Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

şahıs olup olmadığının usulünce ispatlanamadığı anlaşılmakla, Davacıların kök murisi T7 ile Şanlıurfa Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1960/16- 608 E ve K sayılı kararında vakıf evladı olduğuna karar verilen Mustafa Haktankaçmaz'ın aynı şahıslar olup olmadığının yerel mahkemece usulünce araştırılması, bu bağlamda davacılara bu husustaki delillerini sunmak üzere süre verilmesi ve sonucuna göre davacıların vakıf evladı olup olmadıkları hususunda karar verilmesi gerekirken, davanın esası ile uyuşmayan gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş olması, 3- Kabule göre de; Davacı taraf dava dilekçesinde, (davacıların) galleye müstehak olduklarının tespitini ve bugüne (dava tarihine) kadar ödenmeyen gelirlerin ödenmesine karar verilmesini talep etmiş, ancak 23/12/2021 tarihli duruşmada galle alacağının ödenmesine dair talebinden feragat etmiş olmakla; davacı tarafın eldeki davaya, galle fazlasına müstehak vakıf evladı olunduğunun tespiti talepli olarak mı, yoksa vakıf evladı olunduğunun tespiti talepli...

Bankasına bloke edilmesine karar verildiği, bu sebeplerle çekişmeli taşınmazların mülkiyetlerinin kendisine ait olduğunun tespiti istemiyle dava açmıştır. Mahkemece mirasbırakanın tüm mirasçıları davaya dahil edilerek davanın kabulüne, dava konusu 189, 222, 311, 290, 192, 251 DSİ parsel sayılı sırasıyla 67.95 m2, 439,71 m2, 20,09 m2, 48,24 m2, 6294 m2, 24,83 m2 yüzölçümlü taşınmazların mülkiyetlerinin payları oranında davacı ve katılan davalılara ait olduklarının tespitine karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava mülkiyetin tespiti istemidir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 03.06.1991 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır....

    Bankasına bloke edilmesine karar verildiği, bu sebeplerle çekişmeli taşınmazların mülkiyetlerinin kendisine ait olduğunun tespiti istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, miras bırakanın tüm mirasçıları davaya dahil edilmiş, katılan davalılardan ...., ... ve .... ... çekişmeli taşınmazlardaki paylarının davacı adına tesbitine, diğer katılan davalılar ise çekişmeli taşınmazlarda miras payları oranında mülkiyetin tespitine karar verilmesini istemişlerdir. davanın kabulüne, 250 ve 296 parsel sayılı sırasıyla 54,75 m2 ve 438,14 m2 yüzölçümlü taşınmazların mülkiyetlerinin 4/8 payının ..., 1/8’... payının , ... ve ... ...’a ait olduklarının tespitine karar verilmiş, hüküm davalılardan Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, mülkiyetin tespiti istemine ilişkindir....

      Ancak; Mahkemece, davacıların istemlerine karşılık olarak galleye müstahak vakıf evladı olduklarının tespitine karar verilmesinden sonra uygulamada duraksamaya sebebiyet olabilecek şekilde kavram birliği dışına çıkılarak erkek ve kız çocukların gelirden nasıl faydalanacaklarına da karar verilmesi doğru değil ise de, bu yanılgının düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1 nolu bendinin ikinci, üçüncü ve dördüncü satırlarındaki "evladı olduklarının tespiti ile vakıf gelirlerinden tabaka ve derece gözetilmeden erkek çocukların 2, kız çocukların 1 pay almak suretiyle, gelir fazlasından faydalanmalarına" ibaresi metinden çıkartılarak yerine gelmek üzere "Galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduklarının tespitine" cümlesi yazılmak suretiyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek...

        in dava açılmadan önce öldüğü anlaşılmakla, ölüm nedeniyle vekalet ilişkisi son bulduğundan ve ölü kişiler adına dava açılamayacağından bu davacılar yönünden davanın reddinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; Belirtilen davacılar dışında kalanlar yönünden; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun l4/3 maddesi gereğince, kamulaştırma davalarında paydaşlar arasında zorunlu dava arkadaşlığı yoktur. Bu itibarla; Dava konusu taşınmazın tapu kaydına ve davacılar tarafından sunulan mirasçılık belgelerine göre maliklerden ......... ...... Tel'in aynı kişi olup olmadıkları anlaşılamadığından bu husustaki bilgi ve belgeler (...... kaydı, tapuda isim düzeltme kararı vb.) davacı taraftan istenip, davacıların murisleri ile tapu maliklerinin aynı kişi olduklarının tespit edilmesi halinde; muris İsmailoğlu Mehmet Hilmi Tel'in 1954 yılında, diğer muris ............

          Vakıflar Kanunu ve Vakıflar Yönetmeliğine göre, mazbut ve mülhak vakıflarda vakfedenin soyundan gelen ve bu nedenle vakfın gelirinden (gallesinden) yararlanma hakkına sahip olan kişiler için öncelikle dava açılması ve bu haklarının dava ile tespit edilmesi aranmıştır. Uygulamada bu dava, vakıflarda evladiye davaları, vakıf evladı ya da galleye müstehak evlat olduğunun tespiti davası şeklinde isimlendirilmiştir. Belirtmek gerekir ki vakıf evladı kavramı daha çok, vakfedenin çocukları ya da alt soyundan gelenler için kullanılan bir kavram olup, vakfedenin akrabaları ya da vakıftan yararlanan ismi ile belirtilmiş kişileri kapsamamaktadır. Vakfın geliri üzerinde hak sahibi olduğuna ilişkin davayı, vakfiye uyarınca galleden yararlanma hakkı olan, yani vakfeden ile soy bağı olan ya da soy bağı olmasa bile galleden kendisine pay özgülenen diğer kişiler açabilir....

            parsel, aynı mahalle ... ada ... parsel sayılı taşınmazların bağlı bulundukları cadde veya sokak için 2013 yılı itibariyle belediyelerce emlak vergisine esas olmak üzere belirlenen asgari m² fiyatlarının belediye başkanlıklarından, 3-Dava konusu taşınmazın 16.11.2013 tarih ve emsal alınan ... Mahallesi ... ada ... parsel, aynı mahalle ... ada ... parsel sayılı taşınmazların sırası ile 20.06.2011 ve 22.10.2010 tarihleri itibariyle imar uygulaması sonucu oluşan imar parselleri olup olmadıklarının ve imar uygulaması görmüşlerse bunlara ilişkin belgelerin belediye imar ve tapu müdürlüklerinden, 4-Dava konusu taşınmaza emsal alınarak incelenen ... Mahallesi ... ada ... parsel, aynı mahalle ......

              nun tarh edilecek vergi ve cezalar bakımından firmanın gerçek sevk ve idarecisi ve aynı zamanda gizli ortakları olduğunu, firmanın gerçekte davalılar ... ve ...'ın kontrolünde olduğunu, bu kişilerin firmayı gerçekte sevk ve idare eden kişiler olduğunun tespit edildiğini ileri sürerek, davalılar ... ve ...'ın diğer davalı ...'na gizli ortak olduklarının tespitine ve davalıların 3. kişilerdeki ve bankalardaki hak ve alacaklarının 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davalılar ... ve ...'nun, ... Firmasının gizli ortağı olduklarının kesin delillerle ispatlanamadığı, hazırlanan vergi tekniği raporunda davalıların gizli ortak olduklarına dair tespitin kanaatten ibaret olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. ......

                Ancak; Mahkemece istem gibi davacıların Reisülküttap Mustafa Efendi Bini Şeyhülislam Aşir Efendi Vakfı'nın galleye müstahik vakıf elvadı olduklarının tespiti yerine sözü edilen vakfın "galle fazlasından istifade etmelerine" şeklinde karar verilmesi doğru değil ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden gerekçeli kararın 1. numaralı bendinin son satırında yer alan "galle fazlasından istifade etmelerine" sözcüklerinin metinden çıkartılarak "Mülhak Reisülküttap Mustafa Efendi Bini Şeyhülislam Aşır Efendi Vakfı" tümcesinden sonra gelmek üzere "nın galleye müstahik vakıf elvadı olduklarının tespitine" tümcesinin eklenmesi suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 12.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  VAKIFLAR KANUNU [ Madde 3 ] "İçtihat Metni" Dava dilekçesinde gaile fazlasına müstahak vakıf evladı olduklarının tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması bir kısım davacılar ve müdahiller vekilleri tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle, dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü: Davada, davacıların ve davaya katılanların 1063 tarihli Ali Efendi Oğulları Mehmet, Kalender ve Ahmet Vakfı'nın gailesine (gelir fazlasına) hak kazanan vakıf evladı olduklarının tespiti istenilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu