Davacının bu terditli talepleri kapsamında öncelikli talebi aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesidir. Mahkemece davacının bu öncelikli talebi dikkate alınmaksızın dava konusu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine mümkün olmaması halinde bedelinin tahsiline karar verilmek suretiyle talep aşılmış bulunmaktadır. Bu durum HUMK’nun 74.maddesine ve taraflar arasındaki hukuki ilişkinin özüne aykırıdır. Öte yandan Aracın ayıpsız misli ile değişim yapılmasına ilişkin kararın davalı tarafından yerine getirilemeyeceğinin infaz aşamasında tespit edilmesi halinde icra müdürlüğünce İ.İ.K.'nun 24. Maddesinin re'sen uygulanmasının zorunlu olduğu hususu gözden uzak tutulmamalıdır....
Davalı Doğuş Otomotiv vekili tarafından ileri sürülen istinaf sebepleri : Aracın ayıplı olmadığını, dava konusu araç üzerindeki boya, orijinal boya olup kalınlıkları da standart sınırlar içerisinde, standart sınırlarda kalan ve orijinal olan boyadan dolayı aracın ayıplı olduğundan söz edilemeyeceğini, ayıplı olmayan bir araç için misli ile değişim kararı verilmesi haksız ve hukuka aykırı olduğunu, araç ayıplı olmadığından, tüketicinin ayıba karşı sorumluluktan doğan seçimlilik hakkı kullanmasının mümkün olmadığını, araç ayıplı olmadığından, tüketicinin ayıba karşı sorumluluktan doğan seçimlilik hakkı kullanmasının mümkün olmadığını, boyanın ayıplı olması misli ile değişim gerektirmeyeceğini, misli ile değişim kararı haksız ve hukuka aykırı olduğu gibi, M.K. 2’de belirtilen iyiniyet kurallarına da aykırı olduğunu, feshin satıcı aleyhine doğurduğu sakınca, alıcı lehine doğurduğu faydadan çok büyük olduğunu, davacının aracı kullandığı süre için kullanım bedeli hesaplaması ve semen tenzili...
Teknik bilirkişi raporunda teknik bilgiler ile aracın mevcut durumunu karşılaştırılarak arızanın tespit edilip üretimden kaynaklı olup olmadığını açık ve net olarak belirlenmesi gerekir. Ayrıca arızanın onarımla giderilip giderilemeyeceği değer kaybı ile misli ile değişim arasındaki menfaat dengesi değerlendirilmesi gerekir. Bu nedenlerle ilk derece mahkeme kararının davalının istinaf talepleri doğrultusunda kaldırılması gerekmektedir. Mahkeme tarafından aracın misli ile değiştirilmesine karar verilmiş ise de davalılardan T4 aracın ilk sahibi olup, bu talebin davalı Fatih yönünden misli ile değişim talebi hakkında husumet ehliyetinin olup olmadığı değerlendirilmesi gerekir....
Ne var ki bilirkişi incelemesi ile tespit edildiği üzere arıza giderilememiş, davacının 29/03/2018 tarihli ihtarname ile ayıp nedeniyle misli ile değişim talebini dile getirdiği görülmüş olup, davacının arızayı fark etmesinden sonra yetkili servise başvurusu dahi ayıp ihbarı niteliğinde olduğundan(Yargıtay kapatılan 19.Hukuk Dairesi’nin 04/04/2019 tarihli 2017/4068 E., 2019/2268 K. sayılı emsal kararı) ihbarın süresinde olduğu kabul edilmiştir. Bununla birlikte davacı önce onarım hakkını kullanmış ise de motor arızası onarım ile giderilemediğine göre, misli ile değişim talebinde bulunmasında usul ve yasaya aykırı bir yön görülmemiştir....
Davacı vekili; müvekkilinin ... yetkili bayii olan dava dışı şirketten 29.06.2015 ve 30.06.2015 tarihlerinde iki adet araç satın aldığını, ... plakalı aracın sinyal ve far işlemi yapan kolunun bozulması nedeniyle 20.07.2015 tarihinde servise başvurduğunu, servisin dava konusu aracın bu parçasının değişmesi gerektiği bilgisini vermesi karşısında onarımı kabul etmeyerek ayıplı ürünün ayıpsız misli ile değişimi talebinde bulunduğunu, ancak bu talebin karşılanmadığını, bunun yanında aracın plakasının yetkili servis tarafından hatalı monte edilmesi nedeniyle tamponda gereksiz bir delik açıldığını, dava konusu aracın bu hâliyle ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesini talep etmiş; 31.08.2016 tarihli ıslah dilekçesiyle misli ile değişim kabul edilmez ise sözleşmeden dönülmesi suretiyle aracın davalıya iadesine ve bedelinin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevabı: 5....
Oto'ya, servis bakımı yapılması için teslim edildiğini, bunun üzerine de aracın bakımı ve arıza ile ilgili gerekli parça değişimleri yapıldığı söylenerek, geri teslim edildiğini, aracın satın alındığı günden bu yana toplamda 8-10 kez fren sistemi ile ilgili aynı arıza ile karşılaşıldığını, aynı arızanın tekrarlanmayacağı söylenmesine rağmen arızanın sürekli tekrar ettiğini, söz konusu arızanın müvekkilinin kullanımından da kaynaklanmadığını, ayıpsız misli ile değişim taleplerinin karşılanmadığını, aracın serviste kaldığı her gün için kazanç kaybı söz konusu olduğunu beyan ederek; aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini ve sonradan artırılmak üzere, 500,00 TL kazanç kaybının tahsilini talep etmiştir. Davalı .......
aracın davalıya iadesi ile davalı tarafından ayıpsız misli ile değiştirilmesine, bu mümkün olmadığı taktirde İİK 24. maddesinin infazda nazara alınmasına karar verilmiştir....
Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı ayıpsız misli ile değişim, olmadığı takdirde satış bedelinin faiziyle birlikte tahsili istemlidir. İlk derece mahkemesince 2017/516 Esas sayılı dosya üzerinden yapılan yargılama neticesinde 2019/227 Karar sayı ve 08/03/2019 tarihli karar ile; davanın kabulüne, dava konusu aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmiş, kararın davalı vekillerince istinaf edilmesi üzerine dairemizin 2019/1002 Esas 2019/1494 Karar sayı ve 11/10/2019 tarihli kararı ile; delillerin gereği gibi toplanmadığından bahisle HMK'nun 2353/1.a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasına hükmedilmiş, dairemizin kaldırma kararından sonra mahkemece 2019/541 Esas sayılı dosya üzerinden yapılan yargılama neticesinde ise 2020/325 Karar sayı ve 16/09/2020 tarihli karar ile davanın kabulüne, dava konusu aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmiş, karar süresi içinde davalı vekillerince istinaf edilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2015/112 D.İş sayılı tespit raporunda belirtilen ve/veya Mahkememizce ayrıca yapılacak keşfen bilirkişi incelemesi ile davaya konu aracın motorundaki gizli ayıp nedeni mevcut hali ile kullanılmasının mümkün olmaması ve yenisi ile değiştirilmesi gerekeceğinden değişimi için parça bedeli, işçilik bedeli olmak üzere fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 33.882,93 TL hasar bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte tüm davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, tespit dosyasındaki giderler de dahil olmak üzere tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....