. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıya faturalı mal sattığını, mal bedelinin ödenmediğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında açık hesap – cari hesap şeklinde işleyen bir mal alım satımı bulunduğunu, davacının hesap özeti mutabakatı yapmadan ve iadeleri almadan talepte bulunmasının haksız olduğunu, davacının hesap kesimi ve cetvel gönderimi yapmadığını, davalı tarafın hesaptan düşülmesi gereken iadesi bulunduğunu, davacı tarafın ayıplı mallarının bulunduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir....
önceki bozma ilamına göre davacı kiracıya, ayıplı mal satışı iddiası ile davalı satıcı aleyhine dava açması konusunda kiralayan tarafından yetki verildiği, makinelerin toplam bedelinin 65.000,00 USD olduğu, ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihi olan 31.01.2006 tarihi itibariyle davalının temerrüde düştüğü, bu tarih itibariyle efektif satış değerine göre USD'nin TL kur karşılığı olan 1,3303 TL'den 65.000,00 USD karşılığı toplam 86.469,50 TL ayıplı mal bedeli olduğu, davacının asıl dosyada dava değerini ıslah edip toplam 205.075,40 TL talep ettiği, kabul edilen bu miktara göre bakiye 118.605,90 TL miktar yönünden talebin kabul edilemeyeceği, birleşen dosyada aynı konuda mükerrer talebin söz konusu olduğu gerekçesiyle asıl dosyada davanın kısmen kabulüne, toplam 86.469,50 TL ayıplı mal bedelinin, temerrüt tarihi olan 31.01.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, asıl dosyada harçlandırılmış ve talep edilen dava değerine göre bakiye...
Davacı talebi olan ürünlerin geri alınarak beledinin eksiksiz olarak kendilerine geri ödenmesi talebi verilen süre olan 01/07/2017 geçmesine rağmen hala kusurlu bulunduğu, açık ayıplı mal olarak tanımlanan ürünler için ürünlerin geri alınarak bedelin geri ödenmesi talebinin 6502 sayılı kanunun 11 md.5 fıkrasına göre uygun olduğu belirtilmiştir. 6502 sy. TKHK nın m.8 de ki, ayıplı mal tanımı, 9. maddesinde ki ayıplı maldan sorumluluk hususu, somut olayda gerçekleşmiştir. Tüketici, 6502 sy. TKHK nın m.11 gereğince, seçimlik haklarından sözleşmeden dönme hakkını kullanmıştır. Mahkemece, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı ve ayıplı mal kavramı ve sözleşmeden dönme koşullarının oluştuğuna dair tespiti Dairemizce de uygun görülmüştür....
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde ayıplı mal satışı nedeniyle davacının sözleşmeyi geçmişe etkili feshe hak kazandığı ancak ayıbın meydana gelmesinde davacının da müterafık kusurunun (% 20) bulunduğu gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne 45.312 TL tazminatın dava tarihinden itibaren değişen ve değişecek olan avans faiz oranları uygulanmak suretiyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davacıda bulunan 02.09.2010 tarih 128030 nolu fatura konusu masif panelin ürünlerinin davacı tarafça davalıya iadesine, taraflara yüklenen edimlerin aynı anda ifasına, aşan istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 28/04/2014 tarih, 2013/10500 Esas ve 2014/7957 Karar sayılı bozma ilamında ;”Dava; ayıplı mal satıldığı iddiasına dayalı alacak davasıdır....
Tüketici Mahkemesince, davaya konu edilen araçla ilgili olarak ...Tüketici Mahkemesinin 2005/487 Esas sayılı dosyası ile karar verildiği ve kararın infaz edildiği, davacının tüketici sıfatından bağımsız olarak bu dosyayla mal varlığı ve şahıs varlığına ilişkin maddi manevi tazminat talep ettiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesince ise davanın davalı Opel Yetkili Servisi olan ... Otomotivden satın alınmış olan ayıplı mal kaynaklı olarak diğer davalılardan almış olduğu hizmetten doğan bir dava olduğu, davacının tüketici, davalıların hizmet veren olduğu, 4077 sayılı Kanunun 2. maddesine göre, bu kanunun 1. maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflarından birini oluşturduğu her türlü hukuki işleme ilişkin uyuşmazlığın çözümünde Tüketici Mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacı, davalı firmadan satın aldığı ev döşeme malzemesinin ayıplı çıktığını ve bu nedenle zarara uğradığını belirterek zararının giderilmesini talep etmiştir. 4077 sayılı yasada tanımlanan anlamda, davacı, bir malı ticari olmayan amaçla edinen tüketici; davalı ise ticari faaliyeti kapsamında tüketiciye mal sunan tüzel kişidir. Taraflar arasındaki ilişki, 4077 sayılı yasa kapsamında düzenlenen tüketici ile satıcı tüzel kişi arasında mal satışına ilişkin bir hukuki işlemdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı ... Otomotiv …. Ltd.Şti.’den satın aldığı, diğer davalının ithalatçısı olduğu aracın ayıplı olduğunu iddia ederek ayıplı araç için ödediği bedelin ödeme tarihinden yasal faizi ile iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar aracın ayıplı olmadığı savunarak davanın reddine karar verilmesini dilemişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı .... Ltd.Şti.’den satın aldığı, diğer davalının ithalatçısı olduğu aracın ayıplı olduğunu iddia ederek ayıplı araç için ödediği bedel ile manevi tazminatın yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar aracın ayıplı olmadığı iddia ederek davanın reddine karar verilmesini dilemişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacılar,... Sitesinde bulunan binada daire satın aldıklarını,taşınmazlarda ve ortak alanlardaki eksik ve ayıplı imalatların tespitini yaptırdıklarını ileri sürerek tadilat ve ayıp giderleri için 200.000,00 TL'nin tahsiline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Giderek 4077 sayılı Kanun ile de bu koruma olgusunu yasal düzenleme altına alıp; üretim aşamasında bilgi sahibi olmadığı malları veya sunulan hizmetleri satın alan ve sözleşmede satıcıya karşı zayıf durumda olduğu kabul edilen tüketicinin, sonradan bu mal veya hizmetlerin ayıplı çıkması sonucu uğradığı zararın tazminini sağlama yoluna gitmiştir. Az yukarıda açıklandığı üzere 4077 sayılı Kanunun ....maddesinin ilk şeklinde “mal” kavramı “ticaret konusu taşınır eşya” olarak tanımlanmışken 4822 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle bu tanım genişletilmiş; diğer unsurlar yanında “ alış-verişe konu olan konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar” da mal kavramına dahil edilerek, bunlar da tüketici hukukunun kapsam ve koruması altına alınmıştır. 4077 sayılı yasanın .... maddesi kapsamında da sıklıkla satın alma tabiri kullanılmaktadır....