WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aracın ayıplı olması nedeniyle üç defada olmak üzere toplam 43 gün serviste kaldığı, bu süre boyunca aracı kullanamayan davacının ikame araç için nakliye masrafı yaptığı açıktır. Bu kapsamda davacı tarafça sunulan nakliye faturaları toplamına hükmedilmesi yerinde değil ise de, dava konusu aracın niteliği ve kullanım amacı ile serviste kaldığı süre dikkate alınarak takdiren 4.000-TL ikame araç masrafına hükmedilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.Diğer yandan TBK'nın 227/1. maddesi uyarınca, sözleşmeden dönme halinde birlikte ifa kuralı gereğince, iadesine karar verilen bedele ayıplı aracın davalıya fiilen iadesi tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, fatura tarihinden itibaren faize hükmedilmesi hatalı olsa da, bu husus istinaf nedeni olarak ileri sürülmediğinden, değinmekle yetinilmiştir....

    Davalılar; davanın reddini dilemişlerdir İlk derece mahkemesince, ‘davacının aracın arızalanması karşısında onarım hakkını (6502 sayılı Tüketici Kanunun 11-1-c Maddesi) kullanmış olduğuna ve bundan sonra da araç sadece üç defa arıza gösterdiğine göre, Garanti Belgesi Yönetmeliği’nin 9. Maddesinde belirtilen, ayıplı malın ücretsiz değişimi ve bedelin iadesi gibi şartların oluşmadığı ‘ gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş, bölge adliye mahkemesi tarafından ‘davacı onarım hakkını kullandığı halde arızanın devam etmesi durumunda seçimlik haklarından yararlanabilecektir....

      - K A R A R - Davacı vekili, davacının, davalı şirketten araç satın aldığını,aracın çeşitli arızalar verdiğini,aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, ayıplı aracın satıcı davalı şirkete iadesine ve ödenen 150.058,12 TL araç bedelinin avans faizi ile davalıdan tahsiline asıl talebin kabul edilmemesi halinde araçtaki değer kaybının tespiti ile bu kısmın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili,davacının araçla ilgili şikayetlerinin garanti kapsamında bedel alınmaksızın giderildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Feri müdahil vekili,davanın reddini istemiştir....

        Ayıba karşı tekeffül koşullarının gerçekleşmesi ve yasada öngörülen yükümlülük yerine getirilmiş olması durumunda alıcıya yukarıda belirtilen BK.m.202 ve 203 ile seçimlik haklar tanımıştır. Yani alıcı davacı dilerse sözleşmeden dönebilir, dilerse satım parasının indirilmesini isteyebilir. Davacı ile davalı arasında sözleşme ilişkisi bulunduğuna göre, kaza tarihinde davaya konu aracın davalının mülkiyetinde bulunmaması, davalıyı sorumluluktan kurtarmaz. Hal böyle olunca mahkemece, öncelikle davacının hangi seçimlik hakları kullandığı (sözleşmeden dönme mi, bedel indirimi mi) sorularak, davacı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istediği takdirde araçta daha sonradan, davacı elindeyken meydana gelen kazalar sebebiyle oluşan değer düşüklüğünün hesaplanarak alacaktan mahsubuna karar verilmeli, bedel indirimi istediği takdirde ise Borçlar Kanunu'nun 202. maddesi gereği nispi metod uygulanarak davacının alacağı belirlenmeli ve sonucuna uygun bir karar verilmelidir....

          İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, 6098 sayılı TBK'nun 217- 231 maddelerinde düzenlenen davacının davalıdan satın aldığı ikinci el aracın ayıplı çıkması sebebine dayalı sözleşmeden dönme ve satış bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Davacı vekilinin istinaf başvurusu yönünden, dava dilekçesinde talebin malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve satış bedelinin iadesi talebine ilişkin olduğu açıkça belirtilmiş ve yerel mahkemece bu yönde yargılama yapılarak istinaf incelemesine konu karar verilmiştir....

          HUKUK DAİRESİ Dava; ayıplı araç satışı iddiasına dayalı sözleşmeden dönme ve alacak istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine 15/01/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

            Sayılı kararı) Buna göre 6502 sayılı TKHK'nın yukarıya alınan maddeleri kapsamında; denetime ve hüküm kurmaya elverişli uzman bilirkişi raporu ile dava konusu aracın üretimden kaynaklı ayıplı mal niteliğinde olduğu ve gizli ayıbın imalattan kaynaklandığı, değişim talebi yerine getirilmeyen davacının ayıplı malı kabul etmeye ve kullanmaya zorlanamayacağı ve üründen beklenen faydayı sağlamasının da mümkün olmadığı, bu nedenle, davacı tüketicinin seçimlik haklarını kullanabileceği ve ayıplı aracın ayıpsız misli ile değişimini satıcı ve üretici olarak ayıplı maldan birlikte sorumlu olan davalılardan isteyebileceği anlaşılmış olduğundan ilk derece mahkemesince de aracın gizli ayıplı olduğu kabul edilmişken davacının kullanmış olduğu seçimlik hak yönünde hüküm tesisi gerekirken davacının seçimlik hakkını sözleşmeden dönme ve bedel iadesi olarak kabul edilerek buna karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur....

            ISLAH: Davacı vekili 26.12.2016 tarihli ıslah dilekçesiyle davayı tamamen ıslah ettiklerini belirterek, ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme hakkını kullanmaları nedeniyle 59.000-TL araç bedelinin ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, bu talebin kabul görmemesi halinde aracın pert değeri hesaplanarak aradaki bedel farkının tahsiline, 20.000-TL motor değiştirme bedelinin davalıdan tahsiline, aracın 17.01.2014-13.05.2014 tarihleri arasında kullanılamaması nedeniyle aylık kira bedeli 3.750-TL olmak üzere 3 ay 26 günlük araç kiralama bedeli olan 14.500-TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

              a yönelik tüm, diğer davalı şirkete yönelik aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. ...- Davacılar ile davalı şirket arasında adi yazılı sözleşme ile villa satışı konusunda anlaşılmıştır. 4822 sayılı Yasa'yla değişik 4077 sayılı Yasa'nın .... maddesi uyarınca konut-tatil amaçlı bir taşınmaz satışı bulunduğu uyuşmazlık konusu değildir. Diğer taraftan .... madde kapsamında satın alınan konutun ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları sayılmış ve sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değişimi, ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahip olduğu açıklanmıştır. Diğer taraftan 4077 sayılı Yasa'nın 30. maddesinde bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel hükümlerin uygulanacağı öngürülmüştür. Bu durumda somut uyuşmazlıkta Tüketici Yasasındaki düzenlemeler ve genel hükümler ve BK'nın ilgili hükümleri uygulanacaktır....

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, ayıplı araç satışı nedeniyle satış bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Yeşilhisar Cumhuriyet Başsavcılığının 12/10/2018 tarihli 2018/519 soruşturma 2018/430 karar nolu kovuşturmaya yer olmadığına dair kararda; şüpheli Yakup MAHİROĞLU hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, Adana 4. Noterliğinin 05/10/2018 tarihli 19612 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile, davacı T1 davalı T4 ihtarname gönderilerek sözleşmeden dönmek istediğini, sözleşmeden dönme bedeli olarak 52.118,00- TL ile mağduriyetinin giderilmesine yönelik 10.000,00- TL tazminatın ödenmesinin istenildiği, Adana 4....

                UYAP Entegrasyonu