Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İZMİR FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/10 Esas KARAR NO : 2021/118 DAVA : Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Maddi Tazminat İstemli) DAVA TARİHİ : 21/01/2021 KARAR TARİHİ : 01/09/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin "..." adlı ürünü ile çıtır kaplamalı tavuk ürünlerini piyasaya sunduğunu, ... ile reklam filmi çekildiğini ve ürünün pazarlanması ve tanınırlılığının arttığını, satışlarında patlama olduğunu, ..., ... tescil numaraları ile markalarını TPMK nezdinde tescil altına alındığını, ambalaj deseni için tasarım başvurusunda bulunduğunu, davalı tarafın "..." adlı ürünü piyasaya sunduğunu, müvekkilinin marka haklarına tecavüz oluşturduğunu, tüketici nezdinde karışıklığa yol açtığını, müvekkilinin...

    Ancak; 1- Dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi itibariyle arsa m² Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından, resen belirlenen emlak vergisine esas olan m² birim fiyatının belirlenmesi ile bu bedelden daha düşük m² bedeline hükmedilmemesi gerektiğinin göz ardı edilmiş olması ( Yargıtay 5. Hukuk Dairesi'nin 2012/839 Esas ve 2012/7475 Karar sayılı kararı Yargıtay 5. Hukuk Dairesi'nin 2018/10526 Esas ve 2019/18749 Karar sayılı kararı), 2- Taşınmaz üzerinde bulunan 3A grubu yapının bilirkişi raporunda 30 yıllık olduğunun belirtildiği, davalı tarafın yapıların 1998 yılında inşa edildiğinin belirtildiği ve buna ilişkin yapı kayıt belgesi bulunduğunun belirtilmesine göre yapı kayıt belgesinin temini ile söz konusu yapıya ait olup olmadığının belirlenmesi,1998 yılında inşa edildiğinin anlaşılması halinde % 25 oranında yıpranma payı kesilmesi gerekirken %32 oranında yıpranma payı kesilmek suretiyle eksik bedel hesaplanması Doğru bulunmamıştır....

    İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/23 Esas KARAR NO : 2023/33 DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli) DAVA TARİHİ : 04/05/2016 KARAR TARİHİ : 07/02/2023 Davanın, işlemden kaldırıldığı (başvuruya bırakıldığı) 03/11/2022 tarihinden itibaren üç aylık yasal süre içinde yenilenmediği anlaşıldığından, dosya incelendi....

      İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/126 Esas KARAR NO : 2023/69 DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli) DAVA TARİHİ : 20/05/2022 KARAR TARİHİ : 15/03/2023 Davanın, işlemden kaldırıldığı (başvuruya bırakıldığı) 14/12/2022 tarihinden itibaren üç aylık yasal süre içinde yenilenmediği anlaşıldığından, dosya incelendi....

        İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 05/09/2023 NUMARASI : 2022/407 ESAS, 2023/326 KARAR DAVA KONUSU : Tespit (İşe İade İstemli) KARAR : İzmir 3. İş Mahkemesinin 05/09/2023 tarih 2022/407 Esas 2023/326 Karar sayılı kararına karşı davalı Migros Ticaret A.Ş....

        Şti. işçisi ... ’ın, çalışır durumdaki kayan bandı düzeltmek isterken sağ kolunu banda kaptırması şeklinde oluşan iş kazasına ilişkin olarak, davanın yargılaması sürecinde alınarak hükme esas alınan 10.09.2012 tarihli kusur raporunda; ...%60, ... Ltd Şti %30, Kazalı %10 oranında kusurlu bulunmuştur....

          Yine yerleşik yargısal kararlar ile; yıllık ücretli izinle ilgili 53. maddedeki kıdem süreleri dikkate alınarak 6 ay ile 5 yıl arasında kıdemi olan işçi için 4 aylık, 5 yıl ile 15 yıl arasında kıdemi olan işçi için 5 aylık, 15 yıldan fazla kıdemi olan işçi için ise 6 aylık ücreti tutarında işe başlatmama tazminatın belirlenmesi öngörülmekte, fesih sebebine göre bu miktarlarda azami sınır 8 aya kadar da çıkmaktadır. Bu doğrultuda somut olayda davacının aynı işveren bünyesinde geçen toplam çalışma süresinin yaklaşık 14 yıldan fazla olduğu gözetildiğinde fesih sebebi de dikkate alınarak işe başlatmama tazminatının 5 aylık ücret tutarı olarak belirlenmesi gerekirken 4 aylık ücret tutarında belirlenmesi dosya kapsamına uygun değildir. Davacı vekilinin bu konudaki istinaf sebebi haklıdır....

          Bu durumda müşteki için öngörülen şikayet süresinin İİK’nun 347.maddesine göre değil 765 sayılı TCY’nın 108. maddesine göre belirlenmesi gerekmektedir. Müştekinin atılı suçtan dolayı 29.3.2002 tarihli dilekçesi ile İİK'nun 331. maddesinden cezalandırılması istemi ile yalnızca sanık ... hakkında şikayette bulunması karşısında, suçun işlendiğini bu tarihte öğrendiğinin kabulü gerektiği, hal böyle olunca; diğer sanık ... hakkında 7.10.2003 tarihinde şikayette bulunduğu gözetildiğinde, 765 sayılı TCK'nun 108. maddesinde düzenlenen 6 aylık şikayet süresi geçirilmiştir. Bu durumda sanık ... yönünden açılan davanın düşürülmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde beraat kararı verilmesi yasaya aykırı olduğundan hükmün CMUK'nun 321.maddesi gereği BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün CMUY’nın 322.maddesi gereğince "davanın düşürülmesine" denilmek suretiyle istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.5.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; iş güvencesi tazminat miktarının 5 aylık ücret tutarı olarak belirlenmesinin hatalı olduğunu, fesih sebepleri dikkate alınarak miktarın üst sınırdan belirlenmesi gerektiğini, davacının iş sözleşmesinin işverene karşı açılan başka davalarda davacının tanıklık yapması nedeniyle haksız şekilde feshedildiğini, mahkemece sadece davacının kıdemi dikkate alınarak tazminat miktarının belirlendiğini, oysa feshin niteliğinin de dikkate alınarak belirleme yapılması gerektiğini ileri sürmüştür....

            Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin haksız fesih sebebiyle işe başlatmama tazminatı olarak 4 aylık bedel üzerinden karar verilmişse de Yargıtay kararlarında fesih sebebi ve işçinin kıdemi esas alınarak tazminat belirlenmesi gerektiğini bu nedenle en az 6 aylık maaşa denk gelen tazminatın hükmedilmesinin ise hakkaniyet kurallarına uyacak olup bu hususun karara bağlanması gerektiğini belirtmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının çalışmış olduğu sürece Anadolubank A.Ş. Aksu Şubesi nezdinde müdür ünvanı ile görevinin gerektirdiği performansı göstermediğini, davacının görevi için gerekli gayreti ve çabayı göstermemesi nedeni ile yasal hakları ödenmek suretiyle iş akdinin feshedilmiş olduğunu bu nedenle davanın reddinin gerektiğini belirtmiştir. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: Dairemizce dosya üzerinde ileri sürülen istinaf nedenleri ve HMK'nın 355....

            UYAP Entegrasyonu