Taraflar arasındaki yargılamanın iadesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Balta, Asliye Hukuk Mahkemesinin 197/63-1998/53 sayılı dava dosyası ile 4 parça taşınmazın ... ... mirasçıları adına hisseleri oranında tesciline karar verildiğini, ancak bu kararda 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 1988/859-907 sayılı veraset ilamının esas alınması gerekirken yanlışlıkla ... ’a ait 1991/27-91 sayılı veraset ilamının esas alındığını, yargılamanın iadesi ile önceki kararın kaldırılarak doğru olan 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 1988/859-907 sayılı veraset ilamı esas alınarak hüküm kurulmasını talep etmiştir. Mahkemece H.Y.U.Y‘nın 445 ve devamı maddelerinde sayılı yargılamanın iadesi koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkeme, bu halde, yargılamanın iadesini isteyen tarafı para cezasına mahkum eder. b)Mahkeme, (birinci aşamada) yargılamanın iadesi davasının mesmu olduğu kanısına varırsa, esasa girerek, ileri sürülen yargılamanın iadesi sebebinin doğru (varit) olup olmadığını araştırır. Mahkeme, tarafların ikrar veya kabulü ile bağlı olmaksızın, ileri sürülen yargılamanın iadesi sebebinin varit olup olmadığını re'sen araştırır. Yargılamanın iadesi sebebinin varlığını ispat yükü, davacıya aittir. Bu araştırma sonucunda, mahkeme, ileri sürülen yargılamanın iadesi sebebinin doğru olmadığı kanısına varırsa, yargılamanın iadesi davasını reddeder. c)Mahkeme, ileri sürülen yargılamanın iadesi sebebinin doğru olduğu kanısına varırsa, yargılamanın iadesi talebini kabul ederek, asıl dava hakkında yeni bir karar verir....
K. sayılı ilâmıyla düzeltilerek onanarak kesinleşmesinden sonra, davacı tarafından Anayasa Mahkemesinin .../... başvuru numaralı, 11.12.2014 tarihli bireysel başvuruya yönelik kararı gerekçe gösterilerek, 03/07/2015 tarihinde yargılamanın iadesi talep edilmiştir. Yargılamanın iadesi nedenleri ve bu davalarda izlenecek usûl 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 374. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan yasanın 378. maddesinde düzenlendiği şekilde, yargılamanın iadesi talep dilekçesi, kararı veren mahkemece incelenecektir. Önemli belirtilmelidir ki, yargılamanın iadesi önceki, hakkında yargılamanın yenilenmesi istenilen, davanın devamı niteliğinde olmayıp bilakis yeni bir davadır. Bu itibarla mahkemece eski davanın esas ve karar numarası üzerinden yargılama yapılıp "ek karar" şeklinde karar verilmiş olması isabetsizdir. Yargılamanın iadesi yeni bir dava olduğundan, gerekli dava, karar ve ilam harcının da alınması gerekmektedir....
Mahkemenin yargılamanın iadesi talebi sonucunda verdiği karar temyiz edilebilir. Ancak aleyhine yargılamanın iadesi yoluna başvurulan karar kanundan dolayı kesin ise yargılamanın iadesi üzerine verilen karar da asıl karar gibi kesindir; yani temyiz edilemez (Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, Cilt V, İstanbul, Altıncı Baskı, 2001, s. 5263). Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince temyiz yolu açık olmak üzere verildiği belirtilen karar hakkında davalı vekilince temyiz dilekçesi verilmiş ve dosya incelenmek üzere Dairemize gönderilmiş ise de yargılamanın iadesi talebine ilişkin davanın yeni ve bağımsız bir dava olduğu, işe iade talepli davanın ise 7036 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca kesin olduğu anlaşılmaktadır....
Davacı vekili tarafından 16.218,18 TL' lik ilave tediye alacağının reddinin hatalı olduğu gerekçesi ile yargılamanın iadesi talep edilmiş, İlk Derece Mahkemesince davacının yargılamanın iadesi isteminin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Mahkemenin yargılamanın iadesi talebi sonucunda verdiği karar temyiz edilebilir. Ancak aleyhine yargılamanın iadesi yoluna başvurulan karar kanundan dolayı kesin ise yargılamanın iadesi üzerine verilen karar da asıl karar gibi kesindir; yani temyiz edilemez (Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. Baskı, Cilt: V, ..., 2001, s. 5263)....
