"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki borçlu olmadığının tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, aşırı kullanım olabileceği gerekçesi ile davalı tarafından hattının kapatıldığını, ayıplı hizmet sunulduğunu ileri sürerek; fatura bedelinden ayıp oranında indirim yapılmasına ve manevi zararının giderilmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, hizmetin ayıplı olmadığını, manevi zararın da bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir....
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ayıplı araç satışına ilişkin bedel iadesi ve araca yapılan masrafların tahsili taleplerine ilişkindir. Mahkemece bedel iadesi talebinin kısmen kabulüne, masraf talebinin reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı tarafça istinaf yoluna başvurulmuştur. Dava konusu ürünün satış tarihi itibariyle dava konusu olayda uygulanması gereken 6502 Sayılı Kanun'un 8. maddesine göre; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır."...
Asliye Hukuk Mahkemesinde 21/03/2019 tarihli celsede bonoların bedelsiz olduğu iddiası ile menfi tespit talebinde bulunduğu dikkate alınarak, davacı vekiline talebini açıklamak, somutlaştırmak üzere 2 haftalık kesin süre verildiği, verilen kesin süre içerisinde ara karar gereği yerine getirilmediği takdirde dosya mevcuduna göre değerlendirme yapılacağının ihtar edildiği, davacı vekilinin bu ara karar üzerine 26/03/2021 tarihli beyan dilekçesi sunduğu, söz konusu dilekçede ayıplı teslim nedeniyle uğranılan zararlarının bulunduğu, ayıp oranında satış bedelinden indirim seçimlik hakkını kullandığı ve indirime konu alacak nedeniyle aleyhinde başlatılan takipte borçlu olmadığına ve bakiye alacağın kendisine ödenmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür....
TOPLANAN DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, malın ayıplı olmasına dayalı satış bedelinden indirim istemli alacak davasından ibarettir. Taraflar arasındaki ihtilaf; davaya konu aracın ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın niteliğinin ne olduğu, varsa ayıp nedeniyle davacının satış bedelinden indirim talep etmesinin mümkün olup olmadığı ve mümkün ise indirim tutarının ne kadar olması gerektiği hususlarından ibarettir. Konya . Noterliği'nin 17/12/2020 tarihli ... yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile ... (eski plaka:... ) plakalı aracın 56.000,00 TL karşılığında davlı tarafından davacıya devredildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, davacı satış sözleşmesine konu aracın ayıplı olduğunu iddia ederek satış bedelinden indirim yapılmasını talep etmiş, davalı ise aracın ayıplı olmadığını savunmuştur....
Mahkemece, satıma konu mobilyalarda itinalı yapılmayan işçilik nedeniyle basit açık ayıplar bulunduğu, sözleşmenin feshi halinde alıcının bundan elde edeceği yarar ile satıcının uğrayacağı zarar arasında oransızlık olacağı ve ayıplı malın çok az giderle onarılabileceği gerekçesiyle ürünlerdeki eksikler nedeniyle satış bedelinden 450,00 YTL indirim yapılarak bu bedelin davalıdan tahsiline karar vermiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasında mobilya alım satımı gerçekleştirildiği, satıma konu mobilyalarda; berjerin ahşap ayağında çatlak oluştuğu, değiştirilmesi gerekirken yapıştırılarak boyandığı, sandalyelerin masifleri itinalı zımparalanmadığından üzerinde testere izleri bulunduğu, estetik açıdan görünümü bozduğu, sandalye döşemelerinin iki tanesi suni derinin köşelerde buruşukluk oluşturduğu, döşeme işçiliğinin itinalı yapılmadığı, masa kenar derzlerinin 2007/11406-2008/798 yeterince boyanmadığı, ... olan kenarlardan boya akmış olduğu, konsol çekmece içlerinin...
Dava; ayıplı araç satışı nedeniyle bedelde indirim talebine ilişkindir. Dava dosyası incelendiğinde, davacı ile davalı arasında 29.05.2020 tarihinde araç satışına ilişkin sözleşme yapıldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık dava konusu edilen ayıpların niteliğinin ne olduğu ve davacının söz konusu ayıpları ihbar yükümlülüğü bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı tüketici olduğuna göre, tüketici hukuku ile ilgili ayıba ilişkin düzenleme, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK)’un 8. maddesinde yer almaktadır. Ayıp; yasa ya da sözleşmede öngörülen unsurlardan birinin veya birkaçının eksikliği ya da olmaması gereken vasıfların olmasıdır. Malın ayıplı olması halinde taraflara ait hak ve yükümlülüklerin nelerden ibaret olduğu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 8. maddesinde düzenlenmiş; hatta ayıbın ağır kusur veya hile ile gizlenmesi halinde zamanaşımı süresinden yararlanılamayacağı, açıkça ifade edilmiştir....
GEREKÇE: Dava, ayıplı teslim nedeniyle ayıpsız misliyle değişim olmadığı takdirde bedelde indirim ve tazminat davasıdır.İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediği noktasındadır.7155 sayılı Yasanın 20. Maddesi ile 6100 Sayılı TTK'na eklenen 5/A maddesinde; konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki ticari davalarda, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı olarak düzenmiş olup, 7155 sayılı Yasanın 23....
GEREKÇE : Dava, ayıplı teslim nedeniyle ayıpsız misliyle değişim olmadığı takdirde bedelde indirim ve tazminat davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediği noktasındadır. 7155 sayılı Yasanın 20. Maddesi ile 6100 Sayılı TTK'na eklenen 5/A maddesinde; konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki ticari davalarda, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı olarak düzenmiş olup, 7155 sayılı Yasanın 23....
Tüketici Mahkemesinin 2018/307 Esas sayılı dosyası ile işbu ek dava niteliğindeki dosyanın tensip ile ilk dava da birleştirilmesine karar verilmesini, sözleşmeden kaynaklı ayıplı/ eksik iş nedeniyle hesaplandığını, şimdilik tespit edilen 30.000,00 TL bedel indirimi 30/04/2017 sözleşmedeki teslim tarihinden (temerrüt tarihi) itibaren davalılardan müteselsilen ve müştereken alınarak müvekkiline iadesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıların üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince;"..Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’a eklenen 73/A maddesinde belirtilen zorunlu arabuluculuk faaliyeti dışında tutulan dava türlerinden olmayıp, eksik ve ayıplı işlerden kaynaklı bedelde indirim talebinden ibarettir. Bu haliyle eldeki dava zorunlu arabuluculuğa tabiidir....
Eserin ayıplı olarak imal edilmiş olması halinde hangi seçimlik hakkın uygun olduğunu belirlemek mahkemeye ait olduğundan eserin reddini gerektirir nitelikte ayıplı olmaması halinde seçimlik hakkın dönme olarak kullanılmasına rağmen bedelde indirim seçimlik hakkının uygulanması gerektiği kabul edilmektedir. Kaldı ki biran sözleşmeden dönme talep edildiği düşünülse bile eserin işsahibinin taşınmazı üzerinde yapıldığı, sökülüp kaldırılmasının aşırı zarar doğuracağı bu nedenle iş sahibinin sözleşmeden dönme hakkını kullanamayacağı açıktır. Taraflar arasında yapılan 25/03/2020 tarihli sözleşmenin 04 nolu başlığında işin teslim süresinin sözleşme tarihinden itibaren 60 gün olarak belirlendiği, ancak davacı tarafından yapı ruhsatının 16/06/2020 tarihinde alındığı bu nedenle sözleşme tarihinden itibaren 60 gün içerisinde işin bitirilemeyeceğinin açık olduğu anlaşılmıştır....