Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddenin açık düzenlemesinden de anlaşılacağı üzere yargılamanın iadesi talebinin, ön incelemesi aşamasında anılan üç koşulun mevcut olup olmadığı mahkemece re’sen öncelikle incelenecek, bu koşulların bulunmadığının anlaşılması halinde esasa girilmeden talebin usulden reddine karar verilecektir. Bu husus madde gerekçesinde, yargılamanın iadesi talebi üzerine hâkimin birinci safhada yapacağı işlerin düzenlendiği, yargılamanın iadesi talebi üzerine mahkemenin, tarafları davet edip dinlemesi, yargılamanın iadesi şartlarının oluşup oluşmadığını kendiliğinden incelemesi ve yargılamanın iadesi koşullarında bir eksiklik mevcut ise davayı, esasa girmeden reddetmesi öngörülmüştür şeklinde açıklanmıştır. Somut olayda, davacı erkek vekili HMK.nun 375/1- (ı) bendine dayalı olarak yargılamanın iadesi talebinde bulunmuştur....

Maddesine göre; Yargılamanın iadesi, kesin olarak verilen veya kesinleşmiş olan hükümlere karşı istenebilir. HMK'nın "Yargılamanın iadesi sebepleri" başlıklı 375....

    Dolayısıyla yargılamanın iadesi dilekçesi ve ekleri incelendiğinde, lehine karar verilen davalı tarafın, sonuca etki eden hileli bir davranışta bulunduğunu gösteren herhangi somut bir delile rastlanmamıştır HMK'nın 375/1-f maddesi uyarınca yargılamanın iadesi için bilirkişinin hükme esas alınan husus hakkında kasten gerçeğe aykırı beyanda bulunmuş olmasının sabit olması gerekmektedir. Maddenin 2. fıkrasında "Birinci fıkranın (e), (f) ve (g) bentlerindeki hâllerde yargılamanın iadesinin istenebilmesi, bu sebeplerin kesinleşmiş bir ceza mahkûmiyet kararı ile belirlenmiş olması şartına bağlıdır. Delil yokluğundan başka bir sebeple ceza kovuşturmasına başlanamamış veya mahkûmiyet kararı verilememiş ise ceza mahkemesi kararı aranmaz. Bu takdirde dayanılan yargılamanın iadesi sebebinin, yargılamanın iadesi davasında öncelikle ispat edilmesi gerekir." hükmüne yer verilmiştir....

      Yargılamanın iadesi talebinde bulunan ..., tenkis davası ile ilgili olarak davalı durumunda bulunduğu ......

        Hal böyle olunca, mahkemece, işin esasına girilmeksizin yargılamanın iadesi talebinin reddi gerekirken davalının ancak, ayrı dava konusu edilebilecek farklı eylemleri yargılamanın iadesi sebebi kabul edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA 08/10/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

          Mahkemenin yargılamanın iadesi talebi sonucunda verdiği karar temyiz edilebilir. Ancak aleyhine yargılamanın iadesi yoluna başvurulan karar kanundan dolayı kesin ise yargılamanın iadesi üzerine verilen karar da asıl karar gibi kesindir; yani temyiz edilemez (Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. Baskı, Cilt: V, ..., 2001, s. 5263). Dosya içeriğine göre işe iade talepli somut davada; İlk Derece Mahkemesinin karar tarihi 25.10.2017 tarihinden sonra olduğundan, 7036 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve geçici 1 inci maddesinin dördüncü fıkrası gereğince Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar kesindir, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulamaz....

            Mahkeme hükmü henüz kesinleşmemiş ise yargılamanın iadesi yoluna gidilemez. Somut olayda yargılamanın iadesi istenen Manisa 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/288 esas 2003/78 karar sayılı kararı davalı ...'a 13.5.2003 tarihinde Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğ edilerek 29.5.2003 tarihinde kesinleştirilmiştir. Halbuki, davalı ... dava dilekçesinin tebliğ edildiği tarihte tebligat adresinde olmadığı gibi tebliği alan kişi ile de arasında işçi işveren ilişkisi olmadığından yapılan tebligatlar Tebligat Yasası hükümleri gereğince geçersiz olduğundan ... yönünden karar kesinleşmemiştir. Bu durumda ortada yargılamanın iadesine konu olacak kesinleşmiş bir kararın varlığından söz etme olanağı bulunmadığından yargılamanın iadesi talebinin bu nedenle reddine karar vermek gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiştir....

              İstinaf mahkemesi de, davacının ileri sürdüğü yargılamanın iadesi sebeplerinin HMK'nın 375/1. maddesinde tahdidi olarak sayılan yargılamanın iadesi sebeplerinden hiçbirisine uymadığı, dava konusu somut olayda yargılamanın iadesi sebepleri ve koşulları gerçekleşmediğinden ve yargılamanın iadesi sebebi bulunmadığından davacının davasının reddine karar verilmesi gerektiği, ilk derece mahkemesince tüm delillerin toplandığı, değerlendirilip tartışıldığı, kabul ve reddediliş sebeplerinin gerekçeleriyle ayrıntılı olarak açıklandığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususa da rastlanmadığı anlaşıldığından davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                Madde hükmü uyarınca konutun geri verilerek bedel iadesi talep edildiği ve satış bedelinin iade edildiği davacının bu bedeli ihtirazi kayıtla aldığı anlaşılmıştır. Yapılan sözleşme ve ödeme miktarı konusunda taraflar arasında ihtilaf yoktur. Sorun sözleşme 5. Madde hükmü uyarınca bedel iadesi talep edildiğinde bunun denkleştirici adalet ilkelerine göre uyarlanmasının talep edilip edilemeyeceği konusundadır. Taraflar arasında yapılan sözleşme, tam iki tarafa borç yükleyen ve karşılıklı edimleri içeren sözleşme niteliğindedir. Sözleşme nin 3. maddesi uyarınca teslim süresi açıkça 24 ay olarak kararlaştırılmıştır. Aynı sözleşmenin 5. Madde hükmü uyarınca mülkiyetin davacıya devredileceği tarihe kadar alıcı isterse bedel iadesi talep edebileceği, paranın faizsiz iade edileceği kararlaştırılmıştır. Davacı taraf sözleşmede yaşanan gecikme nedeniyle bu hakkını kullanarak bedel iadesi talep etmiş ve satış bedelini ihtirazi kayıtla geri almıştır....

                  Mahkemece, "Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 374. maddesi uyarınca yargılamanın iadesi koşulları oluştuğundan söz edilerek yargılamanın iadesi talebinin kabul edilerek yapılan yargılama sonunda; davanın kabulü ile yargılamanın iadesi talep edilen Ankara 7.Tüketici Mahkemesi‘ne ait 2013/3174 esas, 2015/1363 karar sayılı kararınıın iptaline; 2.384,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm, davalı banka tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yargılamanın iadesi istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu