K A R A R Davacı, davalı firmadan 29/12/2014 tarihinde 6.900,00 TL bedel karşılığında dava konusu motosikleti satın aldığını, bu motosikleti 07/03/2015 ve 30/06/2015 tarihlerinde, çalışmama probleminden dolayı servise götürdüğünü, ancak motorun çalışmamaya devam ettiğini, durumu davalı firmaya bildirdiği ve iade etmek istediğini belirttiği halde cevap alamadığını iddia ederek ayıplı maldan kaynaklı ürünün iadesi ile ... olduğu 6.900,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....
-TL paspas bedeline yönelik talebin davalının pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle Reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dava, malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir. Davacı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönerek araç bedelinin iadesine karar verilmesini talep etmiş, davalı ithalatçı şirket ise davacının ithalatçı olan şirketlerine karşı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunamayacağını savunmuştur.Davacı aracını ... Otomotiv İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti.'den satın almış olup, davalı ... Servis Tic. A.Ş. bu durumda satıcı değil aracın ithalatçısı konumundadır....
GEREKÇE: Dava, davacının davalı şirketten satın aldığı araçtaki ayıp nedeniyle ücretsiz onarım hakkı olmadığı takdirde bedel indirimi seçimlik hakkın kullanmasına ilişkin mahkemece 6502 sayılı yasanın 12/1 maddesi gereği teslim tarihinden itibaren 2 yılın geçmesi nedeniyle satıcının ayıplı maldan sorumluluk süresi dolduğu belirtilerek davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verildiği görülmüştür. Davaya konu aracın 15/08/2018 tarihinde satın alındığı, 21 Ekim 2019 tarihinden itibaren araçtaki arıza nedeniyle servise götürüldüğü, arızanın devam etmesi üzerine davacı tüketici tarafından davalı satıcı firmaya 19/06/2020 tarihinde ayıp ve seçimlik hakkın ihbarına ilişkin ihtar gönderildiği, ihtarın davalıya tebliğ edildiği ve iş bu davanın 09/09/2020 tarihinde açıldığı sabittir. Mahkeme dava tarihi itibariyle zaman aşımı değerlendirmişse de tüketicinin seçimlik hakkını kullanması için dava açmasına gerek yoktur....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 09/05/2019 NUMARASI : 2017/82 2019/281 DAVA KONUSU : Ayıplı Mobilya Satışından Kaynaklı Dönme/Bedel İadesi KARAR : İstanbul Anadolu 6. Tüketici Mahkemesinin 2017/82 Esas, 2019/281 karar sayılı kararı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....
Dosya kapsamı incelendiğinde, araçta yapılan onarıma rağmen davacının ayıbın giderilmediği iddiası karşısında araçtaki arızanın üretimden kaynaklı gizli ayıp niteliğinde olup olmadığı ve bu arızanın maldan yararlanmayı sürekli kılıp kılmadığı hususlarında uzman ve tarafsız 3 kişilik heyetten oluşan bilirkişi raporu alınarak, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine açık, ayrıntılı ve gerekçeli rapor tanziminin sağlanarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan 1. bent gereğince temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlık, satım sözleşmesi uyarınca ayıplı maldan kaynaklı tazminat istemine ilişkin olup, temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE 11.01.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Davacı ile davalı arasında 4.11.2006 tarihli koltuk satış sözleşmesi yapıldığı davacının davalıya yargılama aşaması dahil 1.800.00 YTL ödediği, dava konusu koltukların ayıplı olup, davacının yasal sürede ayıp ihbarında bulunduğu dosya içeriği ile sabit olduğu gibi bu hususlar mahkemeninde kabulündedir. Satılan ürünün ayıplı olması halinde tüketici 4077 Sayılı Yasanın 4.ncü maddesi gereğince, bedel iadesi içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi yada ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir. Tüketici bu haklardan istediğini kullanabilir. Somut olayda davacı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkını kullanmıştır. Ne varki bedel iadesini isteyen tüketici satışa konu ayıplı malı da iade yükümlülüğündedir. Ayıplı malı iade edilmeden bedel iadesi istenemez. Tüketici ayıplı malı iade ettiği anda ödediği bedel için temerrüt faizi isteyebilir....
Dava; davacı şirketin ... plakalı aracın davalı taraftan satın alınması nedeni ile alınan aracın ayıplı olmasından dolayı, ayıpsız benzeri ile değiştirilmesi, mümkün olmaması halinde aracın satın alınan tarihten itibaren ticari faiziyle bedel iadesi, aksi halde dava konusu araçtaki ayıbın giderilmesi için davalıdan tahsili ve aracın turbo arızasından kaynaklı kullanılamaması nedeniyle araç mahrumiyet tazminatı'nın davalıdan tahsili, ayıbın giderilmesi halinde turbo değişikliği nedeni ile araçta meydana gelen değer kaybı tazminatı'nın davalıdan tahsili ve mahkemece bedel iadesine karar verilmesi halinde ÖTV ile kur farkından doğan bedelin davalıdan tahsiline yönelik açılmış, aracın ayıplı ve kötü ifasından kaynaklı tazminat talepleridir. Davacıya ait ruhsatnamesi, 18/05/2018 tarihli fatura, İzmir 8. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin .../... Değişik İş Dosyası, dosya içerisinde hazır edilmiştir....
Uyuşmazlık satılan ürünlerin ayıplı olup olmadığı, tüketicinin onarım hakkını mı yoksa bedel iadesi hakkını mı kullandığı, onarım hakkının kullanılmasından sonra bedel iadesi yönünde talepte bulunup bulunmayacağı, iddia edilen ayıpların kullanımdan mı yoksa üretimden mi kaynaklı olduğu hususundadır. Mahkemece tarafların sunmuş oldukları deliller toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmış ve davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür. Tüketici Kanunun 8 ile 12 maddeleri arasında ayıplı mallara ilişkin düzenlemeler söz konusudur. Tüketici Kanunu 8/1 maddesinde ayıplı malın tanımı yapılmıştır. Ayıplı mal sözleşmeye konu edilen malın tüketiciye teslimi anında taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır. Tüketici Kanunun 11. Maddesi ayıplı mal sebebiyle tüketiciye tanınan seçimlik hakları düzenlemiştir. 11....
Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.” şeklinde düzenlenmiştir. Bu ayıplı maldan sorumluluğa ilişkin olarak ise 4077 sayılı kanunun 4.maddesinin 3.bendine göre (Değişik fıkra: 21/02/2007-5582 S.K./22.mad) İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumlu olacakları belirtilmiştir. 4.fıkrası hükmüne göre ise; Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın 2012/-3-12832 tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir....