olduğunu, ayıp oranında satış bedeli olan 74 bin lira üzerinden bilirkişi marifetiyle yapılacak inceleme neticesinde indirim kararı ve yapılan masraflar nedeniyle daha sonra arttırılmak üzere 500,00TL tazminat kararı verilmesini talep etmiştir....
Bu itibarla davalı vekilinin aracın ayıplı olmadığına istinaf başvurusu yerinde değildir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 227. maddesinde, satılandaki ayıptan dolayı alıcının kullanabileceği seçimlik haklar sayılmış olup, buna göre eldeki davada davacı ya bedelde indirim talebinde bulunabilecek ya da onarım bedelini isteyebilecektir. Davacı vekili her na kadar dava dilekçesinde hem onarım bedeli, hem de bedelde indirim talebinde bulunmuş ise de, ilk derece mahkemesinin bedelde indirilecek miktara hükmettiği ve davacı vekilinin istinaf başvurusunda da sadece bedelde indirim miktarı yönünden kararı istinaf ettiği dikkate alındığında, seçimlik hakkının bedelde indirim yönünde kullandığı kabul edilecektir. Satılan malın ayıplı olması halinde satış bedelinden yapılacak olan indirim miktarı, Yargıtay Yerleşmiş uygulamasına göre nispi metod yöntemine göre belirlenir....
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı avukatı tarafından verilen 11/10/2021 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde özetle; Bilirkişi incelemesine esas keşif tarihinden sonra keşfin yapıldığı tarihi öğrendiklerini, hukuki dinlenilme haklarının engellendiğini,bu şekilde alınan bilirkişi raporuna da itiraz ettiklerini, davacının davaya dayanak ettiği ayıpların tamamını bilerek aracı satın aldığını, ayıp olduğu iddia olunan ayıpların satış anında mevcut olduğunun davacı tarafça ispatlanamadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte bedelde indirim yapılacak miktarın bilirkişilerce yanlış hesaplandığını beyanla kararın kaldırılmasnı talep etmiştir. GEREKÇE; Taraflar arasındaki uyuşmazlık ayıp nedeniyle bedelde indirim talebinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Satılan malın ayıplı olması halinde alıcının seçimlik hakları Borçlar Kanunu 227....
Hal böyle olunca, yerel mahkemece, davacının seçimlik hakkını ayıp sebebiyle bedelde indirim olarak ıslah ile değiştirdiği dikkate alınarak, işin esasına girilmek ve ayıp sebebiyle bedelde indirim hakkının SADECE SATICI'ya karşı kullanılabilecek ve üretici/ithalatçının ayıp sebebiyle bedelde indirim yönünden pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı da gözönüne alınmak suretiyle sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu mevcut şekilde karar verilmiş olmasının ve yine davanın tarafı olmayan aracı devralan Mehmet Enez isimli kişinin davacı gibi kabul edilerek değerlendirme yapılmış olmasının usul ve yasaya uygun bulunmadığı, bu sebeple davacı vekilinin istinaf itirazlarının yerinde olduğu görülmüştür....
Dava dilekçesi içeriğine, iddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin iş bedeli oranında ayıp nedeniyle talepte bulunduğuna göre davada ayıp nedeniyle eserin reddi ve sözleşmeden dönme mi yoksa ayıp nedeniyle bedelde indirim talebinde bulunduğu hususunun davacıdan sorularak sonucuna göre inceleme yapılması gerekecektir. Bu husus değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Ayrıca kabule göre; iş sahibinin seçimlik hakkını düzenleyen 6098 sayılı TBK'nın 475/1. maddesinde eser kabule icbar edilemeyecek şekilde ayıplı olur ise sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, 2. fıkrada ise eseri alıkoyup ayıp oranında bedelde indirim isteme hakkı mevcut olup son fıkrasında aşırı zarar doğuracaksa iş sahibinin sözleşmeden dönme hakkını kullanamayacağına dair düzenlemeler mevcuttur. Mahkemece bu madde ve anılan fıkraları uyarınca değerlendirme yapılmamıştır. Bu haliyle alınan rapor ve ek raporlar hükme esas alınamaz....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki takibin iptali- bedelde indirim-kısmi menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan 31.000 YTL'lik hayvan satın aldığını bir kısım ödemeden sonra kalan 16.000 YTL'lik borç için 25.7.2005 vadeli bono verildiğini hayvanların ayıplı çıktığını, tarafların bedel indirimi konusunda anlaşmasına rağmen bononun tamamı üzerinden icra takibine girişilmesenin doğru olmadığını, kaldı ki müvekkilinin dava dışı Rahmi Akgül'deki 2.400 YTL 'lik alacağını da davalıya temlik ettiğini bu paranın Rahmi Akgül tarafından davalıya ödendiğini ileri sürmüş ve takibin iptaline bedelde ayıp ve ödeme oranında indirim yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR ESAS NO : 2020/491 Esas KARAR NO : 2021/149 DAVA : Misli ile Değişim - Bedelde İndirim DAVA TARİHİ : 21/12/2018 KARAR TARİHİ : 04/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan Misli ile Değişim - Bedelde İndirim davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine açmış olduğu dava dilekçesinde özetle; Davalının davacı şirketin makine ekipman tedarikçisi olduğunu, davalı ile 2012 yılında çalışmaya başlanıldığını, davalının 2012-2013-2014 yıllarında davacıya ve davacının franchise verdiği şirketlere orijinal cihazlar verdiğini, faturalarını kestiğini, fatura bedellerinin eksiksiz ödendiğini,, 13.02.2018 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan yönetmeliğin 14. maddesine göre 2. el araçlar için ekspertiz raporunun zorunlu hale getirildiğini, TSE'nin oto ekspertiz firmalarının olması gereken standartlarını araştırırken araba test makinalarını incelenmesinde cihazların dış kapağı açıldığında dışı...
bu dava ile de misliyle değişim talebinin mahkememizce yerinde görülmediği, davacı tarafından da terditli olarak bedelde indirim istenildiğinden, bedelde indirim seçimlik hakkı yönünden ancak satıcıya karşı dava açma hakkının bulunduğundan ve Davalı satıcı olmadığından istinaf ilamı da dikkate alınarak bedelde indirim hakkının satıcıya karşı kullanılması mümkün değildir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, ayıp sebebiyle misli ile değişim olmadığı takdirde bedelde indirim istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacının davalıdan aldığı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim veya bedelde indirim talep ettiği, mahkemece davanın bedelde indirim olarak kabulüne karar verildiği, tarafların karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Öncelikle araç alma işleminin 4077 sayılı kanun döneminde olduğu, bu sebeple uyuşmazlığın çözümünde 4077 sayılı kanun hükümlerinin uygulanması gerektiği tespit edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, ayıp sebebiyle misli ile değişim olmadığı takdirde bedelde indirim istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacının davalıdan aldığı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim veya bedelde indirim talep ettiği, mahkemece davanın bedelde indirim olarak kabulüne karar verildiği, tarafların karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Davalının İstinaf Başvurusunun İncelenmesinde; (I)Servis kayıtlarına göre araçtaki yağ eksilmesinin ilk kez 15/12/2017 tarihli bakımda ileri sürüldüğü, davanın ise 26/06/2019 tarihinde açıldığı ve ayıbın gizli olduğu dikkate alındığında davalının zamanaşımına yönelik savunması yerinde görülmemiştir....