Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı kararı ile davacının diğer talebi olan bedelin iadesi talebinin değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiş olup; bu taleple ilgili davacının feragati bulunduğu, zira; 20.09.2018 tarihli celse 1 nolu ara kararı ile davacıya seçimlik haklarından hangisini talep ettiğini bildirmesi için iki haftalık kesin süre verildiği ve davacı tarafından 21.09.2018 tarihli dilekçe ile açıkça dava konusu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebinde bulunulduğu, kaldırma kararı doğrultusunda bedel iadesi talebi irdelenerek vazgeçme nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken misli ile değişim talebinin reddi hatalı olduğu, kaldı ki; misli ile değişim talebinin fiili imkansızlık sebebi ile uygulanabilirliğinin bulunmadığı, ayrıca satın alınan aracın şasi/motor numarasının üretim esnasında sehven hatalı olarak vurulmuş olması nedeniyle üzeri çarpılanarak “xxxxx..” olarak iptal edildiği bildirilmiştir. İhbar olunan ... ...AŞ vekili de istinaf dilekçesi sunmuştur....

    Tüketici Mahkemesinin 20/10/2020 tarih, 2018/893 Esas, 2020/688 Karar sayılı "Davanın kabulüne, Davaya konu 2017 model VFIRFB şasi numaralı 34 XX 417 plaka sayılı aracın ayıplı olduğunun tespiti ile davaya konu aracın aynı marka ve aynı model ayıpsız misli ile değiştirilmesine, Davaya konu aracın takyidatlarından ari bir şekilde davalıya iadesine, değişim yükümlülüğünün iadeden sonra başlamasına" kararının davalı vekili tarafından istinaf edildiği görülmüştür. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin kurduğu hükmün yerinde olmadığını, kurulan hükme göre de aracın misli ile değişim yönünde hüküm tesis edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, araçta iddia edilen arızanın garanti kapsamında onarım ile giderilebileceğini, onarılacak bir arıza için misli ile değişim kararı verilmesinin Türk Medeni Kanunun 2.maddesine aykırılık teşkil ettiğini, iddia edilen arızanın gizli ayıp niteliğinde olmadığını ileri sürerek istinaf talebinde bulunduğu görülmüştür....

    DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı araç satışı nedeniyle aracın misli ile değişimi olmadığı takdirde bedelde indirim talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı husus olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemece; aracın ayıplı olduğu kabul edilerek misli ile değişim talebinin kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalılar vekilleri istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı tarafça 2021 Model aracın 10/06/2021 tarihinde sıfır ve garantili olarak satın alındığı, satın alma sonrasında aracın sürekli hararet yaptığı, araçta beklenen faydayı sağlayamadığını beyan ederek misli ile değişim talepli eldeki dava açılmıştır....

    6502 Sayılı Kanun'un 11. maddesi gereğince seçimlik haklarını, bu kapsamda olmak üzere misli ile değişim hakkını kullanabileceği, davacının ayıplı mal niteliğindeki otomobili kabul etmeye ve kullanmaya zorlanamayacağı anlaşılmakla, davacının misli ile değişim talebinin kabulüne yönelik mahkeme kararında hukuka aykırılık görülmemiştir....

    , bagaj kapağında meydana geldiği iddia edilen arıza basit onarım ile giderilecek nitelikte olduğundan misli değişim kararı verilmesi edinme arasında dengeyi bozucu nitelikte olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

    T7 AŞ, davacının aracın misli ile değişimini, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talep ettiğini, ancak Mahkemece davanın reddine karar verilirken salt maddi ve manevi tazminat yönünden tarafları lehine vekalet ücretine hükmedildiğini, ancak misli ile değişim talebinin reddi yönünden dava değeri üzerinden tarafları lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken vekalet ücretine hükmedilmediğini, Yerleşmiş Yargıtay uygulamasına göre, misli ile değişim talepli davalarda nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek davacının haksız ve mesnetsiz istinaf taleplerinin reddine, İzmir 3. Tüketici Mahkemesi'nin 12/05/2022 tarihli ve 2019/178 E. 2022/359 K. sayılı kararının ilam vekalet ücreti yönünden kaldırılmasına ve tarafları lehine aracın misli ile değişim talebinin reddi yönünden dava değeri üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Davacı vekili 24/09/2019 tarihli celsede; en son gelen bilirkişi raporunda aracında gizli ayıplı olduğundan misli ile değişim yönünde karar verilmesini talep ettiğini, aracın orijinalliğinin bozulduğunu, gizli ayıplı olduğunu, bu nedenle misli ile değiştirilmesi yönünde karar verilmesini talep ettiklerini belirtmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu aracın gizli ayıplı olduğunu, bu nedenle öncelikle misli ile değişim kararı verilmesini, olmadığı takdirde bedel indirimine karar verilmesini talep etmiş, 08/05/2018 Tarihli duruşmada terditli açılmış davada taleplerinin değer kaybından dolayı bedel indirimi olduğunu, misli ile değişim yönünde taleplerinin bulunmadığını, 24/09/2019 Tarihli duruşmada da; taleplerinin misli ile değişime ilişkin olduğunu, mahkemenin misli ile değişim yönünde karar vermesini talep etmiştir....

      Bu açıklamalara göre; davaya konu aracın bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere; boya hasarının üretimden kaynaklı gizli ayıp niteliğinde bulunduğu ve kullanım hatasının mevcut olmayıp zamanla boya ve vernik hasarının artarak devam edecek nitelikte olduğu, ayıp nedeni ile de araçta önemli bir değer kaybının olduğunun tespit edildiği; bu itibarla, davaya konu aracın garanti süresi içerisinde üretimden kaynaklanan ve artan nitelikte gizli ayıplı olması ayıbın aracın değerini önemli ölçüde azaltacak ikinci el satışı sırasında da satımını zorlaştıracak nitelikte önemli üretimsel hata nedeni ile davacının seçimlik hakklarından misli ile değişim hakkını kullanmasının hakkaniyete uygun olduğu; zira, bu nitelikte üretim hatası içeren ve zamanla artacağı bilirkişi raporu ile belirlenen ayıplı bir araca katlanmasının davacı tüketiciden beklenilemeyeceği anlaşılmakla; davacının misli ile değişim talebi usul ve yasaya uygun olduğu, mahkemenin bu yöndeki belirlemesinde ve kabulünde isabetsizliğin...

      kaynaklı olmamasından dolayı misli ile değiştirilemeyeceği) görüş ve kanaati bildirmiş ise de 6502 Sayılı Kanun kapsamında misli ile değişim şartlarının oluşup olmadığı hususu hukuk metodolojisi kapsamında olup teknik bir bilgiye dair olmamakla değerlendirme hükme esas alınmamıştır....

      TÜKETİCİ MAHKEMESİ' TARİHİ : 23/10/2019 NUMARASI : 2018/453 ESAS, 2019/1106 KARAR DAVA KONUSU : Misli ile Değişim KARAR : Taraflar arasındaki misli ile değişim davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı Doğuş Otomotiv San. Ve Tic. A.Ş. ve davalı T3 Tic....

      UYAP Entegrasyonu