Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davaya konu aracın ayıplı olmadığını, davacı yanın ücretsiz onarım hakkını kullandığını, ayıpsız misli ile değişim şartlarının oluşmadığını, keşif esnasında ayıbın devam edip etmediğinin saptanamadığını beyanla istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE : Davacı, davalıların satıcısı ve ithalatçısı oldukları aracın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim ve tazminat talebinde bulunmuştur. Dosya içinde mevcut 14/11/2018 tarihli faturanın incelenmesinde, dava konusu aracın, davacı tarafından, davalı T4 San. A.Ş.'den, 173.827,20- TL bedel karşılığında satın alındığı anlaşılmış olup, taraflar arasında satışa, bedele, bedelin ödendiğine ve diğer davalının dava konusu aracın ithalatçısı olduğuna ilişkin ihtilaf bulunmamaktadır....

Satılanın, sözleşmede belirlenene ya da alıcının satılandan beklediği kullanım amacına uygun olarak teslimi gerekir. Dosyadaki raporlardan da anlaşıldığı üzere davacının 480 amper gücünde sandığı makinenin 460 amper gücünde olması sebebi ile burada aliud teslim söz konusudur. “Çeşidiyle belirlenen bir menkulün satımında, sözleşenlerin çeşidini belirlemek için sözleşmede öngördükleri vasıflardan biri teslim edilen şeyde bulunmazsa artık ayıplı teslim değil satılandan başka bir şeyin teslimi (aliud teslimi) söz konusudur. Bu durumda ise uyuşmazlığın çözümünde TBK'nın 112. ve devamı hükümlerinin nazara alınması gerekecektir." (Yargıtay 11.HD. 09.06.2015 Tarih, 2014/11508 E., 2015/7972 Karar sayılı ilamı). Aliud teslimde fiyat farkına hükmedilebilmesi için alıcının bu yönde kabulünün olması gerekir. Oysa davacı yargılamanın başından bu yana sözleşmeden dönme ile bedel olarak ödediği tutarın iadesini talep etmektedir....

    K A R A R Davacı, 24.11.2014 tarihinde dava konusu otomobili satın aldığını, kullanıma başlanan aracın bagaj kapağının altında ve fitillerinde küflenme oluştuğunun farkedildiğini ve aracın değişik yerlerinde boya kalınlıklarının farklı olduğunun öğrenildiğini, bu haliyle aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek; taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ile bedel iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ilk derece yargılama makamına sunmuş olduğu yanıt dilekçesi ile dava konusu aracın üretimden kaynaklı ayıplı olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

      Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı misli ile değişim olmadığı takdirde sözleşme bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Davacı, aracı aldıktan bir süre sonra araçta arızalar meydana geldiğini, bu arızaların giderilmesi için defalarca servise başvurduğunu, aracı aldığı tarihten itibaren araçtan beklenen performansı göremediğini ileri sürerek eldeki davayı açmış, davalı ise aracın ayıplı olmadığını savunmuştur....

        Eksik işler yönünden TBK’nın 474 ve 477. maddesindeki hükümler uygulanmaz. ----- doğrultusunda, iş bedelinin tamamının yüklenici tarafından taşerona veya iş sahibince yükleniciye ödenmesi halinde eksik ve kusurların giderim bedeli hüküm altına alınabilir ise de iş bedelinin ödenmemiş olması halinde eksik ve kusurların giderim bedeli değil, varsa fazla ödenen bedelinin iadesine karar verilmesi gerektiği, bu nedenle eksik ve kusurlar gözetilerek yapılan işin fiziki oranı belirlenip iş bedeline uygulanarak mukayese edilmesi sonucu eksik veya fazla ödemenin belirlenmesi gerektiği; sözleşme dışı ve fazla işler yönünden ise iş yapılmış ve bunun iş sahibinin yararına olması durumunda TBK’nun 529. maddesine göre vekâletsiz iş görme hükümleri uyarınca işin yapıldığı tarihteki mahalli piyasa rayiçlerine göre belirlenecek bedelinin istenebileceği kabul edilmektedir. 6098 sayılı TBK 475. maddesinde eserin ayıplı olması halinde iş sahibinin kullanabileceği seçimlik haklar sayılmıştır....

          K A R A R Davacı, 7.9.2004 tarihinde satın aldığı aracın turbo sisteminin devreden çıkması nedeniyle 30.11.2004 tarihinde itibaren üç kez servise götürmesine rağmen arızasının giderilemediğini, Tüketici Hakem Heyetince bedelininin iadesine karar verildiğini, aracın ayıplı olması nedeniyle imalatçı firmanın 17.2.2005 tarihli yazı ile fatura bedelini ödemeyi kabul ettiğini, ancak fatura bedelinin düşük gösterildiğini ileri sürerek dava tarihi itibarı ile yanı nitelikteki aracın bedelinin tespiti ile faizi ile tahsilini istemiştir. Davalılar, davacının önce 5.1.2004 tarihinde 2004 model 38.500.000.000 TL'ye bir araç satın aldığını, arızalı çıkınca iade edildiğini, 3.000.000.000 TL fark ödemesi halinde 2005 model aracın verileceğinde anlaşıldığını, 2.000.000.000 Tl ödeme yaptığını, toplam 40.500.000.000 Tl ödemesi olduğunu, bu miktarı kabul ettiklerini savunarak fazla kısım için davanın reddini dileşmişlerdir....

            Sıf. ) Taraflar arasındaki ayıplı malın iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı tarafça davalıdan aldığı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla ayıplı malın iadesi, mümkün olmaması halinde bedelinin ödenmesi talebiyle açılan davada mahkemece yetkisizlik kararı verilmiş, hükmün kesinleşmesi üzerine davacı dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunmuştur. Mahkemece 12.04.2016 tarihli ek karar ile süresinde talepte bulunulmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir....

              Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki ayıplı mal nedeniyle bedeli iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ilk derece mahkemesi sıfatıyla ... 3. Tüketici Mahkemesince 2016/754 esas 2016/2579 karar sayılı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükme karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nin 2016/31-2016/32 karar sayılı kararının süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, 09.03.2015 tarihinde dava konusu otomobili satın aldığını, aracın motor arıza lambası yakarak arızalanması nedeniyle dört defa servise götürüldüğünü, ancak bu arızanın bir türlü giderilemediğini, bu haliyle aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek; sözleşmenin iptali ile araç için ödenen bedelin iadesine bunun mümkün olmaması halinde ise aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında noterde yapılan araç satışına ilişkin geçerli sözleşme bulunmakta olup, uyuşmazlık satışı konu aracın ayıplı olması nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 09.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Mahkemece süresinde ayıp ihbarının yapıldığı, davalının da bir kısım malların ayıplı olduğunu kabul ederek yeniden mal teslimi yaptığı teslim edilen mallarda aynı ayıbın bulunduğu sözleşmeden dönen davacı tarafta kullanılmayan bakiye 1.591,28 metre kare seramiğin kaldığı , davacı tarafça ihtar ile ürünlerin ayıplı olması nedeniyle satım akdinden dönülmesi nedeniyle davalının satım bedelini iade etmesi, davacının da elinde bulunan kullanılmayan seramikleri iadesi gerektiği gerekçesiyle davacının davasının istirdat olarak kabulüne, Kullanılmayan 1.591,28 metre kare seramiğin davalıya iadesi ile davacı tarafça ödenen 140.000,00-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş hükme karşı taraf vekillerince istinaf yasa yolun başvurulmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu