Dava konusu trafik kazası sonrasında davacıya ait araçta meydana gelen hasar zararı ile araç değer kaybı da gerçek zarar kalemleri arasında bulunmaktadır. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin 28/10/2013 tarih ve*** Karar). Kaldı ki 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları'nın A.5/a maddesine göre araç değer kaybı, maddi zararlar teminatı içerisinde yer almaktadır. Somut uyuşmazlıkta davacının araç hasar zararından tüm davalılar sorumludur. Yine az yukarıda değinildiği üzere ikame araç zararı, dolaylı bir zarar olup, yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre araç mahrumiyet (ikame araç, araç kiralama) zararı için sigorta şirketinin sorumluluğuna gidilemez ve karşı tarafın trafik sigortacısı olan sigorta şirketinden talep edilemez. Eldeki davada ikame araç zararından haksız fiil hükümlerine göre sadece araç sahibi ve sürücüsü olan davalının sorumlu olduğu değerlendirilmiştir....
-YTL borcu için davacıya araç teslim ettiği ve bu aracın satışı için vekaletname de verdiği, bu itibarla BK.nun 184.vd.maddeleri uyarınca menkul satımından kaynaklanan borç ve yükümlülüklerini noksansız yerine getirdiği, vekaletnamede öngörülen 30.06.2006 tarihinden sonra araç üzerine konacak haciz-tedbir veya rehinlerden dolayı davalının herhangi bir sorumluluğunun bulunmayacağı, kusurun davacıdan kaynaklandığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki araç satışı nedeniyle davacının davalıya teslim ettiği sıfır araç bedelinin kısmen nakit olarak ödendiği, kalan 10.000.-YTL’lik bölüm için ise davalı tarafından davacıya ikinci el bir araç verildiği, verilen ikinci el aracın henüz resmi satışı gerçekleşmeden üçüncü kişi tarafından haczettirildiği konularında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bakiye bedel olan 10.000....
Davalı, aracın iddia edildiği gibi davacı tarafından alınmadığını, bizzat bedelini ödeyerek kendisi satın aldığını, esasen davacının yurt dışından parası geldiğinde araç bedelini ödeyeceğini söyleyerek satış bedelini ödemesini sağladığını, aradaki dostluğa ve iyi niyete güvenerek satış bedelini ödediğini ve aracı bedelsiz olarak davacıya teslim ettiğini, ancak davacının araç bedelini ödemediğini, sözleşme uyarınca aracın zilyetliğini devrettiğini, ancak araç bedelinin ödenmediğini, araç bedeli ödenmediği için de aracın devrini vermediğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın ve birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, yabancı uyruklu olmasından dolayı satın aldığı aracı davalı adına tescil edildiğini ve bu hususta taraflar arasında sözleşme aktedildiğini, istemine rağmen araç devrininde yapılmadığını belirterek eldeki davayı açmıştır....
Mahkemece, araç hasarını ancak araç malikinin dava konusu yapabileceği, sürücü olan davacının araç hasarı isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Oysa araç sürücüsü, zilyet durumunda olup, sürdüğü aracı hasarsız olarak araç malikine teslim etme yükümlülüğü nedeniyle araç hasarına ilişkin olarak zarar verene karşı dava açma hakkına sahiptir. Mahkemece işin esası incelenerek varılacak uygun sonuç çevresinde bir karar verilmesi gerekirken, açıklanan yön gözetilmeksizin davanın reddedilmesi bozma nedenidir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Dairemizin 07/04/2016 tarih, 2016/2150 Esas, 2016/4426 Karar nolu ilamı ile “...araç üzerinde rehin hakkı bulunan T.C. ... AŞ 2.... Şubesinden rehne konu borcunun tamamının ödenip ödenmediği, rehnin konusunun kalıp kalmadığı, rehin devam ediyorsa kalan borç miktarı hususlarının araştırılmasına...” karar verilmiş, ilgili banka tarafından ise “...araç üzerinde rehnin devam ettiği, taşıt rehin sözleşmesi açıldığı, her türlü kredilerden dolayı doğmuş ve doğacak tüm borçları kapsadığı, 15.08.2016 tarihi itibari ile toplam borcun 20.931,00 TL olduğu...” bildirilmiştir. Buna göre; araç üzerinde rehin hakkı bulunan T.C. ... A.Ş. 2.... Şubesinden a-)Davaya konu araç nedeni ile davacının, rehin hakkı bulunan T.C. ... A.Ş.'...
Somut olayda kaza yapan araç maliki davalı ... şirketi aracın 36 ay süreyle kiralandığını bu nedenle işleten sıfatının bulunmadığını savunmuş ve buna ilişkin olarak adi yazılı araç kiralama sözleşmesi, sipariş formu, fatura ve cari hesap ekstresini dosyaya delil olarak ibraz etmiştir. Mahkemece, davalı araç maliki şirket tarafından dosyaya sunulan araç kiralama sözleşmesi ile kazaya karışan aracın uzun süreli kiralandığının kanıtlandığı gerekçesiyle, davalı şirketin işleten sıfatının olmadığına karar verilmiştir. Eksik inceleme ile karar verilemez. Yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgular gözönünde bulundurularak, davalı araç maliki şirket ile dava dışı ihbar olunan ... Sanayi Ürünleri Tic. Ltd....
04/2023 tarihinde davacı adına kayıtlı ... plakalı araç üzerine Bornova ......
Takip dosyası, davacı vekilince sunulan 12 ay süreli 11.01.2018 tarihli yazılı sözleşme, araç teslim belgesi, faturalar, davacı tarafından araç için ödenen ceza makbuzları, açık hesap ekstresi, e-posta yazışmalarıdavalı tarafından sunulan e-posta yazışmaları ile araç teslim ve hasar tespit formları incelenmiş, davacı vekiline verilen süre içinde sunulan dilekçede ... plakalı aracın dava konusu sözleşmeyle davalıya sürücüsüz şekilde kiralandığı, alacağın bu aracın kiralanmasından kaynaklandığı açıklanmıştır....
ödemesi gereken meblağ olmadığı, davalılardan ------ plakalı araç yönünden işleten sıfatının bulunmadığı, Davacı taraf araç mahrumiyet zararını davalılardan sadece ---- tahsilini talep etmiş olmakla, --- araç mahrumiyet zararı yönünden davalı ------ davacıya karşı sorumlu olacağı," şeklinde rapor sunulmuştur....
Buna göre; araç sahibine, aracın sürücüsü tarafından yapılan izinsiz yolcu taşımacılığı faaliyeti nedeniyle trafikten men cezası verilmesi Kabahatler Kanunu'na göre de mümkün olmamakla birlikte, sürücü ile araç sahibinin aralarındaki temsil ilişkisinin ve illiyet bağının dosya kapsamında tespit edilmesi halinde Kabahatler Kanunu uyarınca araç sahibine de idari para cezası verilebileceği tabiidir....