hale getirildiğini, durumun şirkete bildirildiğinde inceleme yapılacağını ve daha sonra ise yenisi ile değiştirileceğinin bildirildiğini, ürünü kullanma imkanının bulunmadığını, 26/07/2017 tarihinde ihtarname gönderildiğini ve malın ayıpsız misli ile değişimi ya da bedel iadesinin talep edildiğini, sonuç alınmadığını belirterek; 6.806,01 TL ürün bedelinin ödendiği tarihten itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davacıya iadesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile, dava konusu 2011 model kapalı kasa kamyonetin, ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmiş hüküm davalılar vekillerince temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava dilekçesinde dava konusu aracın ayıplı olduğu iddiasıyla 2012 model yenisi ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde 2012 model satış bedelinin ödenmesi, ayrıca 600,00 TL araç kira bedeli ile 10.000,00 TL manevi zararın tazmini taleplerinde bulunulmuş, Mahkemece bu taleplerden sadece aracın yenisi ile değiştirilmesi konusunda hüküm oluşturulmuş, diğer talepler yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir....
Davaya konu aracın, satın alındıktan kısa süre sonra, garanti süresi içerisinde, yağ kaçağı nedeniyle seyir halindeyken durduğu, bir daha çalışmaması nedeniyle çekici ile servise alındığı, eksantirik mili zincir gerdiricisindeki bu arızasının kullanım hatasından kaynaklanmadığı, üretimden doğan gizli ayıp mahiyeti taşıdığı bilirkişi raporu ile sabittir. Mahkemece arızanın basit bir onarımla giderildiği, davacının ücretsiz onarım hakkını kullandığı ve halihazırda arızanın giderilmiş olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesine göre ayıplı mal satın aldığı anlaşılan tüketici bedel iadesi, ücretsiz onarım, bedel indirimi veya ayıpsız misli ile değişim yönündeki seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir....
Dava, gizli ayıp nedeni ile sözleşmeden dönme, sözleşme konusu malın ayıpsız benzeri ile değiştirilmesi ve servis ücret bedelinin iadesine yöneliktir....
Dava, satıma konu malın ayıplı olması nedenine dayalı misli ile değişim, olmadığı takdirde bedelin iadesi talebine yöneliktir....
isteyebilir.'' şeklindeki hakimin davayı aydınlatma ödevi gereğince TBK m.227 ve HMK m.31 maddeleri gözetilerek davacıya hangi seçimlik hakkını kullandığına ilişkin açıklama yapması, karar vermeye ve denetime elverişli şekilde açıkca hüküm vermeye elverişli olarak belirlemesine yönelik HMK m.119/1-ğ bendi uyarınca süre verilmiş; Mahkememizin 16/03/2022 tarihli ara kararı ile verilen sürede davacı vekilince 17/03/2022 tarihli dilekçe ile netice-i talebinin ayıpsız misli ile değiştirilmesi şekli ile güncellendiği görülmüştür....
alıcının aracı kullanmaya zorlamanın hakkaniyetli olup olmayacağı göz önüne alınarak, bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi takdirde hataya düştüğünü gösterdiği, her ne kadar tarafımızca, aracın misli ile değişimi, aksi takdirde bedeli talep edilmiş ise de, Sayın Mahkemece “dava tarihi itibariyle satıma konu aracın imalattan kaynaklanan davacının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan ve misli ile değiştirilmesini gerektirecek nitelikte bir ayıbın bulunmadığı “ gerekçesiyle davanın reddi yoluna gitmek yerine, araçta tespit edilen kusurun katlanılamayacak seviyede olmaması sebebi ile sözleşmenin feshi ve bedel iadesinin hakkaniyete aykırı olacağı için çoğun içinde az da vardır kuralı gereği bedel iadesinin talep edilmesi halinde, ayıp oranında bedel indirimine hükmetme yoluna da gidebilecekken, bu olasılığa dair herhangi bir inceleme yoluna gitmemesinin de hukuka aykırı olduğu bildirilmiştir....
GEREKÇE : Dava, ayıplı ticari satış olduğu iddiasından kaynaklı ilgili malın ayıpsız misli ile değişimi mümkün olmadığı takdirde bedel iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında davaya konu buzdolabına yönelik akdi ilişki kurulduğu ve teşhir ürünü olduğu taraflar arasında çekişmesizdir. Buzdolabının teşhir ürünü ve arızanın kozmatik olması nedeniyle garanti kapsamına girmeyeceği, arızanın düzelmesi için buzdolabı kapaklarının değişmesi gerektiği tespit edilmiştir....
Maddesi gereği tüketici kullanımından kaynaklanmayan üretim kaynaklı olduğu, gizli ayıp niteliği taşıdığı, 6502 sayılı yasanın 11/c maddesine göre aşırı bir masraf gerektirmediği, bütün masrafların satıcıya ait olmak üzere ücretsiz onarım ile giderilebileceği ve bu şekilde yapılan onarım sonucunda araçtaki değer kaybının oluşmayacağı, her ne kadar davacı terditli olarak dava açmış ve aracın öncelikle ayıpsız misli ile değişim olmadığı takdirde satış bedelinin iadesini talep etmiş ise de; ayıbın niteliği, basit bir onarım ve masrafsız olarak giderilmesinin mümkün olduğu, bu durumun araçta değer kaybı oluşturmayacağı, olayda misli değişim ve bedel iadesi şartlarının oluşmadığı, aracın üretici ve satıcının teklif ettiği metot ile garanti kapsamında ücretsiz olarak onarımına karar verilmesi gerektiği..." gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür. 6502 sayılı yasanın 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir....
. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirket tarafından davalıdan satın alınan ve uygulaması yapılan seramiklerin zeminde duruşunun eğimli olduğunu, ayıplı olan malın iadesi ve ayıpsız olanları ile değiştirilmesi için davalıya keşide edilen ihtarnamenin semeresiz kaldığını, malın ayıplı olduğunu ileri sürerek, seramiklerin ayıpsız misli ile değiştirilmesine, masrafları davalıya ait olarak mevcut seramiklerin sökülerek yenilerinin davalı tarafından uygulama yapılarak döşenmesine, olmadığı takdirde seramiklerin satış bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava konusu ürünlerin ayıplı olmadığını, ortaya çıkan sorunun montaj ve kullanım hatasından kaynaklandığını, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir....