Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nden satın aldığı ürünlerin hiçbirisinin müvekkili tarafından üretilmediğini, müvekkilinin bedel iadesinden ve manevi tazminatttan sorumlu olmayacağını, davacının diğer davalı şirket ile imzalamış olduğu sözleşmede yer alan ve sözleşmeye konu ürünler içerisinde müvekkil firmaya ait sadece Bellona marka yatağın yer aldığını, davaya konu edilen yatak başlığı, sandalye, masa ve çekyatın Weltew markasını taşıdığını, davacının malların teslimi esnasında ayıplı olduklarını gösterir bir delil de sunmadığını, davacının sözleşmenin feshi ile beraber bedel iadesinin yanı sıra manevi tazminat istediğini ancak manevi tazminatın kişilik haklarına saldırı oluşturan bir durum bulunması halinde verileceğini, dava konusu olayda kişilik haklarına saldırı oluşturacak ve rahsul bedensel bütünlüğüne zarar verici nitelikte olmadığını, iadesi istenen bedelin de fazla olduğunu, 13.000,00TL fatura bedelinin içerisinde davaya konu edilmeyen yatak bedelinin de bulunduğunu beyanla öncelikle taraf sıfatının yokluğu...

Bu durumda davacı iş sahibi verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri isteyebilir ancak istenen cezai şart ifaya ekli ceza koşulu olduğundan ve sözleşmede de aksi öngörülmediğinden sözleşmenin geçmişe etkili feshi halinde istenemez. Sözleşmenin feshi nedeniyle uğranıldığı belirtilen zararın tazmini ise sözleşmenin haklı nedenle feshedilmiş olması ve diğer koşulların da varlığı halinde talep edilebilir. Buna göre mahkemece sözleşmenin geçmişe etkili feshedildiğinin kabulü ile inceleme ve araştırma yapılması gerekirken hatalı değerlendirme ile gerekmediği halde ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı gerekçesi ile red kararı verilmesi hatalı olmuştur....

teslim almasından kısa bir süre sonra motor ikaz ışığında tekrar arıza meydana geldiğini ve müvekkilinin kazanç kaybına neden olacak süre serviste kaldığını, 10 gün sonra tekrar motor ikaz ışığı yanması sonucu yine servise gönderildiğini ve bu durumun müvekkili açısından çekilmez hale geldiğini, araçta gizli ayıp olduğunu, davalıların araçtan müteselsilen sorumlu olduklarını, sözleşmenin feshi ile 41000TL bakiye araç bedeli, 8000 TL araca yapılan kazanım bedelinin faizi ile birlikte iadesini, ayıplı ifa nedeni ile araç kiralamak zorunda kaldığından bu süre zarfında yapılan masraflara ilişkin 23.205,88 TL bakiye nakliye kira parası olmak üzere toplamda 72.205,88 TL zararın davalılardan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava, davalıdan satın alınan davaya konu tablanın davacının kullanımında olan biçerdövere uygun olmadığı ve ayıplı olduğu gerekçesiyle sözleşmenin feshi, ödenen bedelin iadesi ve davalıya verilen bonolar nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve iptali talebine ilişkindir....

    UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık, satın atılan sıfır km araçta ayıp olup olmadığı, var ise bu ayıp nedeni ile davacının talep ettiği seçimlik haklarını kullanıp kullanamayacağı, hükmedilen değer kaybının yerinde olup olmadığı ve davalılar yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE Dava, ayıplı mal nedeni ile misli ile değişim, olmadığı takdirde bedel iadesi, olmadığı takdirde ayıp oranında indirim istemini konu almaktadır. Davacı davalılardan aldığı araçta ayıp olduğu iddiası ile eldeki davayı açmış, davalılar ayıp bulunmadığı savunmuş, ilk derece mahkemesince ayıp oranında değer kaybı hüküm altına alınmıştır....

    Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın istinafa yönelik itirazlarının mesnetsiz olduğunu, itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun mahkeme kararının onaylanmasını talep etmiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır. Dava, 6098 sayılı TBK'nın 227 ve devamı maddeleri uyarınca ayıplı olduğu iddia edilen araçtan ötürü sözleşmenin feshi ile bedel iadesi, ayıp nedeniyle yapılan tamir masraflarının tahsili talebine ilişkindir. Davacı ile davalı arasında ikinci el araç satışı gerçekleşmiştir. Davacı, davaya konu aracı davalıdan ikinci el olarak satın almıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Türk Borçlar Kanunu’nun 219 ve devamı maddelerinde düzenlenen, satış sözleşmesinde ayıba karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır....

    Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ve sözleşmenin feshi nedeni ile uğranılan kâr kaybı ve zararlarının tahsili ile teminat mektubunun iadesi istemi açılmış, davanın kısmen kabulüne ve 1.010.488,09 TL'nin davalıdan tahsiline, teminat mektubunun iadesi ile ilgili olarak harcı yatırılarak açılmış usulüne uygun bir dava bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir...

      Bu nedenle, yerel mahkemece ayıp sebebiyle sözleşmenin feshi ve ayıplı ürünlerin satıcı olan davalıya iadesi ve ürünlerin satış bedelinin ürünlerin satıcı olan davalıya iade tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine yönelik yerel mahkeme kararında gerek yasal düzenlemelere ve gerekse de yerleşik Yargıtay uygulamalarına aykırı bir durumun bulunmadığı gibi, yine 6100 sayılı HMK'nun 357/1. maddesinde "...Bölge Adliye Mahkemesince resen gözönünde tutulacaklar dışında, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar dinlenemez, yeni delillere dayanılamaz." şeklindeki düzenleme gereğince, ilk derece mahkemesinde usulüne uygun şekilde ileri sürülmeyen delillere dayanılamayacağı gibi, ilk derece mahkemesinde usulüne uygun şekilde ileri sürülmeyen iddiaların istinaf aşamasında ileri sürülmesi ve dinlenilmesinin de mümkün olmaması karşısında, dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara, bilirkişi raporuna ve gerekçe içeriğine...

      SAVUNMA: Davalı ... vekili, haksız ve kötü niyetli olarak açılmış olan davanın reddini ve tüm yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin davacı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur. Davalı ... vekili, haksız ve kötü niyetli olarak açılmış olan davanın reddini ve tüm yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin davacı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur. İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuksal niteliği itibariyle, ticari satım konusu aracın ayıplı çıktığı iddiası ile aracın geri alınarak bedelin iadesi istemine ilişkindir. Uyuşmazlık araçtaki ayıbın gizli ayıp olup olmadığı ve ayıbın niteliği ile sözleşmenin feshine bağlı bedel iadesi şartlarının oluşup oluşmadığı konularında toplanmaktadır. Tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilmek üzere bilirkişi heyeti tarafından bizzat yerinde ve araç üzerinde incelemeler yapılarak, gerekli testler tatbik edilerek belirlenen uyuşmazlık noktaları kapsamında rapor tanzim edilmiştir....

        A.Ş.’den 30.12.2014 tarihinde 2014 model, Tofaş-Fiat Doblo Pano Premio Black 1.6 90 Mjet C.Matic marka aracın sıfır km olarak toplam 47.600 TL’ye satın aldığını, ancak belirli bir süre sonra kullanım neticesinde muayene süresi gelen aracın sıfır araç olmadığı, ikinci el araç olduğunu, daha önce malikinin başkası olduğu bazı sahte evrak ve usulsüz işlemlerle yeni araç gibi işlem ve kayıtlarının yapılmış olduğunu, davacı mezkur aracı bayiinden yeni ve sıfır olarak anlaşmış olmasına rağmen ayıplı malın davacıya bilinçli ve hileli olarak yeni araç gibi tanıtarak satıldığını, müvekkilinin yanıltıldığını, konunun ihtarname ile bildirilmesine rağmen davalı firma tarafından cevap verilmediğini, bu nedenle 6502 sayılı kanun 8. ve 11. madde ile 6098 sayılı kanunun ilgili hükmüne aykırı davranan davalıya karşı satılan aracın iadesini, sözleşmenin feshi ve 30.000 TL manevi tazminat ile birlikte tüm ödenen sigorta, kasko, poliçe ve diğer masrafların faiziyle birlikte iadesine karar verilmesini talep...

        UYAP Entegrasyonu