Davalı karşı davacı vekili 16/05/2018 tarihli ek istinaf talebi ile, davacı karşı davalı erkek tarafından açılan boşanma davasının reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, boşanma kararı yönünden de mahkeme kararının bozulması gerektiğini belirmiş ise de, istinaf dilekçesinin süresinde olmadığı anlaşılmakla bu yönden değerlendirme yapılmamıştır. GEREKÇE: Dava; ayrılık süresinin bitimi nedeni ile boşanma (asıl dava) evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile boşanma - kocasının soyadını kullanmaya izin-ziynet eşyası alacağı (karşı dava) talebi niteliğindedir. HMK'nun 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....
Aile Mahkemesinin 2016/187 Esas 2016/806 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı kadının 11/03/2016 tarihinde tedbir nafakası talepli dava açtığı, mahkemece davacı kadın lehine dava tarihinden itibaren aylık 250,00 TL nafakaya hükmettiği, söz konusu kararın 25/01/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir (HMK m.33). Davacı erkeğin davası Türk Medeni Kanununun 172/2 maddesine dayanmaktadır. Bu maddeye göre ayrılık süresinin bitiminde eşler arasında ortak hayat yeniden kurulamamışsa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. İzmir 9. Aile Mahkemesi'nin 2013/743 Esas, 2014/750 Karar sayılı ilamı ile taraflar için hükmedilen bir yıllık ayrılık kararının bitiminden itibaren tarafların ortak hayatı yeniden kuramadıkları sabit olup her iki taraf da TMK m.172/2'ye göre dava açma hakkına sahiptir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi uyarınca fiili ayrılık boşanma hukuki sebebine dayalı olarak açılmıştır. Mahkemece, feragat nedeniyle verilen ret kararının kesinleşmesinden itibaren 3 yıllık fiili ayrılık süresinin geçtiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacının daha önce açtığı boşanma davası feragat sebebiyle reddedilmiş, feragat tarihinden sonra tarafların barıştığı, yaklaşık 87 gün birlikte yaşamaya devam ettikleri, sonrasında yeniden ayrıldıkları anlaşılmaktadır. Bu durumda, önceki boşanma davasının feragatle sonuçlanmasından sonra ortak hayat yeniden kurulmuş olmakla, davada Türk Medeni Kanununun 166/son maddesinde aranan koşullar oluşmamıştır....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki ayrılık davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince 12.05.2022 tarihli ara kararı ile davacının sözleşme ile belirlenen mal rejiminin kaldırılması talebinin tefrik edilmesine, asıl karar ile ayrılık davasının kabulüne, tarafların 2 yıl süre ile ayrılıklarına, çocukların geçici velayetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, kadın ve çocuklar yararına tedbir nafakasına hükmolunmasına karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından kendisi ve ortak çocuklar yararına hükmolunan nafaka miktarları, davalı vekili tarafından ise tefrik ara kararı ve asıl karar yönünden kararın istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulüne, ilgili bentlerin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, TMK 172/2. maddesinde düzenlenen ayrılık süresinin sona ermesine rağmen ortak hayatın yeniden kurulamaması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma davası olup yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, mahkemece belirlenen ayrılık süresi sona erdikten sonra tarafların biraraya geldikleri ve karı koca olarak birlikte yaşadıkları anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre davanın reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
DAVA ... erkek vekili dava ile cevaba ve karşı davaya cevap dilekçesinde; taraflar arasında daha önce görülen boşanma davasının reddine ilişkin kararın 19.01.2018 tarihinde kesinleştiğini, tarafların yeniden bir araya gelmediğini, kadının iddilarını kabul etmediklerini, karşı davada hukuki yarar bulunmadığını beyanla, fiili ayrılık sebebi ile tarafların boşanmalarına, kadının taleplerinin ve karşı davasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm davacı- karşılık davalı (kadın) tarafından; karşılık boşanma davası, kusur, tazminatlar, nafakalar ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü....
Mahkemece; verilen 24/01/2022 tarih, 2019/383 E., 2022/46 K.sayılı kararı ile erkek tarafından açılan asıl davanın reddine, kadın tarafından açılan birleşen davanın kabulü ile tarafların TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, kadın lehine 50.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminat verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davacı-davalı erkek vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; açmış oldukları asıl davanın kabulü ile, kadın tarafından açılan birleşen davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE: Asıl dava; fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma, birleşen dava ise; evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası niteliğindedir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı - birleşen dosya davacısı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Asıl davada eşit kusurlu, birleşen davada tam kusurlu bulunması, reddedilen boşanma davası, kabul edilen asıl boşanma davası, reddedilen maddi ve manevi tazminat talepleri, velayet, aleyhine vekalet ücreti, yargılama gideri,aleyhine tedbir ve iştirak nafakasına yönelik istinaf ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, fiili ayrılık nedeni ile boşanma ve evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasına dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....
birleşen davada sunduğu cevap dilekçesinde özetle; birleşen dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, erkeğin, kadın aleyhine daha önceden eylemli ayrılık hukuki sebebine dayalı olarak boşanma davası açtığını, davanın reddedildiğini ve aynı hukuki sebebe dayanarak dava açılamayacağını, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğunu iddia ederek asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, birleşen davanın ise reddine karar verilmesini talep etmiştir....