Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Türk Medeni Kanununun 166/1- 2. maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması ve davalı eşin az da olsa kusurlu olduğunun kanıtlanması gerekir. (1)Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kastedilmesi veya kendisine pek kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma davası açabilir. (2) Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. (3) Affeden tarafın dava hakkı yoktur (TMK md.162). Pek kötü veya onur kırıcı davranış özel ve mutlak bir boşanma sebebidir. Pek kötü davranış sebebiyle boşanmaya karar verilebilmesi için, bu davranışın “zulüm veya işkence boyutunda” eşe ızdırap veren ve onun sağlığını bozacak ağırlıkta olması gerekir ( Ömer Uğur Gençcan-Boşanma Hukuku Kitabı. Syf 194- 195)....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2021 NUMARASI : 2020/110 ESAS 2021/296 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Hayata Kast, Pek Kötü Ve Onur Kırıcı Davranış Nedeniyle)|Nafaka (Yoksulluk Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı-birleşen davalı 27/03/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; tarafların 18/10/2015 tarihinde evlendiklerini, bu evliliklerinden Doruk Efe isimli bir tane çocuklarının bulunduğunu, müvekkilinin evliliğinin ilk günlerinden süre gelen eşi tarafından sürekli tehdit, hakaret, onur kırıcı davranışları neticesinde uzun yıllardır psikolojik şiddet gördüğünü, müvekkilinin saygın bir aileden olduğu için toplumsal baskılar neticesinde bu güne kadar boşanma davası açmaktan kaçındığını, buna ilişkin delilleri...

Her ne kadar 30/03/2021 tarihli celsede duruşmaya arızi çıkan hakimce davacı tanıklarının dinlenilmesine karar verilmiş ise de, davacının daha önce verilen kesin süreye rağmen süresi içerisinde tanık ve delil bildirmediği dikkate alınarak söz konusu ara karardan rücu edilerek davacının tanık dinletme talebinin reddine karar verilmiştir. Bu haliyle davacı tarafça, davalının davacıya yönelik hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı her hangi bir davranışı ile yine davalının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olacak kusurlu bir davranışı ispat edilememiştir. Bu itibarla, davacının TMK'nun 162. Maddesi kapsamında hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma talebi ile TMK'nun 166. Maddesi kapsamında evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "Davanın reddine" karar verilmiştir....

Davacı vekili ise istinafa cevap dilekçesinde özetle, affın söz konusu olmadığını, davacının zorunlu sebeplerle ortak konuta dönmek zorunda kaldığını, kararın usul ve yasaya uygun olduğunu ileri sürerek, istinaf başvurusunun reddini istemiştir. GEREKÇE: Dava; hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK m.162) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) sebebiyle boşanma talebine ive eklerine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, Türk Medeni Kanununun 162. maddesinde yer alan "pek kötü muamele" ve "onur kırıcı davranış" sebebine dayanarak boşanma davası açmış, dava reddedilmiştir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, davalı erkeğin eşine sürekli ve ağır fiziki şiddet uyguladığı anlaşılmaktadır. Fiziki şiddet uygulamaktan hakkında ceza davası ikame edilmiş ve mahkum olmuştur. Davalının eşine yönelik bu eylemleri pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış oluşturur. Bu sebeple Türk Medeni Kanununun 162. maddesindeki boşanma sebebi oluşmuştur....

    DAVA KONUSU : Hayata Kast Ve Pek Kötü Ve Onur Kırıcı Davranış İle Evlilik Birliğinin Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının kusurları ve şiddet eylemi nedeni ile tarafların eşe karşı pek kötü ve onur kırıcı muamele nedeni ile ve evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile boşanmalarına, müvekkili lehine 75.000,00 TL maddi, 75.000,00TL manevi tazminat verilmesine, tazminatlara dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, yine müvekkili lehine 1.400,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına hükmolunmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir...

    Dava,TMK'nun 162. m.sinde düzenlenen pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma ile TMK'nun 166/1 m.sinde düzenlenen genel geçimsizlik nedenine dayalı boşanma ve fer'i taleplerine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından boşanma sebebi, tazminat ve nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın dava dilekçesinde zina, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebeplerine dayalı olarak boşanma davası açmış, mahkemece tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına karar verilmiştir. Davacı kadının dava dilekçesinde yer alan zina ve pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış nedenine dayalı talepleri hakkında hükmün gerekçesinde bir açıklama yapılmadığı gibi, hüküm fıkrasında da olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamıştır....

      DAVA KONUSU : Boşanma (Hayata Kast, Pek Kötü Ve Onur Kırıcı Davranış Nedeniyle), Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; öncelikle davalı kadının haysiyetsiz hayat sürme ve onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmalarına bu talebinin yerinde görülmemesi halinde; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacı erkeğe verilmesini, 250.000,00 TL maddi tazminat ile 300.000,00 TL manevi tazminatın davalı kadından tahsili ile davacı müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü....

      DAVA KONUSU : Boşanma (Hayata Kast, Pek Kötü Ve Onur Kırıcı Davranış Nedeniyle), Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; öncelikle davalı kadının haysiyetsiz hayat sürme ve onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmalarına bu talebinin yerinde görülmemesi halinde; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacı erkeğe verilmesini, 250.000,00 TL maddi tazminat ile 300.000,00 TL manevi tazminatın davalı kadından tahsili ile davacı müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü....

      UYAP Entegrasyonu