Davalılar vekili, davacıya doğrudan kendileri tarafından araç satışı yapılmadığını, davaya konu aracın dava dışı şirkete satışı yapıldıktan sonra davacıya devir edilmiş olduğunu, araçta üretimden kaynaklanan açık ya da gizli ayıp sayılmasını gerektiren bir durumun olmadığını belirtip davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davaya konu araç üzerinde ...Tüketici ...A.Ş lehine rehin hakkı bulunduğu, rehin hakkı nedeni ile davacı araç sahibine yapılacak tazminat ödemelerinin davacı tarafından davaya konu edilmesi ya da dava sonunda hüküm altına alınacak tazminatın davacıya ödenebilmesi için rehin hakkı sahibinin açıkça olur vermesi gerektiği, somut olayda rehin hakkı sahibinin açıkça olur vermediği için davacının davacı sıfatı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, ayıplı olan aracın imalat hatası nedeniyle misli ile değişim veya bedelinin iadesine ilişkindir....
Davalı açısından malın ayıplı hali ile teslimi ağır kusur olarak kabul edilmiştir....
Kişiye karşı ayıplı mal satışından dolayı sorumluluğu benimsenip, tazminata karar verilirken, eldeki davanın da konusunu teşkil eden "......
Mahkemece, Antalya 1.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2010/398 esas sayılı dosyasında davacı şirketin 3. kişiye karşı ayıplı mal satışından dolayı sorumluluğu benimsenip, tazminata karar verilirken, eldeki davanın da konusunu teşkil eden "......
den satın aldığı ikinci el ... aracın daha önceden pert olduğunu öğrendiğini, davalı şirket tarafından aldatıldığını ileri sürerek, aracın alımı için davalı ...ile imzalamış oldukları kredi sözleşmesi gereğince yapılan kredi ödemelerinin dava sonuna kadar ertelenmesini, ayıplı aracın davalı.... Motorlu Araçlar İnşaat İhr. San. Tic. Ltd. şirketine iadesi ile araç satış bedeli olan 17.400,00 TL'nin satış tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, alım satım ilişkisinin davacı ... ile dava dışı ... arasında gerçekleştiği, ...'ın ise 4077 sayılı yasa kapsamında satıcı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. ... 5. Noterliğinin 09.08.2012 tarihli..... yevmiye nolu araç satış sözleşmesinin incelenmesinde, satıcının araç maliki ... ... Soysal’a vekaleten ... Soysal, alıcının ise davacı olduğu anlaşılmaktadır....
Somut olayda iğfalden sözedilemeyeceği ve onarımın 06/03/2013 tarihinde yapıldığı aracın ise 29/07/2011 tarihinde satın alındığı, TTK’nun ticari satışlara ilişkin 23. ve 6098 sayılı TBK'nun 231. maddesi uyarınca ticari satışlarda da ayıplı mal satışından kaynaklanan uyuşmazlıklarda zamanaşımı süresi 2 yıl olacağı ve dava konusu araç için satıcı tarafından 2 yıllık garanti verildiği gözetildiğinde davanın garanti süresi içinde açılması gerekirken bu sürenin geçirildiği ve TBK’nun sözleşmenin geçerlilik süresine ilişkin hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi olağan görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı...Servis A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı ...Ş. yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
öğrendiğini, davacının araç üzerinde kusuralrı bilerek satın aldığını, sonrasında kendi meydana getirdiği kusurlardan kaynaklı tarafından alacak ve manevi tazminat talebinde bulunduğunu, bu taleplerinde yersiz ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....
Dava alacak davasıdır. Taraflar arasındaki ihtilaf davaya konu aracın açık veya gizli ayıbı olup olmadığı, ayıplı olarak davacıya satılıp satılmadığı, davacının davalılardan alacak talebinde bulunup bulunamayacağı noktalarında toplanmaktadır. İddia, savunma, taraflarca sunulan bilgi ve belgeler, mahkememizce celp edilen bilgi ve belgeler hep birlikte değerlendirilmiş, uyuşmazlık konusunun uzmanlık görüşü gerektirdiği kanaati ile mahkememizin 15/06/2023 tarihli duruşma ara kararı gereğince dava konusu aracın bulunduğu ... Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak araç üzerinde keşfen inceleme yapılarak ayıp olup olmadığı, ayıbın türü ve ne şekilde ayıplı olduğu hususu ve davacı tarafın ticari defter ve kayıtları incelenerek araç kiralama bedeline ilişkin kayıtların tetkik edilmesine, varsa bedelinin tespitini, ayrıca dava konusu araçta değer kaybı bulunup bulunmadığının hususlarında rapor düzenlenmesine karar verilmiştir. ... 2....
-Davacı vekili dava dilekçesinde, eksik ve ayıplı işler bedeli olarak ....300,00 TL'nin tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesinde sadece kira kaybına ilişkin talep artırılmıştır. Eksik ve ayıplı işler bedeli yönünden ıslah yapılmadığı halde mahkemece bu kalem alacak yönünden ....208,... TL hüküm altına alınmıştır. Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. (6100 sayılı HMK m....). Bu durumda eksik ve ayıplı ... bedeli yönünden talep aşılmak suretiyle karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. ...-Öte yandan davacı vekili, ....02.2009 tarihinde davalılara tebliğ olunan 04.02.2009 tarihli ihtarname ile dava konusu edilen alacakların ödenmesi için davalılara ... günlük süre vermiştir. Bu nedenle, davalıların bu sürenin sonunda temerrüde düştüklerinin kabulü gerekirken, temerrüt tarihinin ........2006 olarak kabulü ile bu tarihten itibaren faize hükmedilmesi de doğru görülmemiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tüketicinin satıcıya karşı açmış olduğu ayıplı araç satışından kaynaklanan maddi zararın giderilmesine yöneliktir. İlk derece mahkemesince, davacının hali hazır durumuyla aracı görüp beğendiği, bedelini ödeyerek teslim aldığı, davacı tarafından aracın yaşı dikkate alınmaksızın, ekspertiz raporu alınmaksızın, araç satış sözleşmesinin akdedildiği, aracın yaşı gereği ayıplı olabilme ihtimalini göz önünde bulundurması gerektiği, herhangi bir kazaya karışıp karışmadığı, tramer kaydı olup olmadığının sorgulanmaksızın arızasız ve ayıpsız olabilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçesiyle TMK m.2 gereğince davanın reddi yönünde hüküm kurulduğu görülmektedir. Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır....