Tüketici Mahkemesi ve .....Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, araç satışın ayıplı olduğu iddiasıyla satış için ödenen ücretin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesi'nce, taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı Kanun kapsamında bulunmadığı ve genel görevli mahkemenin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir....
İlk derece mahkemesince; Davanın kısmen kabulüne, Dava konusu 34 XX 543 plakalı aracın gizli ayıplı olduğunun tespitine ve davacı ile davalılar arasındaki aracın satışına ilişkin işlemin iptaline, Aynı ve misli nitelikte araç tespitinin mümkün olmadığı görülmekle davacının ödemiş olduğu 49.089,59- TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, Ayıplı aracın satıcıya iadesine, Davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....
K A R A R Davacı, davalı şirketten satın aldığı aracın imalattan kaynaklı ayıplı olması nedeni ile Tüketici Mahkemesinde ayıplı aracın misli ile değiştirilmesi istemi ile dava açtığını ve bu yönde lehine verilen hükmün kesinleşerek infazın gerçekleştiğini belirterek, ayıplı mal satışından dolayı çeşitli zararlara uğradığından bahisle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik, araç yoksunluğundan dolayı 1.000,00 TL, kasko, trafik sigortası poliçe primleri ve üç adet motorlu taşıt pulu için ödediği bedellerden 1.000,00 TL ve kullandığı araç kredisi nedeniyle uğramış zarardan dolayı 1.000,00 TL'nin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemişlerdir....
Ayıplı araç satışından kaynaklanan bedel indiriminin davanın açıldığı tarihte belirlenmesi mümkün olmayıp, bunun tespiti ancak tüketici mahkemesinde yapılacak yargılama sırasında yapılacak bilirkişi incelemesi ile mümkündür.Diğer taraftan, davanın açıldığı tarihte davacının elindeki belgelerden davanın miktarı biliniyor yahut tespit edilebiliyorsa,böyle bir dava belirsiz alacak davası açılamaz.Davanın açıldığı tarihte davacının elindeki belgelerden davanın miktarının bilindiği ve bilinen miktar itibariyle uyuşmazlığın çözümü de tüketici hakem heyetinin görev alanına giriyorsa,söz konusu uyuşmazlıkla ilgili olarak tüketici hakem heyetine başvurmadan, tüketici mahkemesinde dava açılamaz.Hal böyle olunca; ayıplı araç satışı nedeniyle, araçtaki bedel indriminin davanın açıldığı tarihte davacı tarafından tespiti mümkün olmadığından ve bunun tespiti ancak mahkemece yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile mümkün olacağından dava dilekçesinde bu alacağın 1.000,00 TL'lik kısmının talep edildiği gerekçesiyle...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı araç bedelinin iadesi ve tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı ... Otomotiv Ltd.Şti.nden 13.03.2007 tarihinde KIA CERATO marka otomobili 0 km.olarak satın aldığını, diğer davalının ise bu aracın ithalatcısı ve Türkiye Distribütörü olduğunu, aracın ... sayılı plaka ile ticari taksi olarak kullanıldığını, aracının sol ön tekerleğinde ve vitesinde arıza olması nedeniyle garanti süresi içinde yaklaşık 10 kez servise girdiğini, aracın gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek 13.03.2007 tarihli faturada araç bedeli olarak yazılı 32.393.11....
Uyuşmazlık; kilometre düşüklüğüne istinaden yapılan ayıplı araç satışından dolayı davalının sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 01/06/2012 tarihli ve 2012/11979 E. 2012/14222 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere aracın kilometresinin değiştirilmesi gizli ayıp niteliğindedir. Ayıp nedeniyle satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde, doktrinde; "mutlak metod", "nisbi metod" ve "tazminat metodu" adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da, gerek Daire, gerekse Yargıtay tarafından öteden beri uygulanan "nispi metod" olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir. Bu metoda göre; satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, araç tamir sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı ifa nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 470. Ve 486. Madde hükümleri. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Çorlu Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/35D.İş sayılı dosyası ile yapılan tespit neticesinde alınan bilirkişi raporunda; dava konusu araçtaki arızanın şanzıman yağının özelliğine bağlı olduğu ve serviste meydana geldiği belirtilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/145 Esas KARAR NO : 2021/606 DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 03/05/2019 KARAR TARİHİ : 30/06/2021 Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi. İDDİA VE TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirkete ait ... plakalı sayılı araç için davalılardan ...'ne ait akaryakıt istasyonundan 12/02/2018 tarihinde yakıt alındığı, yakıt alımından sonra araçta arıza meydana geldiği, aracın yetkili servise çekildiği, aracın yakıt sisteminin yakıt kalitesinden kaynaklanan sebeplerle arızalandığı, serviste araçtan yakıt örneği alınarak diğer davalı ... ye gönderildiği, yakıt numunesinin teknik düzenlemelerde yer alan yer aralıklarına uygun olmadığının tespit edildiği, davalı ...'...
Mahkememizce dava konusu arızalar arasındaki illiyet bağının tespiti ve davalının sorumluluğunun belirlenerek tazminat bedelinin hesaplanması bakımından dosya bilirkişiye tevdii edilmiş, düzenlenen 19/07/2022 tarihli bilirkişi raporu dosyaya kazandırılmış ve hükme esas alınmıştır. Davacı vekili 13/09/2022 tarihli açıklama/ıslah dilekçesi ile; ödenen iş bedeli ve ayıplı eksik ifa nedeniyle oluşan zarara ilişkin olarak 100,00 TL olan tazminat talebinin 50,00 TL sinin davalıya ödenen iş bedeli, 50,00 TL sinin ise davalının ayıplı ve eksik ifası nedeniyle oluşan zarar bedeline ilişkin olduğunu, davalıya ödenen iş bedeline ilişkin tazminat talebini 20.389,95 TL'ye, davalının ayıplı ve eksik ifası nedeniyle uğranılan zarara ilişkin tazminat talebini 32.259,83 TL'ye yükselttiğini, tamirat boyunca araçtan yararlanılamaması nedeniyle oluşan zarara ilişkin olarak 100,00 TL olan tazminat talebini ise 5.550,00 TL'ye yükselttiniği beyan etmiştir....
Uyuşmazlık davacı alıcının ayıplı araç satışı nedeniyle, günlük işlerini yapmak için kiralamak zorunda kaldığı araç bedellerinin talep edilip edilemeyeceği hakkındadır. 2008/9676-2009/6001 Mahkemece, davacı alıcının malın ayıplı olduğunu bilmesine rağmen kendisine araç tahsisi için talepte bulunması gerektiği, davacının bu konuda talepte bulunduğunu kanıtlayamadığı, davacının sözleşmeden dönme hakkını kullandığını, sözleşmeden dönen tarafın müsbet zarar kapsamında olan araç yoksunluk tazminatı istemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 4077 sayılı yasanın 4/2 maddesi ayıplı malın neden olduğu zararlardan satıcıyı sorumlu tutmuştur. Aynı yasanın 30.maddesi bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel hükümlerin uygulanacağını öngörmüştür. BK. 202 maddesi yollamasıyla BK.nun 205.maddesinin 2.fıkrası; ".......