araç için ödenmiş olan kasko bedeli ile davacı tüketicinin uğramış olduğu 826,00....
Bu durumda; ayıplı olarak satılan araç nedeniyle davacı alıcının akidi olan satıcı, davacının zararını karşılamak zorundadır. Aynı kanunun 227. maddesinde alıcının ayıp halinde seçimlik hakları düzenlenmiştir. Somut olayda; dinlenen tanık beyanlarından araçta yapılan gözden geçirme sonucu ayıbın saptanmasının ardından uygun sürede davalıya bildirildiği, kanun maddesi gereği satıcının bilmese bile ayıptan sorumlu olduğu, mahkemece esas alınan bilirkişi raporunda yapılan bedelden indirim yapılmasına dair nispi metod yöntemine göre olan hesaplamanın neticesi bedel yönünden davanın kabulüne, davalı T4 Ltd. Şti.'...
tespit edilmiş olduğunu, 17.08.2021 tarihli Uzman Bilirkişi Mütaalası Değer Kaybı Tespit Raporu'nda sigorta eksperi .... tarafından tanzim edilen raporda ... plakalı aracın 10.000,00-TL değer kaybı zararına uğramış olduğunun tespit edilmiş olup bu doğrultuda aracın ayıplı olması nedeniyle aracın ayıp oranında bedelden indirim tutarı olan 10.000,00-TL'nin tahsili talepli Bakırköy .......
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; "...Davacı vekili 02/10/2021 havale tarihli dilekçesi ile davasını tamamen ıslah ederek ayıp oranında bedelden indirim ve araç için yapılan masrafları talep etmiş, hükme esas bilirkişi raporunda nispi metot yöntemi doğru şekilde uygulanarak satış tarihi ayıplı ve ayıpsız rayiç değerler tespiti ile aradaki oranının satış bedeline uyarlanması suretiyle 4.500- TL ayıp oranında bedelden indirim yapılması gerektiği belirlenmiştir. Davacının zarar kapsamında talep ettiği 5.262- TL KDV dahil tamir masrafının ayıp nedeniyle oluştuğu ve piyasa rayiçlerine uygun olduğu tespit edilmiş, bunun yanı sıra davacının belgelendirildiği 250- TL ekspertiz masrafı, 531- TL çekici masrafının da davalılardan oluşan zarar kapsamında talep edilebileceği mahkememizce değerlendirilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/01/2020 NUMARASI : 2018/310 ESAS-2020/41 KARAR DAVA KONUSU : ARACIN AYIPLI OLMASINDAN KAYNAKLANAN BEDELDEN İNDİRİM KARAR : Antalya 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/310 Esas, 2020/41 Karar sayılı 30/01/2020 tarihli kararı aleyhine davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı T3 ile Afyonkarahisar 2....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/09/2021 NUMARASI : 2020/274 ESAS-2021/495 KARAR DAVA KONUSU : MALIN AYIPLI OLMASINDAN KAYNAKLANA KARAR : Isparta 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/274 Esas, 2021/495 karar sayılı 15/09/2021 tarihli kararı aleyhine davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalıdan 34 XX 609 plakalı aracı 04/05/2020 tarihli noter satış belgesiyle 67.500,00 TL bedelle satın aldığını, aracın kilometresiyle oynanarak düşük gösterildiğini beyanla; ayıplı mal nedeniyle oluşan zararın dava tarihinden itibaren yasal faiz ve yargılama giderleriyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve özellikle, davalı tarafça davacının araç sürücüsü olduğunun usulünce ispatlanamaması, davacının emniyet kemerini takmaması ve araç sürücüsünün alkollü olduğunu bilmesine rağmen kendi isteği ile araca binmesi nedeniyle birden fazla müterafik kusurunun bulunmasına ve ancak tek indirim yapılması gerekmesine, kazaya karışan aracın davacının babasına ait olması nedeniyle hatır taşıması şartlarının somut olayda bulunmamasına göre davalı vekilinin istinaf talebinin HMK m. 353/1-b/1 gereğince esastan reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
Davacı yüklenici 28.05.2009 tarihli sözleşmeye dayalı akdi ilişki nedeniyle toplamda sözleşme içi ve dışı 19.947,18 TL'lik iş yaptığını buna karşılık kendisine sadece sözleşme bedeli olan 16.750,00 TL ödendiğini ileri sürerek sözleşme dışı yapılan işler bedeli 3.187,00 TL'nin tahsilini istemiş, davalı cevabında kendisi tarafından yüklenici aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 2009/430 Esas sayılı davanın açıldığını, davada bedelden indirim yoluna gidilerek 4.600,00 TL'nin tahsiline karar verildiğini, irtibat nedeniyle davaların birleştirilmesi ve takas iddiasının değerlendirilmesi gerektiğini savunmuştur. 2009/430 Esas sayılı dosyada verilen karar Yargıtayca onanmış ve karar düzeltme talebi de reddedilerek kesinleşmiş olduğundan davaların birleştirilmesi mümkün olmamış, eldeki davada mahkemece davalının takas-mahsup talebindeki alacak miktarı davacı tarafın talebindeki alacak miktarından fazla olduğundan takas-mahsup talebi nedeni ile dava reddedilmiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 21/10/2020 NUMARASI : 2019/246 ESAS-2020/396 KARAR DAVA KONUSU : AYIPLI MAL VE AYIPLI HİZMET KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; davalılardan T3 tarafından davacıya gizli ayıplı araç satışı yapıldığını, aracın satın alınmadan evvel diğer davalı Bilgiye Afşin'e ekspertiz incelemesi yaptırıldığını, ancak satıştan sonra ayıpların öğrenildiğini, ayıbın giderilmesi ve ikame araç bedeline karşılık 20.230,00 TL gerektiğini ileri sürerek, davalılardan bu bedelin müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir....
Noterliğinin 25/07/2019 tarihli araç satış sözleşmesine göre araç satış bedelinin 50.000,00 TL olduğu anlaşılmaktadır. Davalı araç satış bedelinin 46.500,00 TL olduğunu iddia etmiş ise bu iddiasını HMK'nın 204/2. maddesi uyarınca yazılı delille ispat edememiştir. Resmi belgede yazılı bedelin aksi ispat edilemediğine göre ilk derece mahkemesinin satış bedelinin 50.000,00 TL olduğunu kabul ederek, bu bedel üzerinden nispi metod yöntemine göre hesaplanan 10.000,00 TL indirim bedeline hükmetmesi doğrudur. Ayrıca satış bedeli üzerinden harcı yatıran ve bu bedelin iadesini isteyen davacının daha sonra ıslahla seçimlik hakkını değiştirmesi sonucu satış bedelinin altında belirlenen indirim miktarı yönünden yeniden talepte bulunmasına gerek bulunmamaktadır....