Vergi Dairesi Müdürlüğü İstemin Özeti: İmalat kusuru bulunması nedeniyle iade edildiği ileri sürülen malların iade bedelleri toplamının zarar yazılabilmesi için emsal bedel takdiri istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 29.6.2001 günlü ve 17135 sayılı takdir komisyonu kararının iptali istemiyle dava açılmıştır. ......
yerinde olmayan ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalı şirket vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davacı, sözleşme kapsamında peşin olarak ödenen 15.000,00 TL iş bedelinin iadesi, 18.000,00 TL bedelli çeklerden dolayı borçlu olmadıklarının tespiti ve sözleşmenin feshi nedeniyle meydana gelen 1.000,00 TL menfi zararın davalı yükleniciden tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında menfi zarar kapsamında talebini 1.950,00 TL olarak ıslah etmiştir....
Mahkemece, davanın kabulü ile 6502 sayılı yasanın 11/1-a maddesi uyarınca dava konusu ürünün davacı tarafından davalıya iade edilmesi halinde fatura bedelinden değer kaybının mahsup edilerek ortaya çıkan bedel olan 74.738,30-TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı tarafından davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davanın taraflarınca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davacı ve davalı tarafın aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, eldeki dava ile ayıp nedeniyle sözleşmeden dönerek ... olduğu bedelin iadesini talep etmiş, mahkemece tüm deliller toplanmak ve teknik bilgi gerektiren hususlarda bilirkişi görüşü de alınmak suretiyle davanın kabulü ile dava konusu ürünün davalıya iadesi ile fatura bedelinden değer kaybının mahsup edilerek ortaya çıkan bedel olan 74.738,30-TL'nin...
Limited Şirketi'ne satışı için görüşmelere başlandığını, satış bedelinin tarafımızca tahsil edilmesi sonrasında taşınmazın alıcıya devri için ...Tapu Müdürlüğü’ne başvuruda bulunulduğunu, satış bedeli olarak 130.000,00 TL kararlaştırıldığını, tahsil edilmiş ve alıcıya bu bedel 04.10.2021 tarihli fatura edildiğini ancak davacı tarafından müvekkili şirketçe düzenlenen faturada KDV bulunmadığı gerekçesiyle doğması gereken 19.830,50 TL KDV bedelinin iadesi amacıyla huzurdaki dava ikame edildiğini, davacının talebi her ne kadar 19.830,50 TL'nin iadesi olarak belirtilmişse de talep edilen bedel vergi uyuşmazlığından kaynaklandığını, bu sebeple davanın vergi mahkemesinde açılması gerektiğini, taşınmaz Katma Değer Vergisi Kanunu m. 17/4-r'ye göre katma değer vergisinden istisna olarak 13.02.2017 tarihinde şirketi adına tescil edildiğini, taşınmazın fatura bedelinin 130.000,00 TL olduğu konusunda davacı ile müvekkili şirket arasında uyuşmazlık bulunmadığını, Kanunda taşınmazın 3. şahıslara satışı...
Davacı vekili 22/10/2019 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile; yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda taleplerini HMK md.107/2 hükmü gereği 7.363,5 TL daha artırarak toplamda 7.463,50 TL ye yükselttiklerini, 7.463,50 TL bedel indirim tazminatının, ayıp ihbarı tarihi olan 26.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ Mahkemece toplanan delillere, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının misli ile değişim talebinden feragat etmesi nedeniyle talebin reddine, seçimlik hakkını sözleşmeden dönme ile bedel iadesi yönünde kullandığından ürünün iadesi ile satış bedelinin ürün iade tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, davacının ürünü alırken teşhir ürünü olduğunu bilerek eş değer buzdolabı değerinden düşük bedelle 9.500,00 TL'ye satın aldığı bu kapsamda eş değer buzdolabı güncel fiyat bedelinin davacıya iadesine karar verilmesi durumunda davacı lehine sebepsiz zenginleşme durumu ortaya çıkacağından ürünün güncel fiyatı ile satış bedeli arasında kalan farka ilişkin tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
Davalı vekili, boya hasarları ile tavan sarkmasının kulllanım şartlarından dolayı meydana gelen hasarlar olması nedeniyle davalının sorumlu tutulmayacağını, davacının araçtan faydalanmasını engelleyen bir durum söz konusu olmadığını, bedel iadesi için gerekli koşullar oluşmadığını aracın ayıplı olmadığını, feshin satıcı için doğurduğu sakıncanın alıcı için doğurduğu faydadan çok büyük olduğunu, Borçlar Kanunu'nun 227/2 maddesi gereğince bedel iadesi talebinin reddi gerektiğini, davalı aleyhine kanaat oluşması halinde araç üzerindeki rehin, haciz v.b. tahditlerin davacı tarafından kaldırılarak aracın davalı adına tesciline hükümde yer verilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir....
Bu durumda, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebi sonuç doğurmayacağından, bu talebe ilişkin kabul beyanı da sonuç doğurmayacaktır. Davacının terditli talebi ise, onarım bedelinin tahsiline ilişkindir. Bu nedenle davalılar vekilinin davanın kabul nedeniyle sonuçlandırılması gerektiği yönündeki istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak, davacı aracı dava dışı 3.kişiye sattığından TBK'nun 228/2 maddesi gereğince; değer kaybını talep edebilir. Mahkemece, onarım bedeline hükmedilmesi isabetsizdir. Mahkemece, değer kaybı yönünden bir inceleme yapılmamıştır. Ayıp nedeniyle araçta değer kaybı oluşup oluşmadığı, varsa miktarının ne olduğu hususunda konuda uzman bilirkişiden rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görüldüğünden, davalılar vekilinin istinaf başvurusu bu nedenle yerindedir....
Ancak; ...)Hükmedilen bedel davacıların hisselerine düşen miktar olduğu halde, hüküm fıkrasında bu bedelin davacıların hisseleri oranında tahsiline karar verilmesine dair hüküm kurulmak suretiyle infazda tereddüt oluşturulması, ...)Davalı idarenin harçtan muafiyetine karar verildiği halde, harcın yatırana iadesi yerine, yargılama giderlerine dahil edilmek suretiyle davalı idareden tahsiline karar verilmesi doğru olmadığı gibi, ...)....06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun değiştirilen geçici .... maddesinin .... fıkrası uyarınca; vekalet ücretinin bedel tespiti davalarında öngörüldüğü şekilde maktu olarak belirlenmesi gerektiğinden; a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının .... bendindeki (davacıların hisseleri oranında ve bilirkişi raporunda belirtilen miktarlar dikkate alınarak) kelimelerinin çıkarılmasına ve aynı bendin sonuna (davacılara payları oranında verilmesine) kelimelerinin yazılmasına, b)Gerekçeli kararın...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın ... yönünden kabulüne diğer davalı açısından davanın vazgeçme nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle aracın zapt edildiği dosya kapsamından anlaşıldığından ve mahkemece davacının bedel iadesi istemi kabul edildiğinden, ... 33....