nın davadan önce öldükleri ve mirasçılarının davaya katılmadıkları anlaşıldığından yargılamanın iadesi isteminin kabulü ile HUMK'nın 451/1. maddesi uyarınca hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçeyle istemin reddi doğru görülmediğinden karar bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş davanın kabulüne karar verilerek dava konusu ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 1998/113 Esas, 1998/1299 Karar sayılı kesinleşmiş hükmü iptal edilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. HUMK'nın 445. maddesi hükmü gereğince kesin olarak verilen veya kesinleşmiş olan kararlar hakkında daha önce görülen davanın taraflarından birisi yargılamanın iadesini isteyebilir. Yargılamanın iadesi davasının daha önce görülen davanın tarafları arasından görülmesi gerekir. Asıl dava, bir tarafın yokluğunda hükme bağlanmış olsa bile, o tarafın yargılamanın iadesi davasının duruşmasına davet edilmesi gerekir. (Prof. Dr. ...Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü Şerhi, IV....
Davalı vekili özetle davacının temyiz hakkını kendi kusuruyla kaybetmesi nedeniyle böyle bir yola başvurduğunu , yargılamanın iadesi koşullarının gerçekleşmediğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; HMK’nın 445.maddesinde yargılamanın iadesi sebeplerinin tek tek ve ayrıntılı düzenlendiği, tebligat usulsuzlüğünün söz konusu maddede yargılamanın iadesi sebebi olarak sayılmadığı, yasada yazılı yargılamanın iadesi sebeplerine dayanmanın yargılamanın iadesi davası için dava şartı olduğu , davacının HMK 445. maddede sayılan iade sebeplerine dayanmadığını ,davanın mesnu olmadığı gerekçeleriyle davanın usulden reddine dair karar verilmiş ve hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkeme birinci aşamada yargılamanın iadesi davasının dinlenmeye değer olduğu sonucuna varırsa, ikinci aşamada esasa girerek ileri sürülen yargılamanın iadesi sebeplerinin doğru olup olmadığını araştırır. Mahkeme,yargılamanın iadesi talebi üzerine,tarafları belirlediği duruşmaya davet edip dinledikten sonra;iade talebinin mesmu olup olmadığını araştırır.Mahkeme,burada genel dava şartlarından başka yargılamanın iadesi davacısının davayı süresi (m.377) içinde açıp açmadığını,yargılamanın iadesi yoluyla kaldırılması istenilen hükmün kesin veya kesinleşmiş olup olmadığını ve kanunda yazılı (m.375) bir yargılamanın iadesi sebebine dayanıp dayanmadığını kendiliğinden inceler.Mahkeme,bu şartlardan birinin mevcut olmadığı kanısına varırsa,yargılamanın iadesi davasını mesmu olmadığından dolayı(esasa girmeden) reddeder....
ağırlığı ile orantısız şekilde mağdur olmayacağı, İlk Derece Mahkemesinin iadesi talep edilen ...'...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle öldürme Hüküm : Memnu hakların iadesi talebinin reddine Taksirle öldürme suçundan hükümlünün memnu haklarının iadesi talebinin reddine ilişkin karar, hükümlü tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan incelemeye toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, hükümlünün yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, memnu hakların iadesi talebinin reddine ilişkin kararın isteme uygun olarak ONANMASINA, 17.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi HÜKÜM/KARAR : Ret Dava, "yargılamanın iadesi" isteğine ilişkin olup; Kemer 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 29/04/2021 tarihli ve 2021/2 Esas, 2021/132 Karar sayılı karara karşı davacı (yargılamanın iadesi talep eden) vekili tarafından temyiz yoluna başvurulması üzerine dava dosyası Dairemize gönderilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 374. ve devamı maddelerinde düzenlenen yargılamanın iadesi davası, yargılamasının iadesi istenen önceki davadan ayrı, bağımsız bir davadır. Aynı Kanun'un geçici 3. maddesinin 2. fıkrası, “Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanun'un 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 444’ üncü (28.07.2020 T. 7251 Sy. Kanun 47. madde) madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmünü içermektedir....
Dava, paydaşlığın giderilmesi davası sonucu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın paydaşlığının satılarak giderilmesine ilişkin kesinleşen hükümle ilgili yargılamanın iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. HUMK.'nun 445 ve onu izleyen maddelerinde düzenlenen yargılamanın iadesi istemine ilişkin bir davadır. Bu nedenle yargılamanın iadesi istenen kesinleşmiş hükmün taraflarının bu davada da taraf olarak yer alması zorunludur. Olayımızda yargılamanın iadesi istenen davada verilen, ... 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 14/05/1998 tarih ve 1996/482 Esas 1998/628 Karar sayılı kararında adı geçen davalılar; ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... , ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... yargılamanın iadesi dosyasında taraf olarak gösterilmeden ve taraf teşkili sağlanmadan karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki yargılamanın iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun (7036 sayılı Kanun) 8 inci maddesinde temyiz edilmeyen kararlar başlığı altında 4857 sayılı ... Kanunu'nun 20 nci maddesi uyarınca açılan fesih bildirimine itiraz davalarında verilen kararların kesin olduğu belirtilmiştir. Mahkemenin yargılamanın iadesi davası sonucunda verdiği karar temyiz edilebilir. Ancak aleyhine yargılamanın iadesi yoluna başvurulan karar kanundan dolayı kesin ise yargılamanın iadesi üzerine verilen karar da asıl karar gibi kesindir; yani temyiz edilemez....
Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 26.03.2019 gün ve 423-372 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili (aleyhine yargılamanın iadesi talep edilen) tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü. -KARAR- Dava, "yargılamanın iadesi" isteğine ilişkin olup; yerel mahkemenin 26.03.2019 tarihli kararına karşı davalı (aleyhine yargılamanın iadesi talep edilen) vekili tarafından temyiz yasa yoluna başvurulması üzerine dava dosyası Dairemize gönderilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 374. ve devamı maddelerinde düzenlenen yargılamanın iadesi davası, yargılamasının iadesi istenen önceki davadan ayrı, bağımsız bir davadır....
Dava, yargılamanın iadesi istemine ilişkin olup, Mahkemece yargılamanın iadesi talebinin reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 374. ve devamı maddelerinde düzenlenen yargılamanın iadesi talebi, hukuki niteliği itibariyle ayrı ve bağımsız bir davadır. Yargıtayın 23.05.1956 tarihli ve 8/9 sayılı içtihatları birleştirme kararında da yargılamanın iadesi talebinin müstakil bir dava olduğu, bu sebeple harca tabi olduğu ve mutlaka usulüne uygun duruşma daveti yapılmak suretiyle karara bağlanması gerektiği, evrak üzerinden değerlendirme yapılamayacağı hususu vurgulanmıştır. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine dair verilen nihai nitelikteki kararın, bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçtikten sonra verildiği açıktır....