TTK 18 maddesindeki tacirler arasındaki ihbarın belli şekillerde yapılmasına yönelik düzenlemenin geçerlilik şartı olmayıp, ispat şartı olduğu, davacının aracı her seferinde yetkili servise götürmesinin ayıp ihbarı niteliğinde olması nedeniyle davalının süresi içinde ayıp ihbarı yapılmadığı yönündeki itirazı ve istinaf gerekçesi de yerinde görülmemiştir. (Emsal Yargıtay 11....
GEREKÇE: Dava satım sözleşmesine konu araçtaki ayıp nedeniyle araç bedelinin iadesi istemi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne, 40.369,50 TL nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, araç halen kendilerinde olmakla faiz uygulanmasına yer olmadığına ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş, davacı tarafça da katılma yoluyla istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, araçta ayıp bulunup bulunmadığı, ayıbın bulunması halinde davacının seçim hakkını onarım olarak kullandığı gerekçesi ile bedel isteme hakkını kullanıp kullanamayacağı, ayıp ihbarının yapılıp yapılmadığı, davacı lehine hükmedilen bedele işletilecek faizin başlangıç tarihi noktasındadır....
Davacı, 2.5.2005 tarihinde davalı taraftan satın aldığı aracın sürekli arıza yapması nedeniyle araçtan beklediği faydayı elde edemediğini, araçta gizli ayıp bulunduğunu, arızanın giderilemediğini ileri sürerek tespit edilecek ayıp oranında bedel indirimi ve 10.000TL tazminatın davalıdan tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı, davacının aracı 2.5.2005 tarihinde satın aldığını,2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu savunmuş, mahkemece zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK'nun 4/4.maddesinde; "... ayıplı maldan sorumluluk ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık 2010/12419-2011/2274 zamanaşımına tabidir. Ancak satılan malın ayıbı tüketiciden, satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmiş ise, zamanaşımı süresinden yararlanılmaz." hükmü getirilmiştir....
Davacı, davalıdan aldığı aracın gizli ayıplı olduğundan bahisle, bedel iadesi istemiştir. Ancak dosya kapsamı incelendiğinde, davacı tanıklarından ... verdiği ifadesinde, aracın satın alındıktan 1 ay sonra içine su aldığını belirtmiştir. Buna rağmen, davacı tarafından derhal ayıp ihbarında bulunulmadığı, ilk olarak bu şikayetle 12.05.2011 tarihinde servise gelindiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, ayıbın süresinde ihbar edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.” Bu yasal düzenlemeyle tüketiciye ayıplı mal nedeniyle tanınan seçimlik haklarından birisi de ayıplı malın iadesi ve ödenen bedelin tahsilidir. Tüketici, yasayla kendisine tanınan dört seçimlik hakkından birini tercih etmekte özgürdür....
Dava, ticari satışta ayıplı mal bedelinin iadesi istemiyle açılmış alacak davasıdır. Davacı, davalıdan ....000 kg poşet torba aldığını, 90.000 TL ödeme yaptığını, satışını yaptığı müşterilerden gelen ayıp ihbarı ve iadeler nedeniyle satış sözleşmesinden dönülerek bedelin iadesini istemiştir. Satış sözleşmesinde satıcının ayıptan sorumluluğu 6102 sayılı TTK m. .../c ve 6098 Sayılı TBK m. 219, vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Satıcının ayıptan sorumlu olabilmesi ve alıcının bu haktan faydalanabilmesi için yasa alıcıya birtakım yükümlülükler getirmiştir. Alıcı gözden geçirme ve satıcıya bildirme yükümlülüğünü, TTK m. .../c'de gösterilen sürelere uygun olarak yerine getirmek zorundadır. Ancak bu hallerde satıcının ağır kusuru yoksa alıcı ayıptan doğan haklarını kullanabilir. Somut olayda poşetlerin ....08.2014 tarihinde davacıya teslim edildiği, ayıp ihbarının 02.09.2014 tarihinde satıcıya yapıldığı anlaşılmaktadır. Satış ilişkisinde satıcının ağır kusurunun bulunduğu kanıtlanamamıştır....
