ISLAH: Davacı vekili 22/06/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile; ayıplı olarak satılan aracın misli ile değiştirilmesine, misli ile değiştirilmesi mümkün değilse alım bedelinin satım tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili taleplerini ıslah ederek "aracı alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim" seçimlik hakkımız yönünden karar verilmesini ve bilirkişi raporunda belirtildiği şekilde 44.000,00 TL tutarında bedelde indirim yapılmasına karar verilmesini, TBK 227/II hükmü gereğince davamızı ıslah ederek fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla ve sonradan arttırılmak üzere 1000 TL maddi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Ancak; a-Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; dava konusu taşınmaza dava tarihi olan 2014 yılı verileri esas alınmak suretiyle değer biçilmesi gerektiği halde bu husus gözetilmeden 2013 yılı resmi verileri esas alınarak tespit edilen metrekare birim fiyatına endeks uygulanmak suretiyle değer biçen rapora göre hüküm kurulmasının bozma konusu yapılması ile yetinilmesi gerekirken, münavebe ürünününde 2013 yılında ilçede meydana gelen soğuk zararı nedeniyle verim düşüklüğü olduğundan bahisle indirim yapılmadan normal yıllar veriminin alındığı yıllar ortalamasına göre bedel tespiti gerektiği hususunda da bozma yapıldığı, b-7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince, bozma sonrası bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedelde artış olması halinde bu kısım için; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiği, Bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından; Davacı idare vekilinin bu yönlere ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü ile...
Ancak; a-Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; dava konusu taşınmaza dava tarihi olan 2014 yılı verileri esas alınmak suretiyle değer biçilmesi gerektiği halde bu husus gözetilmeden 2013 yılı resmi verileri esas alınarak tespit edilen metrekare birim fiyatına endeks uygulanmak suretiyle değer biçen rapora göre hüküm kurulmasının bozma konusu yapılması ile yetinilmesi gerekirken, münavebe ürünününde 2013 yılında ilçede meydana gelen soğuk zararı nedeniyle verim düşüklüğü olduğundan bahisle indirim yapılmadan normal yıllar veriminin alındığı yıllar ortalamasına göre bedel tespiti gerektiği hususunda da bozma yapıldığı, b-Dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak, tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun % 150 oranında olacağı gözetilmeden, daha düşük objektif değer artış oranı kabul eden bilirkişi raporuna göre eksik bedel tespit edildiği, c-7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun...
indirim talebi olarak ıslah etmiştir....
G E R E K Ç E / Dava; Taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesi kapsamında ayıplı ifa nedeniyle, ayıp oranında bedelde indirim ve maddi tazminat istemlerine ilişkindir. Taraf delilleri toplanmış, ... ... Hukuk Mahkemesi'nin ... Değişik iş dosya uyap kayıtları, tarafların 2021 yılına ait BA-BS formları celp edilmiş, Mahkememizce keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Mahkememizce SMMM bilirkişi ..., Ziraat Mühendisi ..., İnşaat Mühendisi ...'...
Bedelde muvazaa iddiasının kanıtlanması için keşif tek başına yeterli olmayacağı gibi soyut yada yoruma dayalı olarak da muvazanın varlığının kabulü mümkün değildir. Bu hususun somut olarak kanıtlanması aranmalıdır. Hal böyle iken mahkemenin 11.2.2021 tarihli duruşmasında davanın niteliği gözetilerek tanık dinletmesinin reddine ilişkin kararı dosya kapsamına uygun görülmemiştir. Zira gerek fiili taksim gerekse davacının bedelde muvazaa iddiasının tanıkla ispatına olanak bulunmaktadır....
Noterliği 02/07/2020 tarihli ... yevmiye nolu ihtarnameyle davalı şirkete ihtarname çekildiğini, müvekkilleri olan şirket tarafından , şirketlerden satın almış olduğu 290 adet 183x366x18 mm Buz Beyaz Wax Lam-1k medefeler paletler halinde geldiğini, paletlerin açıldığında gelen 126 adet medefelerde gizli ayıpların olduğunun görüldüğünü, tüm fatura bedeli üzerinden ayıplı malların bedelinin hesaplanmasını ve ayıp oranında bedelde indirim talep ettiklerini, konuyla ilgili olarak Denizli 3. Sulh Hukuk Mahkemesi ......
Davacı, ödediği bedelin iadesini talep ederek ayıplı ifa nedeniyle uğranılan zararın giderilmesini istediğine göre uyuşmazlığın 818 sayılı BK'nın 360. maddesi hükmü gözetilerek çözümlenmesi gerekir.818 sayılı BK'nın 360. maddesinde eserin ayıplı ifası halinde ayıbın niteliğine göre iş sahibinin kullanabileceği üç seçimlik hak düzenlenmiştir. Bunlarda birincisi yapılan şeyin iş sahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule icbar edilemeyecek derece kusurlu ve sözleşme şartlarına aykırı olması halinde eserin reddi, bedelin iadesi, yüklenicinin kusuru varsa zarar ve ziyan talep etme, ikincisi ayıp ve sözleşmeye aykırılık eserin reddini gerektirecek nitelikte bulunmaması halinde bedelde indirim, üçüncüsü de o işin ıslahı büyük bir masrafı gerektirmez ise ayıbın onarılması veya tamir suretiyle giderilmesi ile yine bu hallerde yüklenicinin kusuru varsa tazminat isteme haklarıdır....
EURO) satın almasına rağmen bedelde muvazaa yaparak ve resmi belgenin düzenlenmesinde gerçeğe aykırı hileli beyanda bulunduğunu, davaya konu hisselerini 4.000.000,00 TL bedelle satın aldığını, resmi akit tablosunda göstermek suretiyle müvekkilinin önalım hakkını engellemek için bedelde muvazaa yaptığını, olayı tanıklarından öğrenerek tespit ettiğini, bedelde muvazaa yapıldığına ilişkin gerçekleri hissesini satan hissedar ile davalı ve davalının temsilcileri tanıklar huzurunda ikrar ve kabul ettiklerini, hisseli küçük bir parsel olmasının yanı sıra sit alanında da bulunan davaya konu taşınmazın yaklaşık 130 m² miktarındaki hissesini tapuda gösterilen sözde 4.000.000,00 TL değerinde olmasının söz konusu olmadığını, fahiş derecede yüksek olan bu bedelin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bedelde muvazaa yapıldığını, alınan bilirkişi raporları ve davalı T3 ile kendisine hisse satan Emine Gülderen Uzunlu'nun banka kayıt ve hesap hareketleri ile tanık beyanlarının da bu gerçeği gösterdiğini...
Dava konusu payın keşfen belirlenen değeri de tek başına bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamaya yeterli değildir. Mahkemece, davacının bedelde muvazaa iddiası ispatlanamadığından davacıya akitlerde gösterilen satış bedeli ve satış masraflarından oluşan toplam bedel üzerinden önalım hakkını kullanıp kullanmayacağı sorularak, kullanılacağının beyan edilmesi halinde tapuda gösterilen satış bedeli üzerinden dava harcı ikmal ettirilerek, daha önce yatırılan önalım bedeli ile tapuda gösterilen bedel arasındaki farkı depo etmesi için uygun süre tanınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....