Malın ayıplı olması durumunda, alıcı, satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme, aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme ve imkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini talep edebilir. Ayrıca, alıcı genel hükümlere göre tazminat isteyebilir. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir....
ayıpların açık ayıp olduğunu, en son ameliyattan 9 ay sonra dava açan ve TBK 477....
Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun çerçevesinde ayıplı maldan kaynaklanan seçimlik hakların kullanılmasında hakkaniyet ve karşılıklı menfaat dengesi ilkeleri gözetilerek tüketicinin talebinden ve tercihinden farklı yönde karar verilmesinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 4077 sayılı yasanın 4. maddesinde ayıplı mal tarif edildikten sonra tüketicinin haklarını, a- bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, b- malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi, c- ayıp oranında bedel indirimi, d- ücretsiz onarım isteme olarak saymıştır. Yasa metninden de açıkça anlaşılacağı üzere tüketici bu haklarından dilediğini tercih edebilecektir. Bir başka ifadeyle tercih hakkı mahkemeye değil tüketiciye verilmiş, bu tercih hakkının kullanılmasında malın ayıplı olmasından başka ayıbın azlığı, küçüklüğü veya çokluğu şeklinde bir ölçüt getirilmemiştir....
Hâl böyle olunca mahkemece, davacının seçimlik haklarından aracın misliyle değiştirilmesi hakkını kullanmasının iyiniyet kurallarına aykırı olduğu, tarafların hak ve menfaatleri değerlendirilerek aşırı bir dengesizliğe neden olacağı ve ancak araçtaki ayıbın da üretimden kaynaklı olması nedeniyle araçtaki bu ayıp nedeniyle seçimlik hakkından ücretsiz onarım uygulanmasının uygun olacağı ve bilirkişi tarafından yapılan tespite göre de, bu onarımın gerçekleştirilmiş olması nedeniyle davacı tüketici tarafından arızanın giderimi için ödenmiş olan masrafın iadesi hususunun değerlendirilerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, yazılı şekilde aracın misli ile iadesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.” gerekçesiyle karar bozulmuştur. 3....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/5 D.İş sayılı dosyasında alınan 19.02.2019 tarihli tespit raporu ile aracın üretimden kaynaklı gizli ayıplı olduğunun tespit edildiğini, davalıların üretici ve yetkili satıcı olarak ayıptan sorumlu olduklarını, gizli ayıbın varlığı bilirkişi raporu ile sabit olup müvekkilinin bedel iadesi yönündeki seçimlik hakkının kabulünün gerektiğini, ayıplı araç nedeniyle bir kısım tamir bedelsiz yapılsa da müvekkilince bir kısım ücret ödendiğini, en son 02.01.2019 tarihli arızada davalıya başvurulduğunda daha önce kendilerince onarılmış olan parçanın arızalı olduğunun bildirildiğini, ancak özel serviste parçanın arızalı olmadığının belirtildiğini, delil tespit raporunda ise aracın üretimden kaynaklanan ayıplı olduğunun tespit edildiğini, gizli ayıbın öğrenilmesi üzerine 04.03.2019 tarihli ihtarname ile davalılara ayıp ihbarında bulunulduğunu, motor arızası nedeniyle sözleşmeden dönme hakkının haklı ve uygun olduğunu, aracın bir kısım kazaya karışması nedeniyle iade halinde...
in sözleşmeden dönme seçimlilik hakkını kullanarak ödemiş olduğu bedelin iadesini gerçekleştirdiği, tüketicinin üretici ve ithalatçıya herhangi bir ödeme yapmadığı ve satın aldığı ürünün bedelini satıcıya ödediği, dolayısı ile bu bedelin üretici veya ithalatçıdan talep edilmesinin hukukun genel ilkeleri ve hayatın olağan akışı ile bağdaşmadığı, müteselsil sorumluluk hükümleri gereğince rücu imkanının kullanılabilmesi için öncelikle davanın tarafları arasında müteselsil sorumluluk olması gerektiği, ancak TKHK hükümleri gereğince sözleşmeden dönme seçimlilik hakkının kullanıldığı durumda satıcı, üretici ve ithalatçının müteselsil sorumluluğunun olmadığı, buna göre davacı satıcının bedel iadesi yapmış olmasından dolayı uğradığı zararı, davalıdan ayrıca taahhüdü olmaması durumunda rücu edemeyeceği kanaati belirtilmiş ise de; tüketicinin sözleşmeden dönüp bedel iadesini aldığı, tüketici kanuna göre onarım ve bedel iadesi halinde müteselsil sorumluluk düzenlenmiş ise de, bu sorumluluğun tüketiciye...
Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalıdan 2013 model Ford marka araç satın aldığını, aracın üretim hatasından kaynaklı olarak ayıplı olduğunu ileri sürerek, sözleşmeden dönme, bedel iadesi, tamir masrafi ve kiralama ücreti talebinde bulunduğu anlaşılmıştır. Yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne; sözleşmeden dönme, bedel iadesi talebinin kabulüne, aracın iadesine, tamirat giderinin kabulüne, kiralama ücreti talebinin reddine dair verilen karar davacı ve davalılar tarafından istinaf edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Türk Borçlar Kanunu"nun 219- 231. maddelerinde düzenlenen, ayıba karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır....
sonuçta sözleşmeden dönme şartlarının gerçekleştiğini belirterek ödenen bedel olan 849.600,00 TL'nın iadesi ile uğranılan zarar karşılığı 5.000,00 TL'nın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı savunmasında sunulan sözleşme metninin davacı tarafından imzalanmadığını, bu nedenle yürürlülük kazanmadığını,makine hatlarının bir benzerinin dava dışı ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:Dava, ayıplı malın misli ile değiştirilmesi ile zararın giderilmesi, olmadığı takdirde malların iadesi ile satış bedelinin ödenmesi talebine ilişkindir.6098 sayılı TBK’nın 207. maddesinde; satıcının, satılan malı alıcının ödemek zorunda olduğu bedel karşılığında alıcıya zilyetlik ve mülkiyetini devretme borcunun bulunduğu belirtilmiş, bu asıl borç yanında satıcının satılan mal nedeniyle zapt ve ayıp nedeniyle de sorumlu olduğu devam eden maddelerde düzenlenmiştir. Ayıp, alıcının dürüstlük kuralı gereğince beklediği vasıfların satılanda bulunmaması ve satılanın kullanım amacı bakımından taşıması gereken vasıfları taşımaması durumudur. TBK Madde 219/1'e göre "...nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumludur"....
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı tarafça temyiz edilmiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4822 sayılı Kanunla değişik "Ayıplı mal" başlıklı 4. maddesinde; "Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilanlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tesbit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir. Tüketici, malın teslimi gününden itibaren otuz gün içinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....