Esas ve 2013/12267 Karar sayılı ilamı ile; davalılar vekilinin tüm temyiz itirazları ile davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığı; ancak, müterafik kusur ile hatır taşımasının sadece tazminattan indirim nedeni olduğu, zarara taksirle sebep olan davalı sürücü ile araç malikinin davacının manevi zararından sorumlu olduğu; maddi zararın da alınan raporla hesaplandığı ve davacı tarafın hatır taşımasını kabul ederek istemini 450.000,00 TL. şeklinde ıslah ettiği, ıslah edilen bu bedelden müterafik kusur indirimi yapılarak belirlenecek maddi tazminata hükmedilmesi gerektiği" gerekçesiyle karar bozulmuştur. Yerel mahkeme tarafından, bozma kararına karşı direnilmiş; direnme kararının taraf vekillerince temyizi üzerine, Hukuk Genel Kurulu'nun 16.03.2016 tarih, ......
Türkiye Noterler Birliği Başkanlığı'ndan 34 FH 9064 plakalı araç maliki bilgileri getirtilmiş, incelenmiştir. DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ GEREKÇE: Dava, davacının davalıdan İstanbul 29.İcra Müdürlüğü’nün 2022/24866 sayılı dosyası ile başlatmış olduğu takip nedeniyle alacaklı olup olmadığı hususlarına ilişkindir. Tüm dosya kapsamından davalıya ait olduğu anlaşılan aracın otoyoldan ücret ödemeden geçtiği sabittir. Takip ve dava tarihinde 6001 sayılı Kanun'un 30/5 maddesi gereğince geçiş bedelinin geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödenmemesi halinde araç sahibinin geçiş ücretini 4 kat cezası ile birlikte ödemesi gerektiği düzenlenmiş olup bu bedelden davalı araç malikinin sorumlu olacağına ilişkin düzenleme dikkate alınarak davalının takibe konu bedelden sorumlu olduğu kanaatine ulaşılmıştır....
Davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin ise sair temyiz itirazları yerinde değildir.Şöyle ki; 1-Dava konusu taşınmazın imar planında Arkeolojik ve Tarih Parkı alanında kaldığından bahisle kamulaştırıldığı gözönüne alındığında, sit alanında kalması hususu kamulaştırma bedelinin hesaplanmasında bir unsur olamayacağından, taşınmazın sit alanında kalması nedeniyle %10 değer kaybı hesaplayan bilirkişi raporunun hükme esas alınması, 2-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşınmazın kadastro parseli, emsal taşınmazın imar parseli olması nedeniyle emsal karşılaştırması sonucu tespit edilden bedelden taşınmazın bulunduğu bölgede uygulanan Düzenleme Ortaklık Payı kesinti payı tespit edilip bu oranda indirim yapılması gerektiğinin dikkate alınmaması, Doğru görülmemiştir....
Ancak; Bilirkişi kurullarının ek raporlarında emsal alınıp davaya konu taşınmazla karşılaştırılan 82 parsel sayılı taşınmaz imar düzenlemesi sonucu oluşmuş bir imar parseli olmayıp, kadastro parseli niteliğinde bulunduğu halde karşılaştırma sonucu davaya konu taşınmaz için belirlenen bedelden İmar Yasasının 18. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca düzenleme ortaklık payına karşılık gelecek oranda bir indirim yapılamayacağı dikkate alınmadan, davaya konu taşınmaz için belirlenen bedelden %35 oranında indirim yapılmak suretiyle eksik değere hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 22.1.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Noterliği 28.10.2019 tarihli noter satış sözleşmesi ile 63.000,00 TL bedelle davalıdan satın aldığını, aracın davacıya teslim edildiğinde kilometresinin 115.999 olduğunun beyan edilmesine rağmen 63.616 kilometresinin düşürüldüğününün TÜVTÜRK ve servis kayıtları ile tespit edildiğini, davalı satıcının kilometre düşürülmesi nedeniyle vaki ayıptan ayıbı bilmese bile sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL ayıp oranında bedelde indirim talep ve dava etmiştir....
