Özellikle seri davalarda indirim sebebiyle kısmen reddine karar verilen az bir miktar için dahi her bir dosyada zaman zaman işçinin alacak miktarını da aşan maktu avukatlık ücretleri ödetilmesi durumu ortaya çıkmaktadır. Yine daha önceki kararlarımızda, yukarıda değinildiği üzere fazla çalışma alacağından yapılan indirim sebebiyle ret vekâlet ücretine hükmedilmekle birlikte, Borçlar Kanununun 161/son, 325/son, 43 ve 44 üncü maddelerine göre, yine 5953 sayılı Yasada öngörülen yüzde beş fazla ödemelerden yapılan indirim sebebiyle reddine karar verilen miktar için avukatlık ücretine hükmedilmemekteydi....
Ancak; 1)Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 01.03.2016 tarih, 2015-2-832 Esas ve 2016/102 Karar sayılı ilamı ile "Mağdur ve katılanın zararı soruşturma aşamasında giderildiğinden ceza adaletinin sağlanması, hak ve nesafet kuralları ve TCK'nun 168. maddesinde belirtilen indirim oranları gözetilerek mahkemece sanıkların cezasının 1/2 oranından daha fazla olmak koşuluyla indirilmesi gerekirken, 1/2 oranında indirim yapılması isabetsizdir" olarak kabul edilmesi; ayrıca 5237 sayılı TCK'nun 168. maddesinin 1. fıkrasında etkin pişmanlık nedeniyle 2/3 oranına kadar indirim yapılacağının ifade edilmesi, aynı maddenin 2. fıkrasında ise indirim oranının 1/2 olarak öngörüldüğünün anlaşılması karşısında; sanık hakkında hırsızlık suçundan belirlenen temel ceza üzerinden TCK'nun 168/1. maddesi uyarınca indirim yapılırken 1/2 oranından daha fazla oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, 2-a)Sanığın katılan kuruma ait yediemin deposunun tel örgülerini kesmek sureti ile oluşan zararı kovuşturma aşamasında...
E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin tüm davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacının dava dilekçesi ile ilave olarak ıslahla talep ettiği fazla mesai alacağı bilirkişi raporu ile %30 indirim olarak hesaplanan miktar olup, bu miktarın aynı zamanda zamanaşımına uğramadığı ek raporla tespit edilmiştir. Davacı vekili taktiri indirim yapılarak belirlenen miktara göre ıslah yaparak talepte bulunmuş, Mahkemece % 30 taktiri indirim yapılarak belirlenen miktardan tekrar %30 oranında indirim yapılarak hüküm kurulmuştur. Her ne kadar bilirkişinin taktiri indirim yapması görevi dışında ise de yapılan % 30 oranındaki taktiri indirim dosya kapsamına uygun, makul bir orandır. Mahkemece bilirkişi tarafından yapılan % 30' un üzerinden tekrar % 30 taktiri indirim yapılması sonucunda yapılan taktiri indirim fahiş bir orana ulaşmıştır....
Özellikle seri davalarda indirim sebebiyle kısmen reddine karar verilen az bir miktar için dahi her bir dosyada zaman zaman işçinin alacak miktarını da aşan maktu avukatlık ücretleri ödetilmesi durumu ortaya çıkmaktadır. Yine daha önceki kararlarımızda, yukarıda değinildiği üzere fazla çalışma alacağından yapılan indirim sebebiyle ret vekâlet ücretine hükmedilmekle birlikte, Borçlar Kanununun 161/son, 325/son, 43 ve 44 üncü maddelerine göre, yine 5953 sayılı Yasada öngörülen yüzde beş fazla ödemelerden yapılan indirim sebebiyle reddine karar verilen miktar için avukatlık ücretine hükmedilmemekteydi....
tazminattan hatır taşıması nedeni ile BK 43. maddesi gereği 1/4 oranında indirim yapılarak 3.000 YTL, bu miktardan da BK 44. maddesi gereği müterafik kusur nedeni ile 1/8 oranında indirim yapılarak 2.625 YTL; ... için 3.500 YTL manevi tazminattan hatır taşıması nedeni ile BK 43. maddesi gereği 1/4 oranında indirim yapılarak 2.625 YTL, bu miktardan da BK 44. maddesi gereği müterafik kusur nedeni ile 1/8 oranında indirim yapılarak 2.297 YTL; ... için 3.000 YTL manevi tazminattan hatır taşıması nedeni ile BK 43. maddesi gereği 1/4 oranında indirim yapılarak 2.250 YTL, bu miktardan da BK 44. maddesi gereği müterafik kusur nedeni ile 1/8 oranında indirim yapılarak 1.968,75 YTL; 9.3.2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ... den tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Hırsızlık suçundan hüküm kurulurken, cezadan indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebeplerden olan etkin pişmanlık hükümlerine ilişkin 5237 sayılı TCK'nın 168. maddesinin, yaş küçüklüğü nedeniyle cezadan indirim yapılmasına ilişkin aynı Kanun'un 31/2. maddesinden önce uygulanması suretiyle 5237 sayılı TCK’nın 61/5. maddesine aykırı davranılması, sonuç ceza miktarını değiştirmediğinden, TCK'nın 168/1. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması sırasında indirim oranının 2/3'den fazla olamayacağı gözetilmeden 3/4 oranında indirim yapılması sureti ile eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....
Ancak; 1- Suça sürüklenen çocuk hakkında etkin pişmanlık hükümleri nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 168/1. maddesi uyarınca indirim yapılırken, etkin pişmanlığın soruşturma aşamasında gerçekleştiği kabul edildiğinde indirim oranının 1/2 oranından daha fazla olması gerektiğinin gözetilmemesi, 2- Cezadan indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebeplere ilişkin 5237 sayılı TCK'nın 168. maddesinin, yaş küçüklüğü nedeniyle cezadan indirim yapılmasına ilişkin aynı Kanun'un 31/3. maddesinden sonra uygulanması gerektiğinin gözetilmeyerek 5237 sayılı TCK'nın 61. maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 19/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, dava konusu bağımsız bölümün ayıplı olduğu iddiasına dayalı bedelde indirim istemine ilişkindir....
nın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak; hüküm fıkrasının 3. paragrafında yer alan; "...sanığa verilen cezada TCK'nın 35/2. maddesi gereğince 3/4 oranında indirim yapılarak sanığın 4 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına" ilişkin bölüm çıkartılarak yerine; " sanığa verilen cezada TCK'nın 35/2. maddesi gereğince 3/4 oranında indirim yapılarak sanığın 3 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına" cümlesinin eklenmesi ve hüküm fıkrasının 4. paragrafında yer alan; "....TCK'nın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılarak sanığın 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına" ilişkin bölüm çıkartılarak yerine; "....TCK'nın 62. mad. gereğince 1/6 oranında indirim yapılarak sanığın 2 ay 27 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına...
6 ay hapis cezasından aynı Kanun'un 145. maddesi uyarınca 1/4 oranında indirim yapılarak 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına, 31/3. maddesi uyarınca 1/3 oranında indirim yapılarak 1 yıl 3 ay hapis cezasına, 62/1. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak 1 yıl 15 gün hapis cezasına hükmolunmasına karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....