Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 10/10/2018 tarih ve 2016/282 Esas, 2018/422 Karar sayılı hükmün HMK'nın 353/(1)-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, II-KALDIRILAN HÜKMÜN YERİNE GEÇMEK ÜZERE; 1- DAVANIN KABULÜ İLE, davacı ile davalı satıcı ve T3 San. ve Tic. Şti' arasındaki 04.05.2015 tarihli faturaya konu traktör satışına ilişkin sözleşmenin İPTALİNE, John Deere marka, 2014 model, 34 XX 721 plakalı, PY3029H018061 motor no, 1PY5055ECEE027199 şasi nolu aracın tüm takyidatlarından arındırılarak davalı satıcı T3 San. Ve Tic. Şti' ye iadesi ile birlikte, 66.960,00- TL'nin ayıplı malın davalıya teslim tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı T3 San. Ve Tic....

Mahkemece her ne kadar aracın gizli ayıplı olduğu ve davacı tarafça gereği gibi kullanılamadığı anlaşılmış ise de, araçtaki ayıplar davalının yetkili servisi tarafından garanti kapsamında ücretsiz olarak tamir edilip, araç davacıya sağlam olarak teslim edilmiş olup, halen de keşif tarihi itibari ile arızalı bir vaziyette davacı tarafça kullanıldığı da gözönüne alındığında araçtaki ayıpların niteliği ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, aracın kullanımına engel ve yenisiyle değiştirilmesi ya da satımın feshini gerektirecek bir ayıp olmadığı anlaşılmakla, bedel iadesi talebinin yerinde olmadığı, fakat araçtaki ayıplar nedeniyle bilirkişi tarafından hesaplanan 5.750.00 TL.bedel indirim tutarının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsili gerektiği, davacının kasko ücreti, banka kredi komisyonu ve kazanç kaybı talepleri yönünden de davalı satım ilişkisinde üretici konumunda olmayıp, araçtaki imalat hatasını bilebilecek durumda olmadığından...

    makinayı verilen eğitimlere ve talimatlara aykırı olarak kapasitesinin üzerinde kullandıklarını, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin güçler arası dengeye, hakkaniyete ve adalete uygun olmadığını, ayrıca sözleşmeden dönme şartları ve sonuçlarının çok ağır olup huzurdaki uyuşmazlıkta da mevcut bulunmadığını, dosya kapsamı, sözleşme ve teknik şartname ile savunmaları bir bütün olarak değerlendirildiğinde güçlü olan davacının basiretli bir tacir gibi davranmadığını, sözleşmeden dönme şartları ve sonuçları çok ağır olup kabul anlamına gelmemek kaydıyla arızaların giderilebilir nitelikte olduğu, aracın reddini gerektirir nitelikte olmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

      nden 28.12.2012 tarihinde dava konusu... otomobili satın aldığını, aracın seyir halinde iken değişken devirlerde vuruntu yapması problemi nedeniyle 01.07.2013 tarihinde servise teslim edildiğini, 30 iş günü geçtikten sonra tesliminin yapıldığını ileri sürerek aracın davalılara iadesi ile bu araç için ödenmiş olan bedelin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini dilemiştir. Davalılar ilk derece yargılama makamına sunmuş oldukları yanıt dilekçeleri ile usuli ve esasa ilişkin gerekçelere dayanarak davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davacının satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir....

        TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 09/04/2019 NUMARASI : 2019/17 ESAS, 2019/282 KARAR DAVA KONUSU : Ayıplı Araç Nedeniyle Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki ayıplı araç nedeniyle bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen karara karşı davacı müteveffa T1 vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan ve sonrasında mirasçı T2 vekili davadan feragat ettiğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Şükrü Hanlı Baydın tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı T4- Kocaeli Şubesi'nden dava konusu 34 XX 973 plakalı 2011 model E 200 CGI otomobili sıfır km aldığını, aracı satın aldıktan ve kullanmaya başladıktan bir süre sonra araçta arızalar meydana geldiğini, serviste yapılan ilk incelemeler sonucunda...

        DELİLLER : İstinaf incelemesine esas: Yerel mahkemenin dosyası içerisinde bulunan belge ve kayıtlar. ESASTAN İNCELEME RAPOR SONUCU: Dava, ayıplı araç satışı nedeniyle, satılan aracın iadesi ile satış bedelinin tahsili talebine ilişkindir....

        Somut olayda; Mahkemece dava konusu aracın ayıplı olduğu kabulü doğrultusunda, sözleşmeden dönme hakkının kullanılmasının hakkaniyete uygun düşmeyeceği değerlendirilmesi yapılmak suretiyle 1.500,00 TL değer kaybının tazmini hüküm altına alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece; hakimin takdiri ile davacının talebinin hakkaniyet gereği değiştirilmek suretiyle kabul edilmiş olması halinde davacı tarafın aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi mümkün değildir. Bu nedenle Mahkemece davacının talebine ilişkin olarak takdir hakkı kullanılmak suretiyle ulaşılan sonuç nedeniyle davacı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; anılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir....

          Davacı dava dilekçesinde ayıplı malların satıcıya iadesi ile ödediği bedelin istirdadını istemiştir.Ayrıca yatak odasının belli bir model olarak ve takım olarak satın alınması nedeniyle gardrobun iadesi halinde onunla renk ve model olarak uyum sağlayan ve takım oluşturan yatak odasının diğer parçalarının da iadesi ile ödenen bedelin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece davacının bu talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir.4077 sayılı yasanın 4.maddesine göre tüketici, ayıplı mal teslimi halinde bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....

            -TL'ye satın aldığını, parasının tümünü ödediğini, fırının randımanlı çalışmamasından dolayı 4 kez servis çağrıldığını fakat arızanın giderilemediğini, arızanın imalattan kaynaklı giderilemeyecek bir arıza olduğuna kanaat getirerek sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep hakkını kullandıklarını, davalının talebi karşılamadığını, yapılan ödemenin, ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile iadesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yetkiye ve göreve itiraz etmiş, davanın davalının ikametgahı mahkemesinin yetkili bulunduğunu, tarafların tüketici olmayıp tacir olduğunu, uyuşmazlığın ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini, esas yönden ise bu malın ayıplı olması halinde süresinde ihbar yükümlülüğünün yerine getirilmediğini, ürünün davacıya teslim tarihinin faturadan da önce olup faturaya göre dahi talebin zamanaşımına uğradığını belirterek, davanın reddini istemiştir....

              Sözleşme tarihi itibari ile uyuşmazlıkta uygulanması gereken kanun 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunu'dur. 4077 sayılı yasanın 4. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Davacının; sözleşmenin feshi, satış bedeli ve satış bedeli ile rayiç bedel arasındaki fark toplamı olarak 335.000,00TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istediği görülmüş olmakla birlikte, 4077 sayılı kanunda sınırlı olarak sayılan seçimlik haklardan bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönmeyi seçtiği anlaşılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu