WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Mahkemece davacının başka bir sözleşme yapma fırsatını kaçırmış olması nedeniyle menfi zararının 3.103,00-TL olduğu gerekçesiyle davacının menfi zarar talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; 4077 sayılı Kanunda sözleşmeden dönme halinde tüketiciye tanınan seçimlik haklar içerisinde menfi zarar (kaçırılan fırsatlar) mevcut değildir. Kanunda tüketicinin seçimlik hakları sınırlı olarak sayılmıştır....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taraflar arasındaki satım sözleşmesine konu dairenin ayıplı olması nedeniyle sözleşmeden dönme, bedel iadesi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 8, 9, 10 ve 11 inci maddeleri. 3....

      Davacı vekili dava dilekçesinde sözleşmeden dönme hakkını kullanıp bedel iadesi talep etmiş iken ıslah dilekçesi ile ayıp oranında indirim talep ederek talep sonucunu daraltmıştır. Islah müessesesi kapsamında talebin daraltılamayacağı, zira medeni usul hukukumuzda iddianın ve savunmanın teksifi ilkesi geçerli olduğundan, ıslahın iddianın ve savunmanın değiştirilmesi veya genişletilmesi için başvurulabilecek bir yol olduğu, davacı tarafın ıslah yolu ile talebini daraltamayacağı mahkememizce değerlendirilmiştir. Kaldı ki ---- sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir." hükmünü içermekte olup, davacı tarafın ıslah müessesine başvurmasına gerek bulunmamaktadır....

        Dava konusu ürünlerde açık ayıp olduğu Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi ile sabittir. Her ne kadar davacı tarafça sözleşmeden dönüldüğü ve ödenen bedelin iadesi talep edilmiş ise de, bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere dava konusu dolabın kapağındaki ayıbın dolap kapağının değiştirilmesi suretiyle giderileceği tespit edilmiştir. Bu nedenle davacının sözleşmeden dönmek suretiyle bedel iadesi talebi 6098 sayılı TBK'nun 227/4 maddesi uyarınca hakkaniyet uygun değildir. Bu nedenle aynı Kanun hükmü uyarınca dava konusu dolap kapaklarının değiştirilmesi suretiyle ayıbın giderilmesine, davacının bedel iadesi talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, satışı yapılan araçtaki ayıp nedeniyle misli ile değişim bu talebin mümkün olmaması halinde sözleşmeden dönülerek bedel iadesi istemidir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır. Taraflar arasında aracın satışı, bedeli, hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf, aracın ayıplı olup olmadığı, onarımının olanaklı olup olmadığı, misli ile değişim veya bedel iadesi koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarındadır. 6502 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....

          in sözleşmeden dönme seçimlilik hakkını kullanarak ödemiş olduğu bedelin iadesini gerçekleştirdiği, tüketicinin üretici ve ithalatçıya herhangi bir ödeme yapmadığı ve satın aldığı ürünün bedelini satıcıya ödediği, dolayısı ile bu bedelin üretici veya ithalatçıdan talep edilmesinin hukukun genel ilkeleri ve hayatın olağan akışı ile bağdaşmadığı, müteselsil sorumluluk hükümleri gereğince rücu imkanının kullanılabilmesi için öncelikle davanın tarafları arasında müteselsil sorumluluk olması gerektiği, ancak TKHK hükümleri gereğince sözleşmeden dönme seçimlilik hakkının kullanıldığı durumda satıcı, üretici ve ithalatçının müteselsil sorumluluğunun olmadığı, buna göre davacı satıcının bedel iadesi yapmış olmasından dolayı uğradığı zararı, davalıdan ayrıca taahhüdü olmaması durumunda rücu edemeyeceği kanaati belirtilmiş ise de; tüketicinin sözleşmeden dönüp bedel iadesini aldığı, tüketici kanuna göre onarım ve bedel iadesi halinde müteselsil sorumluluk düzenlenmiş ise de, bu sorumluluğun tüketiciye...

            Davalı davanın reddini dilemiş, mahkemece ayıbın giderim bedeli olan 16.826,20 TL’den 3.750,00 TL teminat bedelinin mahsubuyla bakiye bedel üzerinden dava kabul edilmiştir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme sonucu alınan bilirkişi raporunda eserin ayıplı olduğu belirlenerek ayıbın giderim bedeli hüküm altına alınmış ve kamera sisteminin davalı yüklenicilere iadesine karar verilmiştir. Oysa davacı yan sözleşmenin feshini istememiş, sadece ayıpların giderim bedelinin davalılardan tahsilini talep etmiştir. Bu istem sözleşmenin kurulduğu tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 475. maddesinde düzenlenen ayıp nedeniyle uğranılan zararlar ve ayıbın giderilme bedeline ilişkindir. Sözleşmeden dönme yönünde bir irade bulunmamaktadır. Mahkemenin işin ayıplı olduğu ve ayıbın giderim bedelinin hüküm altına alınması gerektiğine yönelik karar davalılar tarafından temyiz edilmemiştir....

              Davaya konu cep telefonu 14.04.2013 tarihinde satın alınmış olup cep telefonu garanti süresi içerisinde arızalanmış, davacı üretimden kaynaklı gizli ayıplı olduğu ve ayıp nedeniyle üründen faydalanmamanın süreklilik arzettiğini ileri sürerek sözleşmeden dönme hakkını kullanarak cep telefonunun iadesi ile ödenen bedelin tahsilini istemiştir. 4077 sayılı Kanunun 4/3. maddesi gereğince, imalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur ancak 4077 sayılı Kanunun mezkur maddesi gereğince tüketiciye karşı sorumlu olan davalılara karşı ayıp ve seçimlik hak iddiasının kabul edilebilmesi için 14.06.2003 tarihli, 25138 sayılı Garanti Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmelik esas alınarak uyuşmazlık çözümlenmelidir....

                Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "...Böylelikle; davacıya teslim edilen tüm ürünlerde yüzde oranları farklı olmakla berabar ayıp bulunduğu ve ayıpların niteliğine göre tüketicinin kullanmaya zorlanmayacak oranda olduğu ve tüketicinin ayıplı ürünlerden dolayı sözleşmeden dönmekte haklı olduğu kanaatine varılmış, davalı tarafın davacıya teslim edilen ürünlerin teşhir ürünü olup davacının teşhir ürünü satın aldığı yönündeki savunmasını ispatlayamamış olması karşısında davanın satıcı Yaprak T5 yönünden kabulüne ve ayıplı ürünlerin davalı satıcıya iadesi ile ürün bedeli olarak ödenen 28.000,00 TL nin Yaprak T5'den alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir....

                Sözleşmeden dönme halinde tüketicinin bundan elde edeceği yarar ile bunun satıcıya getireceği zarar arasında bir oransızlık varsa ve ayıplı mal çok az giderle onarılabiliyorsa artık sözleşmeden dönmenin amaca aykırı olduğu kabul edilmektedir. (Aynı yönde Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2020/3717 E. Ve 2020/4435 K. Sayılı kararı) Hal böyle olunca mahkemece, davacının seçimlik haklarından misli ile değişim içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının TMK'nın 2. ve TBK'nın 227/3. maddeleri uyarınca hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olacağından, araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik hakkından ayıp oranında bedelden indirim uygulanmasının uygun olacağı değerlendirilerek sonucuna gidilmesi yerinde görülmüştür. Mahkemenin dosyada toplanan delillere göre, vermiş olduğu kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından istinaf talebinde bulunanın istinaf başvurusunun HMK.'...

                UYAP Entegrasyonu