Öte yandan ayıplı olduğu kabul edilen bilgisayar masasının alacağa konu faturalarda yer almadığı gibi, 3 adet sağ, 3 adet sol çekmece yanı olması gerekirken 6 adet sol parça gönderilmesinin gizli ayıplı olarak nitelendirilmesi ve davacının kötüniyetli addedilerek tazminata mahkum edilmesi de kabul şekli itibarı ile doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, 6098 sayılı TBK'nun 217- 231 maddelerinde düzenlenen davacının davalıdan satın aldığı ikinci el aracın ayıplı çıkması sebebine dayalı sözleşmeden dönme ve satış bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Davacı vekilinin istinaf başvurusu yönünden, dava dilekçesinde talebin malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve satış bedelinin iadesi talebine ilişkin olduğu açıkça belirtilmiş ve yerel mahkemece bu yönde yargılama yapılarak istinaf incelemesine konu karar verilmiştir....
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; dava konusu aracın gizli ayıplı bir araç olduğu, ayıplı enjektörün yenileri ile değiştirilebileceği, yenisi ile değiştirilmesi halinde araçta herhangi bir değer kaybı olmayacağı gerekçesiyle ayıplı olan enjektörün ayıpsız yenisi ile değiştirilmesine ve aracın kullanılamamasından kaynaklanan 6.750.00 TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 30.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Arabuluculuk no'lu dava şartı arabuluculuk görüşmesinin işbu davaya ilişkin olarak yapıldığını iddia etmiş ve dava şartı arabuluculuk son tutanağını ek olarak eklediğini, taraflar arasında 06.11.2020 tarihli bir satış sözleşmesi olmadığını, ne satıştan 1.5 yıl sonra davacı tarafından Bakırköy .......
K A R A R Davacı davalıdan 07.12.2009 tarihinde sözleşme ile araç satın aldığını aracın arıza çıkardığını ve ayıplı olduğunu belirterek, araç bedelinin en yüksek faiziyle iadesini maddi ve manevi zaralarının davalıdan tazminine karar verilmesini istemiştir. Davalılar aracın ayıplı olmadığını Lpg sisteminden kaynaklanan ve giderilebilir nitelikte bir arızanın olduğunu davacının taleplerini haksız olduğunu belirterek davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
VEKİLİ : DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : KARAR TARİHİ : KARAR YAZIM TARİHİ : Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının, 4. Asliye Hukuk Mahkemesini......
Alıcının satılanın kendisine devrinden başlayarak iki yıl içinde bildirdiği ayıptan doğan def’i hakkı, bu sürenin geçmiş olmasıyla ortadan kalkmaz. (2) Satıcı, satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu ise, iki yıllık zamanaşımı süresinden yararlanamaz.’’ düzenlemesine yer verilmiştir. Bu düzenleme gereğince davalı satıcı satılanın ayıplı olarak devredilmesinde ağır kusurlu ise iki yıllık zamanaşımından yararlanamaz. Mahkemece, aracın davacıya devredilmesinde davalının ağır kusurlu olup olmadığı hususunda herhangi bir araştırma ve inceleme yapılmadan karar verilmiştir. O halde mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda davalının aracı devir esnasında ağır kusurlu olup olmadığı hususunda bir değerlendirme yapılarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Mahkemece, alınan 06.02.2015 tarihli bilirkişi raporunda bagaj kapağı kilidi çevresindeki boyanın orjinal fabrika boyası olduğu, ancak, boya kalınlığının normale göre daha ince olduğunu, aracın sol kapısındaki dengesizliğin araç satıştan sonra yol şartlarına çıktığında kapılarında bu tür ayar sorunları olabileceği, bu durumun normal olduğu, bakım sırasında bu ayar sorunlarının giderilebileceği, kapı montajlarında fark edilen dengesiz görüntünün ayıp olarak nitelendirilemeyeceği belirtilmiştir....
KARAR Davacı, 13/01/2013 tarihli sözleşme ile,....plakalı .... model aracını .... gördüğü 2004 model .....plakalı .....marka araç ile 18.000,00 TL fark vererek takas ile satın aldığını, 14/01/2013 tarihinde noterden satış yapıldığını, satın aldığı bu aracı 22/06/2015 tarihinde dava dışı ..... isimli şahsa noter satış sözleşmesi ile 26.750,00 TL'ye sattığını, satıştan bir hafta sonra .... aracın pert kaydının olduğunu belirterek aracı geri iade ettiğini, aracı satın almadan önce ağır hasarlı pert kaydı olduğunu bilmediğini, aracın ayıplı olarak kendisine satılğını ileri sürerek, aracının ayıplı olarak satılması nedeniyle 12.750,00 TL zararın yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, araç satışıyla bir ilgili olmadığını, aracı satan ... .... karşı dava açılması gerektini savunarak davanın reddini dilemiştir....
Dava ve cevap dilekçesi, faturalar, ihtarname içerikleri, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre; Taraflar arasında ticari satım sözleşmesinden kaynaklanan ticari ilişki bulunduğu, bu kapsamda davacı tarafından davalıya yalıtım malzemesi satıldığı tarafların kabulünde olup, uyuşmazlık satılan ürünün ayıplı olup olmadığı noktasındadır. Davacı, davalıya satılan ve ayıplı olduğu iddia olunan ürünlerin davalının ... şantiyesinde kullanıldığını ileri sürmüş, davalı ise ayıplı malların fabrika binasına götürülerek fabrikada stokta bekleyen ayıplı olmayan ürünlerin şantiyeye nakledildiğini ve şantiyede kullanılan malzemenin de bu ayıplı olmayan malzeme olduğunu savunmuştur. Davalı vekilince ayıplı malların bulunduğu bildirilen mahalde keşif yapılmış ve alınan bilirkişi raporunda ......