Mahkemece satın alınan komperösün ayıplı çıktığı, sözleşmenin 14.09.2006 tarihinde fesh edildiği; peşin olarak davacı tarafından 8.800.00 YTL ödendiği, kalan 3.000.00 YTL’nin davalıya ödendiğine dair herhangi bir belge ibraz edilmediği, davacı yanın kazanç kaybını ispatlayamadığı gerekçeleriyle davacının alacak davasının kısmen kabulüne, 8.800.00 YTL’nin 23.09.2006 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, dava konusu “yüksek basınç hava kompresörü (joy tipi) hava temizleme ünitesi, dolum sistemi ile azot dolum sisteminin davalıya iadesine, ayıplı kompresörün iadesi kararı verildiği için karşılıklı davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık ayıplı mal satışı iddiasından kaynaklanmaktadır....
İlk Derece mahkemesince, davanın sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesi talebi yönünden kabulü karar verilmesi üzerine davalı vekilince yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğundan kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı ile davalı arasında 04/02/2016 tarihli adi yazılı sözleşme ile dava konusu devremülkün davalı tarafından 40.000,00 TL karşılığında satışının kararlaştırıldığı, davacı tarafından sunulan dekontlardan bedelin davacı tarafından davalıya ödendiği, ayrıca, sözleşmeye konu 105 ada 26 parselin parselde davacı adına kayıtlı taşınmaz kaydı bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davacı vekili devre mülk satış sözleşmesinin feshi nedeniyle ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi yapıldığı bu sözleşme taşınmazın aynı ile ilgili olup, Tapu Kanun'unun 26....
Davacı sunduğu dilekçesinde; davalıdan konut satın aldığını, tapu devrinin yapıldığını, ancak adına tescili yapılan taşınmazın ayıplı olduğunu, davalının kendisini aldatarak hile ile ayıplı taşınmaz sattığını, bu nedenle sözleşmenin iptali ile satış bedelinin ve tapu işlemleri sebebi ile yaptığı masrafların tahsilini talep etmiştir. Her ne kadar İstanbul BAM 3.HD'nin 2023/1169 numaralı kararı ile davanın satış sözleşmesinin feshi ve ödenen bedelin iadesine ilişkin olduğu belirtilerek Dairemizin görevli olduğu gerekçesi ile dosya Dairemize gönderilmiş ise de; dosya içerisinde bulunan ve davacı tarafça sunulan belgelerin incelenmesinden; dava konusu edilen İstanbul ili, Esenyurt ilçesi, 801 ada, 3 parselde daire nitelikli, B2 blok, 4.kat, 22 numaralı bağımsız bölümün tam hisse olarak davacı T1 adına kayıtlı olduğu, bu durumda eldeki davanın tapu iptali tescil istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır....
Alışveriş Merkezi olarak yazılması doğru değil ise de bu hususun HMK 301. maddesi gereğince talep üzerine veya her zaman mahallinde düzeltilebilmesi mümkün olduğundan bozma sebebi yapılmamıştır. 2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 3-Davacı tarafından ayıplı mal satışı sebebiyle sözleşmenin feshi, sözleşmeye konu malların iadesi ve sözleşmeye istinaden davalı şirkete vermiş olduğu senetten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemli davada, satışa konu malların ayıplı olması nedeniyle davacının sözleşmeden dönmesi yerinde olmakla birlikte, mahkemece ödemeler hususunda yapılan incelemenin yeterli olmadığı açıktır....
-TL karşılığında bir otomobil satın almış olduğunu, daha sonra söz konusu otomobile Kaçakçılıkla Mücadele Yasası kapsamında 17.10.2012 tarihinde el konulduğunu, aracın hukuki olarak ayıplı bulunduğunu ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile araç için ödenen bedelin iadesine ve aracın kullanılamamasından doğan zarar karşılığı olarak şimdilik 1.195,00.-TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istenmiştir. Davalı davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....
Turizm A.Ş tarafından ayıplı olarak yerine getirildiği anlaşılmakta olup, mahkemece ayıplı ifa nedeniyle ödenen tur bedelinin tümünün iadesine karar verilmişse de, davalı şirket tarafından sözleşme kapsamında ayıplı da olsa hizmetin bir bölümünün ifa edildiği, Dures ve Duprovnik Limanlarının davacı ve diğer yolcular tarafından gezilip görüldüğü, 7 gece 8 günlük gezinin 4.gününde sonlandırıldığı göz önüne alındığında, ödenen tur bedelinin tamamının iadesine karar verilmesi isabetli değildir. O halde mahkemece, hak ve menfaatlerin dengelenmesi açısından, ayıplı da olsa davacıya verilen hizmetin karşılığı tespit edilerek, tespit edilecek bu miktarın mahsubundan sonra kalan tur bedelinin iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde ödenen tüm tur bedelinin iadesine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davacının aracında imalat hatası bulunduğu, davalıların aracın ayıpsız yenisi ile değiştirilmesini kabul ettikleri, davacının ibraname vermeyi kabul etmemesi üzerine işlemlerin tamamlanamadığı, davacının sözleşmenin feshi ve bedelin iadesi yönünde talebini sınırlandırıp, bu davayı açtığı, ancak aracın yenisi ile değiştirilmesini kabul etmeyen davacının artık tenteli kasa bedelini talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 37.314.59.-YTL.nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı davalılardan ... Otomotiv Tic. ve San.A.Ş.ne çektiği 02.05.2008 tarihli ihtarname ile ve her iki davalıya daha sonra 21.07.2008 tarihinde gönderdiği ihtarnameyle aracın ayıpsız yenisiyle değiştirilmesi talebinde bulunmuştur. Davacının dava dilekçesine eklediği davalı ......
Mahkemece, "...Dava; Harici araç alım satım sözleşmesi esnasında ödenen bedelin iadesi, araca yapılan masrafların ödenmesi, davacının araç kiralaması nedeniyle ödenen bedelin kendisine ödenmesi talebi ile ilgili davadır. Davalı ise aracın davacı tarafından kullanılması esnasında aracın müvekkili adına kayıtlı olması nedeniyle ödemiş olduğu trafik cezaları, usulsüz otoyol kullanım ücretleri ve vergi borçlarının takas ve mahsubu ile davanın reddini talep etmiştir. Dava konusu araç davalının borcu nedeniyle bağlanmış ve davalı tarafından yediemin otoparkından alınarak davalının uhdesine geçmiştir. Taraflar arasındaki harici alım satım sözleşmesi 30/08/2016 tarihinde imzalanmıştır. Sözleşmenin imzalanma tarihi ile ilgili taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır. Sözleşme imzalandıktan yaklaşık 5 yıl sonra davacı tarafından mahkememizde işbu dava açılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılar vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... gelmiş diğer taraflardan kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Dava, ayıplı aracın davalılara iadesi ile ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir. Davalı ... temsilcisi, davanın husumet yokluğu ve zamanaşımı nedeniyle reddini istemiştir. Davalı ... vekili, davanın husumet yokluğu ve zamanaşımı nedeniyle reddini istemiştir....
kullanıcı hatasından kaynaklandığını beyan ederek tamirattan kaçındıklarını, firmanın ayıbı kabul etmediğini, mobilyalar incelendiğinde ayıpların görülebileceğini belirterek; sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....