Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

K A R A R Davacı, davalıdan satın aldığı aracın km göstergesi ile oynandığının tesbit edildiğini, bu durumun gizli ayıp oluşturduğunu ileri sürerek aracın davalıya iadesi ile ödediği bedel ve uğradığı zarar toplamı olan 22.288,20 TL'nin tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; incelenen seyahat raporlarının iki tanesinde hataya rastlandığı, dolayısıyla sistemin ayıplı olduğu, gizli ayıbın varlığının kabul edilmesi gerektiği, sözleşmenin eser sözleşmesinin hükümlerinin uygulanabildiği karma nitelikte bir sözleşme olarak nitelendirilmesi gerektiği, sözleşmenin feshi ile birlikte aparatların iadesi de gerçekleştiğinden tahsil edilen 6.923,06 TL’lik talebinin tazmin edilmesi gerektiği, davacının diğer tazminat talebi olan Şubat 2012 döneminden Temmuz 2012 dönemine ait olan ödemeler için, yasal süresi içerisinde herhangi bir itiraz yapılamadığı, ticari defterlere işlenerek ödendiğinden, fesih bildirim tarihinden önce yapmış olduğu bu ödemeleri talep hakkı bulunmadığı, fesih ihtarnamesinde tazminatın miktarına ve ödenme zamanına ilişkin herhangi bir hususa yer verilmediğinden davalının dava tarihinden önce temerrütünün söz konusu olmadığı, dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi uygulanacağı...

      Mahkemece, Davanın kabulü ile 10.000,00 TL nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi hesaplanarak davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle sözleşmenin geçersiz olmasının gerekçede belirtildiği nazara alınarak ileri sürülen temyiz sebeplerine göre davalının yerinde bulunmayan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, devremülk satış sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 117. maddesi gereğince muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Davacı, 31.01.2014 tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshi ile ödediği 10.000,00 TL bedelin iadesini istemiş ve söz konusu ihtarname davalıya 10.02.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bu durumda davalı ihtarname tebliği tarihi itibariyle mütemerrit olur....

        Hukuk Dairesi'nin 24/12/2021 tarih ve 2020/646 E. 2021/1744 K. sayılı ilamı ile "davada sözleşmenin feshi isteği olduğu halde buna ilişkin harcın tamamlatılmadığı ve bu konuda olumlu olumsuz herhangi bir karar verilmediği" gerekçesi ile kaldırılmıştır. Söz konusu kaldırmadan sonra ise; eksik harç tamamlatılmak suretiyle, yine 01/11/2018 tarihli ek rapor hükme esas alınmak suretiyle, mahkemece "sözleşmenin feshi isteminin reddi, 52.868,75 TL eksik iş bedelinin ve 9.950 TL gecikme tazminatının tahsili" yönünde 26/05/2020 tarih ve 2022/6 E. 2022/207 K. Sayılı karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, idareler arası özel hukuk sözleşmesine aykırılık nedeniyle sözleşmenin feshi, durumun sözleşme öncesi hale iadesi, davacının sözleşmenin feshi nedeniyle uğradığı zararın tazmini istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 09.02.2018 tarihli ve 2018/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (13. ) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava konusu, Ticari satımdan kaynaklanan ayıp iddiası ile açılan ve malın ücretsiz tamir edilmesi, kabul görmemesi halinde misli ile değiştirilmesi veyahut bedel iadesi yasal şartların oluşup oluşmadığı hususundadır. ''Ayıba ilişkin olarak BK’nın 194. maddesi ise:“Bayi müşteriye karşı mebiin zikir ve vadettiği vasıflarını mütekeffil olduğu gibi maddi veya hukukî bir sebeple kıymetini veya maksut olan menfaatini izale veya ehemmiyetli bir suretle tenkis eden ayıplardan salim bulunmasını da mütekeffildir. Bayi, bu ayıpların mevcudiyetini bilmese bile onlardan mesuldür” şeklinde düzenlenmiştir. Ayıp; bir malda sözleşme ve yasa hükümlerine göre normal olarak bulunması gereken niteliklerin bulunmaması ya da bulunmaması gereken bozuklukların yer almasıdır. Bu çerçevede ayıp kavramının içeriği belirlenirken öncelikle; sözleşme hükümlerine bakılmalıdır....

            Kanunun “Ayıplı Mal” başlıklı 4 üncü maddesinde, ayıplı mal tanımlanmış ve tüketicinin, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlü bulunduğu, böyle bir durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme gibi seçimlik haklarının bulunduğu, imalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi verenin ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumlu olacağı, kayıtlanmıştır. İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; dava, Tüketicinin Avrupa......

            KARAR Davacılar, davalıya ait teknenin satışı hususunda 12.07.2005 tarihli sözleşme düzenlendiğini ve 10.000 Euro peşinat verdiklerini, satışa konu teknenin motor seri numarasının ...olmasına rağmen, tonalito belgesindeki motor seri numarasının ...olduğunu, bu hukuki ayıp nedeniyle sözleşmeden caydıklarını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödenen 20.000 Euro'nun tahsilini istemişlerdir. Davalı, davacıya gönderilen tonalito belgesinin maddi hataya dayalı olduğunu, satışa konu teknenin hazır edilmesine rağmen davacıların teslim almadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacılara bir başka tekneye ait tonalito belgesi fakslanmasının maddi hataya dayalı olduğu, sözleşmede kararlaştırılan teknenin hazır edildiği halde davacıların teslim almaya gelmediği, bu nedenle sözleşmeden caymakta haksız oldukları gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir....

              Bankası; Bankanın davada taraf olamayacağını, davacıya sadece araç kredisi verdiklerini, davacının faiz ve bankaya ... olduğu bedel içerisinde faizleri istemesinin ve faizlerin verilmesinin mümkün olmadığını, ayrıca davacının bir yıl içinde kaza yapmış olup almadığının tespitinin de mümkün olmadığını, husumet itirazlarının bulunduğunu beyan ederek, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın Reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı eldeki dava ile, satın aldığı aracın boya kalınlıklarının farklı olduğunu, motor gücünün ise belirtilenden daha düşük bulunduğunu belirterek, ayıp nedeni 2011/9336-18095 Ile sözleşmenin feshi ile ödenen bedelinin iadesini istemiştir....

                T6 KARAR TARİHİ : 03/03/2021 Davacı vekilinin istinaf başvuru talebi üzerine dairemize gelen dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin velisi olduğu Ali Rüzgar ve Özge'nin eğitim görmesi adına davalı ile sözleşme akdettiklerini, ancak dünya genelinde etkisini gösteren korona virüs sebebiyle örgün eğitime ara verildiğini, daha sonra da okulların açılmaması yönünde karar alındığını, müvekkillerinin velisi olduğu Ali Rüzgar ve Özge'nin davalının vereceği eğitim öğretim hizmetinden faydalanamadığını, bunun üzerine müvekkillerince ödenen eğitim ücretinin iadesi ve sözleşmenin feshi talebiyle davalıya başvurduklarını fakat herhangi bir sonuç alamadıklarını, eğitim öğretim ücretinin iadesi talebine havi ihtarname gönderildiğini fakat davalının ihtarnameye rağmen herhangi bir iade işlemi yapmadığını bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile sözleşmenin feshinden kaynaklı şimdilik 500...

                  UYAP Entegrasyonu