Bu itibarla davalı vekilinin aracın ayıplı olmadığına istinaf başvurusu yerinde değildir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 227. maddesinde, satılandaki ayıptan dolayı alıcının kullanabileceği seçimlik haklar sayılmış olup, buna göre eldeki davada davacı ya bedelde indirim talebinde bulunabilecek ya da onarım bedelini isteyebilecektir. Davacı vekili her na kadar dava dilekçesinde hem onarım bedeli, hem de bedelde indirim talebinde bulunmuş ise de, ilk derece mahkemesinin bedelde indirilecek miktara hükmettiği ve davacı vekilinin istinaf başvurusunda da sadece bedelde indirim miktarı yönünden kararı istinaf ettiği dikkate alındığında, seçimlik hakkının bedelde indirim yönünde kullandığı kabul edilecektir. Satılan malın ayıplı olması halinde satış bedelinden yapılacak olan indirim miktarı, Yargıtay Yerleşmiş uygulamasına göre nispi metod yöntemine göre belirlenir....
Mahkemece, söz konusu aracın pert kayıtlı olduğu hususunun davacının bilgisi dahilinde olduğu hususunun davalı tarafça kanıtlanamadığı gerekçesi ile ayıp oranında bedelden indirim yapılmasında isabetsizlik yok ise de,davacının, araç satım bedelinin 128.000,00TL olduğu yönündeki açık beyan ve kabulüne rağmen, mahkemece yanılgılı gerekçe ile araç satım sözleşmesindeki daha fazla bir miktar olarak yazılı bedelin (157.830,00TL) satış bedeli olarak kabul edilerek,buna göre ayıp oranındaki indirim miktarının belirlenmesinde hataya düşüldüğü anlaşılmıştır. 08.04.2021 tarihli ek bilirkişi raporunda aracın pert kayıtlı haliyle satış tarihideki bedelinin 117.000 TL olduğunun belirtilmesi, aracın da davacı tarafça 128.000 TL'ye satın alındığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık olmaması (davalı vekili de istinaf dilekçesinin ilk sayfasının sondan önceki paragrafında bu konuda kesinlikle uyuşmazlık bulunmadığını açıkça belirtmiştir) karşısında mahkemece ayıp oranındaki indirim tutarının (128.000...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/01/2020 NUMARASI : 2019/113 ESAS - 2020/1 KARAR DAVA KONUSU : MALIN AYIPLI OLMASINDAN KAYNAKLANAN BEDELDEN İNDİRİM KARAR : Isparta 1....
Araçtaki ayıbın satıştan önce anlaşıldığı ancak davacı yana yanıltıcı bildirimde bulunularak ayıbın giderildiğinin söylendiği ancak ayıbın araç satışından sonra tam olarak giderilmediğinin anlaşıldığı, bilirkişi tarafından araçtaki ayıp herne kadar açık ayıp olarak nitelendirilmiş ise de, satış yapıldığı esnada ayıbın giderildiği bildirildiğinden ve araçta satıştan sonra yeniden ortaya çıkan ayıbın satıştan önce araçta bulunan gizli ayıp niteliğinde olduğu, davacı tarafça durumun anlaşılması ile bu hususta davalı yana süresinde bildirim yapılmış olduğu anlaşılmıştır. BK. nun 227. Maddesi davacı araç sahibine ( alıcıya) dört seçimlik hak tanımaktadır. Davacı aracı geri verip ödediği bedeli talep edebilir, satılanı alıkoyup bedelden indirim yapılmasını isteyebilir, masraflar aşırı değil ise ücretsiz onarım yapılmasını ve en son olarak da imkanı var ise aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep etmek haklarından birini kullanması mümkündür....
Bilirkişinin raporunda; davacı tarafın fatura alacağına karşılık davalı aleyhine 8.183,98 TL üzerinden takibe geçildiği, davacının usulüne uygun tutulan ticari defter kayıtlarına göre 31/12/2015 tarihi itibariyle davalının davacıya indirim iade faturası nedeniyle 7.492,98 TL borçlu olduğunun kayıtlı olduğu, davacının ticari defter kayıtlarında dava dışı ... AŞ tarafından davacıya düzenlenmiş olan 13/03/2015 tarihli 2014 yılı indirim iadeleri açıklamalı 34.044,11 Euro'luk faturanın 13/03/2015 tarihli ... yevmiye nolu kayıt ile ticari defterlere kayıt edildiğini, davacının iddiasında 2014 yılında 5 adet araç alınmasının planlandığı ancak davalının 1 adet araç aldığı görülmekle birlikte davalının 5 adet araç alımını taahhüt ettiğine dair dava dosyası içerisinde bir evrak bulunmadığı, davalıya satış yapılan araç ile ilgili ......