalın bölgelerin sonradan boyandığı, ancak sonradan boyama işleminin üretim tesisi içindemi yoksa dışında mı yapıldığının tespit edilemediği bildirilmiştir. Karara esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir....
davalı inşaat şirketine karşı sözleşmeden dönme hakkı ve bedel iadesi talebinde de bulunduğu hususunun nazara alınmadığını, halbuki davacı ile davalı Emay arasında edimler sona ermemiş olup, tapunun üzerindeki haciz ve ipoteklerin kaldırılamaması halinde sözleşmeden dönerek bedel iadesi talebi de bulunduğundan ticaret mahkemelerinin görevli olmadığını, nitekim dava bakımından davanın temelinin genel kredi sözleşmesinden kaynaklanmadığını, aksine dava konusunun 6502 sayılı kanun kapsamında ayıplı mal olduğunu bir kez daha belirtmekte fayda gördüğünü, satıcı ya da sağlayıcının tüketici sözleşmesinde ki borcunu gereği gibi ifa etmemesi halinde, örneğin satılanın ayıplı olmasından doğan uyuşmazlıklar tüketici mahkemelerinde görüleceğini, açıklanan nedenlerle Anadolu 3 .Tüketici Mahkemesinin 2019/275 E. - 2020/782 K....
Tüketici Mahkemesi'nin 18/05/2018 tarih ve 2017/96 Esas 2018/422 sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Davalı şirketten davaya konu tv'nin olup olmadığını sorduğunu, depoya baktıklarında ellerinde mevcut olduğunu, kasaya ödeme yapması için yönlendirildiğinde personelin kapalı kutu var ama diğer şubeden geldiği için kırık çıkığı varmı diye kendilerinin kontrol etmek amacıyla açtıklarını söylediklerini, satıcının personellerine güvenerek açık kutu içerisinde aldığı tv'nin kusurlu olduğunu, ayıplı olması nedeniyle kendisine satılan ürünün iadesi ile ödemiş olduğu bedelin iadesini talep ettiği, yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ve bedel iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, satın aldığı konutun ayıplı olması nedeniyle ödenen bedelin iadesini davalı bankadan talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....