Maddesinde, ürünün ayıplı olması halinde tüketicinin kullanabileceği seçimlik haklar düzenlenmiş olup ''Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; (1) a)Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz....
değişim talebinde bulunduklarını ancak herhangi bir dönüş alamadıklarını belirterek davaya konu aracın gizli ayıplı olması nedeniyle ayıpsız bir benzeri ile değişimine, değişim kabul edilmez ise şimdilik 500 TL olmak üzere araçtaki ayıp oranında satış bedelinden indirimine karar verilmesini talep etmiştir....
değişim talebinde bulunduklarını ancak herhangi bir dönüş alamadıklarını belirterek davaya konu aracın gizli ayıplı olması nedeniyle ayıpsız bir benzeri ile değişimine, değişim kabul edilmez ise şimdilik 500 TL olmak üzere araçtaki ayıp oranında satış bedelinden indirimine karar verilmesini talep etmiştir....
geçmiş ve onay almış araçların sağ ve sol kapı panellerinin üst kısmında üretim hatası değil, dış etken ile hasar gördüğü kesin olarak söylenebileceğini savunarak dava konusu olayda kesinlikle üretim kaynaklı olmayıp davacının haksız davasının reddini, mahkeme aksi kanatte olması ihtimalinde ise; misli ile değişim ve aarç bedelinin iadesi yönündeki talebi karşılıklı menfaatler dengesi ve hakkaniyet kurallarına aykırı düşeceğinden semen tenziline, mahkemece araç misli ile değişim veya bedeli iadesine kararı verilmesi halinde ise davacının araçtan elde ettiği menfaatin, aracı kullanması sebebiyle oluşan yıpranma bedelinin ve araçta oluşan değer kaybının mahsubunu veya müvekkiline ödenmesini istemiştir....
Davacı’nın dava dilekçesindeki talebi aracın ayıpsız misli ile değişimi, bunun mümkün olmaması halinde ise araç bedelinin iadesine hükmedilmesi yönündedir. Davalının bu talebinin terditli bir talep mahiyetinde değerlendirilmesi halinde terditli taleplerden öncelikli olanı ise dava dilekçesinde ilk olarak ileri sürülmüş olması hasebiyle dava konusu aracın ayıpsız misli ile değişimi talebidir. Bu minvalde somut olay değerlendirildiğinde tüketicinin seçimlik hakkını misli ile değişim yönünde kullanmış olduğunun kabulü ancak bununla birlikte tüketicinin seçimlik hakkını hangi yönde kullandığı hususunda tereddüt var ise de, davacıya bu talebi hakkında değişim hakkını mı, ya da sözleşmeden dönme hakkını mı kullanacağı hususu açıklattırılmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekir....
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın değer kaybı davası olmayıp misli ile değişim ya da bedel iadesine dayandığını, Mahkemece ayıp nedeni ile oluşan değer kaybından söz edilerek değer kaybına karar verilmesinin yerinde olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir. 2....
Gerek 6502 sayılı Yasanın 11/3. maddesinın “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.”...
Noterliği'nin10.09.2019 tarih ve 13855 yevmiye numaralı ihtarı ile ayıp ihbarında bulunularak aracı iade etmeye hazır olduklarını ve aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin talep edildiğini, ancak müvekkilinin işbu ihtarına karşı davalılardan T4 cevap vermediğini, diğer davalının ise Kadıköy 4....
Araçta devam eden bir arıza bulunmadığından ve giderilmiş olduğundan misli ile değişim veya bedel iadesi yapılması mümkün değildir. Ancak araçtaki arızlara bağlı olarak 31/12/2016 tarihli, 07/01/2012 tarihli, 11/01/2017 tarihli, 17/01/2017 tarihli, 03/02/2017 tarihli onarım işlemleri ile ilgili davacıdan onarım ücreti olarak toplamda 7.805,54 TL tahsil edilmiştir. Araçtaki arızanın araçta herhangi bir değer kaybına neden olunmaksızın giderilmiş olduğu anlaşılmaktadır. 18/10/2021 tarihli raporda dava konusu araçtaki şikayete konu beyin arızaları kullanıcı kaynaklı olmadığı aracın imalatından kaynaklı ayıpla ilgili de olmadığı otobüsün yapmış olduğu km yani metal yorgunluğuna bağlı arızalar olduğu tespit edilip araçta ayıp bulunmaması nedeniyle misli değişim ya da bedel iadesini mümkün olmayacağı ancak 7.805,54 TL onarım bedenilinin istenebileceği rapor edilmiştir....
Dava satılanın ayıplı olması iddiasına dayalı misli ile değişim, olmadığı takdirde bedel iadesi istemine ilişkindir. 6098 sayılı T.B.K. 230 maddesinde "birden çok mal veya birden çok parçadan oluşan bir mal birlikte satılmış olupta bunlardan bazıları ayıplı çıkarsa dönme hakkının bunlardan ancak ayıplı çıkanlar için kullanılabileceği, ancak alıcıya veya satıcıya önemli bir zarar vermeksizin ayıplı parçanın diğerinden ayrılmasına imkan yoksa dönme hakkının satılanın tamamını kapsamasının zorunlu olduğu" düzenlenmiştir....