Dava konusu ürünlerde açık ayıp olduğu Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi ile sabittir. Her ne kadar davacı tarafça sözleşmeden dönüldüğü ve ödenen bedelin iadesi talep edilmiş ise de, bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere dava konusu dolabın kapağındaki ayıbın dolap kapağının değiştirilmesi suretiyle giderileceği tespit edilmiştir. Bu nedenle davacının sözleşmeden dönmek suretiyle bedel iadesi talebi 6098 sayılı TBK'nun 227/4 maddesi uyarınca hakkaniyet uygun değildir. Bu nedenle aynı Kanun hükmü uyarınca dava konusu dolap kapaklarının değiştirilmesi suretiyle ayıbın giderilmesine, davacının bedel iadesi talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
100.000 km kullanılmış bir araçta ikinci el piyasa değerine olumlu etki yapacağını, herhangi bir kabul anlamına gelmemek üzere, alıcılar için tanınan "bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme" şeklindeki seçimlik hakların, ayıbın ağırlığı ve/veya büyüklüğü dikkate alınarak TMK 2.deki iyi niyet kuralları çerçevesinde kullanılması gerektiği, halihazırda kullanılmakta olan ve varlığı iddia edilen şikâyetlerin ücretsiz onarımla değer kaybı olmaksızın giderilmiş bir araçta, bir an için Davacının şikâyetlerinin üretimden kaynaklanan bir ayıp niteliğinde olduğuna kanaat edilmesi halinde de, Davacının taleplerinin TMK m.2ye aykırılık teşkil ettiği, davacının terditli talepte bulunmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, terditli olarak ileri sürülen taleplerin her halükarda reddi gerektiğini, zira, ayıp nedeniyle seçimlik hakların yenilik doğurucu nitelikte olup, bu haklardan birine başvurulması...
Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından aracın ağır kusurlu olduğunun defalarca sözlü olarak davalıya bildirildiğini, davalının aracın eksik ve hatalarının serviste giderileceği belirtilerek müvekkilinin oyalandığını, davalı Kosifler Oto yetkilisine 18.05.2019 tarihinde e-mail gönderildiğini, araçtan faydayı göremediklerini ve bu sebeple aracın iadesi veya yenisi ile değiştirilmesi gerektiğinin bildirildiğini, 29.05.2019 tarihinde ihtarname gönderilerek araçtaki ayıp ve sair tüm hususlar muhataplara bildirilerek müvekkilinin sözleşmeden döndüğü, aracın iadesi ile müvekkilin ödemiş olduğu satış bedeli ile birlikte, aracın serviste kaldığı 210 gün boyunca araç kullanılmadığından dolayı oluşan zararın ödenmesinin talep edildiği, araçtaki ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğunu, araçtaki ayıp farkedilir edilmez davalıya bildirildiğini bu nedenle hak düşürücü sürenin geçmediğini, satıcının ağır kusurunun bulunduğunu, 6098 sayılı Kanun'un 231 nci madde...
Mahkemesi aracılığı ile yapılan tespit işlemi sonucu düzenlenen raporda, ... de üretimden kaynaklanan gizli ayıp niteliğinde sorun bulunduğu anlaşılmıştır. ... den beklediği faydayı elde edemeyen davacımız, satış sözleşmesinin feshi ile ... nin davalılara iadesi ve ödediği bedelin her iki davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını ileri sürmüş ise de, ... nin satışı ve kurulumu 07-15/12/2022 tarihinde yapılmış, garanti belgesinde belirtildiği gibi 2 yıl garanti verilmiş olup, davanın da 03/04/2023 tarihinde garanti süresi içerisinde açılması nedeni ile ayrıca ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığına bakılmasının mümkün olmadığı kabul edilmiştir. Davalı ... şirketinin ithalatçı olması nedeni ile sözleşmenin feshi sonrası ödenen bedelin iadesi davasında kendisinden ödenen bedel talep edilemeyeceği için davalı sıfatı bulunmadığı kabul edilmiştir. Davacımız, satış işlemine konu ......