Maddesinde yargılamanın iadesi sebeplerinin sınırlı olarak sayıldığı, taraflara usulüne uygun tebligat yapılmamış olmasının yargılamanın iadesi sebebi olarak belirtilmediği, iş bu sebebe dayalı olarak tarafların öğrenme tarihleri itibarı ile HMK.da düzenlenen süreler içerisinde kanun yollarına müracaat hakları bulunduğu, bu hakların kullanılmadan salt usülsüz tebligata dayalı olarak yargılamanın iadesi talebinde bulunulamayacağı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Mahkemece, yargılamanın iadesi talebi, yenilenmesi istenen ve kaydı kapatılan esas üzerinden devam edilmeden yeni esasa kaydı yapılmış ve 21/11/2017 tarihinde karar verilmiştir. Yargılamanın yenilenmesi, 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun 10. ve HUMK'nın 449. ile HMK'nın 381/1. maddelerinde açıkça düzenlendiği üzere bağımsız bir dava niteliğindedir....
Maddesine göre yapılan tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek, yargılamanın iadesi ile ... 1. Tüketici Mahkemesine ait 2011/864 esas ve 2012/490 karar sayılı 3.7.2012 tarihli kararın ortadan kaldırılmasını, söz konusu davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, "Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 374. ve devamı maddeleri gereğince, ancak kesinleşen davaya karşı yargılamanın iadesi talebinde bulunulabileceği, somut olayda ise yargılamanın iadesi talep edilen ... 1....
Talep tarihi 06.06.2014 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan HMK.nun geçici 3.maddesinin 2.fıkrası delaletiyle HUMK.nun 445 ve devamı maddelerinde düzenlenen yargılamanın iadesi isteği, bu maddelerde de açıkça vurgulandığı üzere hukuki niteliği itibariyle ayrı ve bağımsız bir dava olup, mutlaka duruşma yapılarak iki aşamada incelenmesi gerekir. Mahkeme, öncelikle yargılamanın iadesi davasının mesmu (dinlenmeye değer) olup olmadığını kendiliğinden araştırır. Bu aşamada genel dava koşullarından ayrı olarak yargılamanın iadesi davasının süresinde açılıp açılmadığının, teminat gösterilip gösterilmediğinin ve yasada sayılan yargılamanın iadesi sebeplerine dayanılıp dayanılmadığının incelenmesi gerekir. Bu koşullardan birisinin mevcut olmadığı sonucuna varılması halinde istem ret edilir. Mahkeme, birinci aşamada yargılamanın iadesi davasının dinlenmeye değer olduğu sonucuna varırsa, ikinci aşamada esasa girerek ileri sürülen yargılamanın iadesi sebeplerinin doğru olup olmadığını araştırır....
Yargılamanın iadesi talepli davaların Bölge Adliye Mahkemelerine açılabileceğini (İlk Derece Mahkeme kararlarının kaldırılarak HMK 353/1- b-2 uyarınca kesin olarak karar verilen durumlar bakımından) kabul etmek, yargılamanın iadesi davası bakımından, iki aşamalı yargı incelemesini ortadan kaldırmak sonucunu doğuracağı gibi, kanuni dayanak bulunmamasına rağmen İlk Derece Mahkemesinde dava açılıp, yargılama yapılmasını engelleme sonucunu doğuracaktır. Açıklanan nedenlerle Yargılamanın İadesi talebi yeni bir dava olup, ilk derece mahkemesine açılması ve o mahkemece incelenip karara bağlanması gerekli olup, davacı vekilinin ilk derece mahkemesinin görevli olmadığına yönelik istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Yargılamanın iadesi olağanüstü bir kanun yolu olup, 6100 sayılı HMK'nın 374 vd. maddelerinde düzenlenmiş ve yargılamanın iadesi sebepleri aynı yasanın 375. Maddesinde tahdidi olarak belirtilmiştir....
ve fakat davacının hilesine dair hiçbir somut delil sunamadığını, böyle bir hileli davranışın da söz konusu olmadığını belirterek, yargılamanın iadesi talebinin esasa girilmeden reddine karar verilmesini istemiştir. 2....