WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava ayıplı olduğu iddia edilen araç nedeniyle aracın yenisiyle değiştirilmesi veya satış sözleşmesinden dönme ve bedelin iadesi talebine ilişkindir.Taraflar arasında araç alım satımı konusunda bir uyuşmazlık olmayıp, uyuşmazlık söz konusu aracın ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise aracın yenisi ile değiştirilmesi veya bedel iadesi gerekip gerekmediğine ilişkindir....

    Dava konusu olayda, davacı 10.04.2007 tarihinde satın almış olduğu aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, tercih hakkını öncelikle aracın yenisi ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde bedel iadesi olarak kullanmışsa da, daha sonra 04.05.2009 havale tarihli ıslah dilekçesi ile araç bedelinin ödetilmesini istemiştir. Davacının, dava dilekçesinde ve az yukarıda belirtilen, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesinde kendisine tanınan seçimlik haklardan olan "bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme" seçeneğini tercih etmiş olmasına ve yargılama aşamasında ve 7.5.2009 günlü celsede de islaha karşı çıkılmamış olmasına göre, davacının bu talebi dikkate alınarak, araç bedelinin ödetilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde aracın ayıpsız yeni misli ile değiştirilmesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

      K A R A R Davacı, davalılardan 29.09.2011 tarihinde dava konusu otomobili satın almış olduğunu, aracı satmak istediğinde ise aracın tamamen ikinci bir defa daha boyanmış bir araç olduğunu öğrendiğini, aracın sıfır olarak satın alınmış olması karşısında gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek, ayıplı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi ya da bedel iadesi ile birlikte fazlaya dair haklarını saklı tutmak kaydıyla 500,00.-TL maddi ve 1.000,00.-TL manevi tazminata karar verilmesini dilemiştir. Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile dava konusu edilen ... plaka sayılı Hyundai marka MD ... 1.6 D-......

        Dava konusu olayda, davacı 15.09.2003 tarihinde satın almış olduğu aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, tercih hakkını öncelikle aracın yenisi ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde bedel iadesi olarak kullanmışsa da, daha sonra 06.11.2008 tarihli celsede alınan beyanı ile araç bedelinin ödetilmesini istemiştir. Davacının, dava dilekçesinde ve az yukarıda belirtilen, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesinde kendisine tanınan seçimlik haklardan olan "bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme" seçeneğini tercih etmiş olmasına göre, davacının bu talebi dikkate alınarak, araç bedeli olan 25.262,86-YTL’nin ödetilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde aracın ayıpsız yeni misli ile değiştirilmesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ......

          Mahkemece davanın kabulü ile aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bu mümkün olmaz ise 27.335,88 TL fatura bedelinin aracın teslim tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davalılardan alınan araçtaki arızanın bilirkişi incelemesi ile üretimden kaynaklanan gizli ayıp mahiyetinde olduğu sabit olup, bu halde süresinde ayıp ihbarında bulunulduğu takdirde tüketici, bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, ayıp oranında bedel indirimi veya malın ücretsiz onarımını isteme şeklindeki seçimlik haklara sahiptir....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, dava konusu ayıplı olduğu iddia edilen aracın öncelikle ayıpsız misli ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde sözleşmenin feshi ile bedel iadesi, bu talep de kabul görmezse aracın ayıplı değerinin satış fiyatından düşülerek aradaki farkın iadesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 227 ve 228 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Dava, davalılar tarafından ithal edilen ve satışı yapılan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak davaya konu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, olmadığı taktirde aracın iadesi ile bedelinin tahsili, bu talepleri de kabul görmezse aracın ayıplı değerinin satış fiyatından düşülerek aradaki farkın iadesi istemine ilişkindir. 2. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın davalılar tarafından temyizi üzerine Dairenin (Kapatılan 19....

              den satın almış olduğunu, satın alınan otomobilin arka camı ile bagaj kısmı arasında normal olmayan bir boşluk olduğunun farkedildiğini, satıcı firma nezdinde yaptıkları başvuruların karşılık bulmadığını ve aracın bu haliyle ayıplı olduğunu ileri sürerek, dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değişimine, bu talebin reddi halinde ise sözleşmenin iptali ile araç için ödenmiş olan bedelin iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar ilk derece yargılama makamına sunmuş oldukları yanıt dilekçeleri ile dava konusu aracın ayıplı olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir....

                Gümüş renkli otomobilin ayıpsız bir misli ile değiştirilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan boya hatası nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedeli iadesi istemi ile eldeki dava açmıştır. Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dava konusu otomobilin sol ön kapısının boyanmış olması nedeniyle dava konusu araçta 1.250,00.-TL değer kaybı oluştuğu mütalaa edilmiştir. Mahkemece, bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; yalnızca lokal bir bölgede yer alan boyama işleminin sözleşmenin feshi ile araç için ödenmiş olan bedelin iadesini gerektirip gerekmediği husunda yanılgıya düşülmüştür. 6502 sayılı yasanın 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir....

                  Mahkemece, davanın kısmen kabulü, aracın davalıya iadesine, aracın fatura bedelinden 2.150,00 TL'lik değer kaybının mahsubu ile 33.022,00 TL araç bedelinin aracın davalılara iadesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Dava, satın alınan araçtaki boyanın gizli ayıplı olduğu iddiasıyla açılan aracın misli ile değiştirilmesi talebine ilişkindir. Mahkemece aracın bedelinin davacıya ödenmesine karar verilmiş ve fatura bedelinden aracın yaptığı kazalardan ve kullanım sırasında oluşan hasarlardan kaynaklanan değer kaybı düşülmüştür. Davacı dava dilekçesinde değişim ve bedel iadesi talebinden bulunmuştur. Davacın talebi öncelikle aracın misli ile değiştirilmesi talebidir....

                    AŞ'nin garanti belgesi kapsamında imalatçının sorumluluğu hükümlerine göre sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne dava konubu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, bunun mümkün olmaması halinde İİK'nun 24. maddesinin uygulanmasına, ayıplı aracın davalılara iadesine, karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar tacir olup uyuşmazlık ticari satışa konu aracın ayıplı olduğu ve misli ile değiştirilmesi gerektiği iddiasından kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla somut olayda 6102 sayılı TTK'nun 23. maddesindeki ayıplı mal satışına ilişkin özel hükümlerin uygulanması gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda TBK'nun ayıplı mal satışına ilişkin hükümlerinin uygulanması gerektiği yönündeki görüş bu nedenle isabetli değildir. 6102 sayılı TTK'nun 23/1-c maddesine göre; "malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir....

                      UYAP Entegrasyonu