Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

; “Ayıplı hizmet, sözleşmede belirlenen süre içinde başlamaması veya taraflarca kararlaştırılmış olan ve objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan hizmettir.”...

    Ayıplı hizmet ise 6502 sayılı yasanın 13.ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup,buna göre 13.maddesinde;"(1) Ayıplı hizmet, sözleşmede belirlenen süre içinde başlamaması veya taraflarca kararlaştırılmış olan ve objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan hizmettir. (2) Hizmet sağlayıcısı tarafından bildirilen, internet portalında veya reklam ve ilanlarında yer alan özellikleri taşımayan ya da yararlanma amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren hizmetler ayıplıdır." denmektedir....

    Anılan maddeye göre hizmet alan tacir, malın ayıplı olduğu açıkça belli değilse, malı teslim aldıktan sonra malı incelemek veya incelettirmek, malın ayıplı olması halinde 8 gün içinde bu durumu hizmet verene iletmek durumundadır (Yargıtay 23. HD'nin 2016/991 Esas, 2018/5119 Karar sayılı kararı). Somut olayda, davalı tacir olup, verilen hizmetin ayıplı olduğuna ilişkin davacıya ayıp ihbarında bulunduğunu beyan etmemiş ve varsa ayıp ihbarına ilişkin delil de sunmamıştır. Yine HMK'nın 190 maddesi uyarınca ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Davalı, davacı ile aralarında hizmet ilişkisi olduğunu ve hizmet aldığını kabul ettiğine göre, davacının eksik ya da ayıplı ifada bulunduğu ve edimlerini gereği gibi yerine getirmediği yönündeki savunmasını kanıtlamalıdır. Ne var ki davalı bu yöndeki savunmasını kanıtlamış değildir....

      Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/383 Esas ve 2006/285 Karar sayılı dava dosyasında ... ili ... ilçesi Lojmanlı Emniyet Amirliği Hizmet Binasının yine davalı yüklenici tarafından yapıldığını, 06.06.2006 tarihinde meydana gelen depremde yine hasar gördüğünü, zararın gizli ayıplı imalattan kaynaklandığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması kaydıyla yıkım bedeli ile binanın yeniden inşası için ayrı ayrı 6.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini dilemiştir. Her iki dava dosyasının içeriği dikkate alındığında davalı yüklenicinin davacı idareye ait ... ili ... ilçesi Emniyet Amirliği Hizmet Binasını, hem de lojman inşaatını yaptığı anlaşılmaktadır. 01.05.2003 tarihinde meydana gelen depremde Emniyet Amirliği Hizmet Binası, 06.06.2006 tarihinde meydana gelen depremde hem Emniyet Amirliği Hizmet Binası, hem de Lojmanlı Emniyet Amirliği Hizmet Binası hasar görmüştür....

        Asliye Hukuk Mahkemesi ise; davanın televizyonun ayıplı olmasından kaynaklandığı, davalının hizmet veren, davacının ise tüketici olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında Tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü Tüketiciişlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder....

          Dosya kapsamına göre, taraflar arasında, internet ağı üzerinden elektronik ticarete imkan sağlayan davalı şirkete ait internet sitesinin kullanımına ilişkin "Gittigidiyor Kullanıcı Sözleşmesi" başlıklı bir hizmet sözleşmesi yapıldığı görülmekle, somut olayda, davalı şirketin, tüketiciye hizmet sunan sağlayıcı konumunda olduğu sonucuna varılmaktadır. O halde, davalı tarafından sunulan hizmetin ayıplı olup olmadığı hususu şüpheye yer vermeyecek şekilde netleştirilmelidir. 6502 sayılı Kanunu'n 13. maddesinin birinci fıkrasına göre; "Ayıplı hizmet, sözleşmede belirlenen süre içinde başlamaması veya taraflarca kararlaştırılmış olan ve objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan hizmettir."....

            Dava taraflar arasındaki hizmet sözleşmesi uyarınca alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. 6102 Sayılı TTK'nın 23/1-c maddesi tacirler arasındaki hizmetin ayıplı olması halinde yapılması gereken işlemleri düzenlemektedir. Anılan maddeye göre hizmet alan tacir, malın ayıplı olduğu açıkça belli değilse, malı teslim aldıktan sonra malı incelemek veya incelettirmek, malın ayıplı olması halinde 8 gün içinde bu durumu hizmet verene iletmek durumundadır. Somut olayda, tarafların tacir olduğu anlaşıldığına ve davalı da verilen hizmetin ayıplı olduğunu iddia ettiğine göre bu ayıbın süresinde ihbar edilip edilmediği dava konusu olayın sonuçlandırılması açısından önem arzetmektedir....

              Davacı, ingilizce eğitim almak için davalı şirketin açtğı kursa kayıt yaptırdığını, dört ay kursa devam ettiğini, kurstan istediği verimi alamadığından kursu bıraktığını belirterek devam etmediği dönemler için ödediği bedelin tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali istemi ile eldeki davayı açmış, davalı ayıplı ve kusurlu hizmet vermediğini savunmuştur. Davacı ayıplı hizmet iddiası ile sözleşmeyi feshettiğine göre, hizmetin ayıplı olduğunu ispat etmesi gerekir. Öyle olunca Mahkemece tarafların tüm delilleri toplanarak, davalı tarafından verilen hizmetin ayıplı olup olmadığı hususu araştırılarak sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına bozulmasına peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 21.3.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Yasanın “Ayıplı hizmet" başlıklı 4/D maddesinde tüketicinin ayıplı mal satışında korunduğu ve aynı yasanın 23. maddesinde de yasadan kaynaklanan uyuşmazlıklarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Tüm anlatımlardan 4077 Sayılı Yasa ile, bir mal ve hizmeti özel amaçlarla satın alarak onu günlük yaşamda tüketen kişinin (tüketicinin) korunması amaçlanmıştır. Tüketici 4077 Sayılı Yasa’dan yararlanmak için başvurduğunda uyuşmazlık tüketici mahkemesinde çözümlenecektir. Ayıplı mal alım-satımına dayalı somut davaya bakmakla görevli mahkeme Adana 2. Tüketici Mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Adana 2. Tüketici Mahkemesinin merci tayinine 28/10/2008gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Somut uyuşmazlıkta, davacıya ayıplı mal verilmesi söz konusu değildir, ancak; anılan kanunun ‘Ayıplı Hizmet’ başlıklı 13. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca; “Hizmet sağlayıcısı tarafından bildirilen internet portalında veya reklam ve ilanlarında yer alan özellikleri taşımayan ya da yararlanma amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren hizmetler ayıplıdır.’’ Buna göre; davacının aracına davalı ... Kollektif Şirketinin çalışanı tarafından motorin yerine benzin konulması şeklinde gerçekleşen olayda, ... Kollektif Şirketinin diğer davalı ...’nin bayisi olarak satış yaptığı ve hizmet verdiği hususunda bir uyuşmazlık da bulunmaması karşısında, sağlayıcı tarafından bildirilen reklam ve ilanlarda tespit edilen yararlanma amacı bakımından tüketicinin beklediği faydaları ortadan kaldıran maddi eksiklikler içeren hizmet söz konusu olduğundan, ayıplı hizmet bulunmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu