Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

özensiz işçiliği ve koltuğun da bir tanesinin tamamen ayıplı olduğunu gördüğünü bunun üzerine firmayı aradığını değiştirilmesini istediğini ancak ayıpların giderilmediğini belirterek ayıplı mal nedeni ile malların geri iadesini ve ödenen 3.800,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

Davacı, davalıdan satın aldığı oturma grubu ve kanepenin ayıplı çıktığını öne sürerek, ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, mahkemece taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi niteliğinde olduğu benimsenerek genel mahkemenin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir. Taraf beyanları ve dosya kapsamı nazara alındında taraflar arasındaki ilişki 4077 sayılı yasa kapsamında kalan satış sözleşmesi niteliğinde olup sözleşmenin eser sözleşmesi niteliğinde olduğundan söz edilemez.Öyle olunca mahkemece işin esasına girilip taraf delilleri toplanarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 16.4.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı mal satışı nedeniyle, sözleşmeden dönme ile bedel iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Dava konusu mobilyaların satımı ile ilgili davacı tüketici ile davalı satıcı arasında 10/05/2017 tarihli perakende satış sözleşemesine ilişkisi bulunduğu, sözleşme bedelinin 12.000,00 TL olduğu, davacı tarafından 9.000,00 TL ödeme yapıldığı, ürünlerin 28/10/2017 tarihinde teslim alındığı, ancak yatak odası ve koltuk takımının ayıplı olduğu gerekçesiyle sözleşmeden dönme talebiyle eldeki davayı davalı üreticiye karşı açtığı anlaşılmaktadır....

    de dosyadaki delillere göre davacının satış bedeli olarak ödediği miktar 5.000,00 TL olduğu halde bu miktar aşılarak ve davacının çektiğini söylediği kredi gerekçe gösterilerek fazla bedelin iadesi hatalı olup dosyada mevcut dekont da dikkate alınarak davacının malı satın aldığı anlaşılan 5.000,00 TL üzerinden davanın kabulü gerekirken anlatılan şekilde hüküm kurulmuş olması hatalı olup kararın bu yönden bozulması gerekmiştir. 3-Mahkemece ayıplı malın bedel iadesi ile davanın kabulüne karar verilmiş olmakla sözleşmenin feshi ile beraber edimlerin karşılıklı iadesi gerekeceğinden davacının elinde bulunan motorsiklet yönünden iadesi hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi de usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tapu iptal tescil, bedel iadesi, tazminat istemine ilişkindir. 2....

        Davalı davanın reddini dilemiş, mahkemece ayıbın giderim bedeli olan 16.826,20 TL’den 3.750,00 TL teminat bedelinin mahsubuyla bakiye bedel üzerinden dava kabul edilmiştir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme sonucu alınan bilirkişi raporunda eserin ayıplı olduğu belirlenerek ayıbın giderim bedeli hüküm altına alınmış ve kamera sisteminin davalı yüklenicilere iadesine karar verilmiştir. Oysa davacı yan sözleşmenin feshini istememiş, sadece ayıpların giderim bedelinin davalılardan tahsilini talep etmiştir. Bu istem sözleşmenin kurulduğu tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 475. maddesinde düzenlenen ayıp nedeniyle uğranılan zararlar ve ayıbın giderilme bedeline ilişkindir. Sözleşmeden dönme yönünde bir irade bulunmamaktadır. Mahkemenin işin ayıplı olduğu ve ayıbın giderim bedelinin hüküm altına alınması gerektiğine yönelik karar davalılar tarafından temyiz edilmemiştir....

          Noterliği’nce 30.07.2013 tarihinde düzenlenen araç satış sözleşmesi ile 22.700,00 TL bedel ödeyerek davalıdan araç satın aldığını, aracı aldıktan sonra motor ve şasi numaraları üzerinden yaptırdığı Tramer poliçe sorgulamasıyla aracın 19.12.2011 tarihinde pert olduğunu öğrendiğini, aracı kasko yaptırmak için başvurduğu sigorta şirketinden de ağır hasarla trafikten çekilen ve onarılarak görünümü düzeltilen bu araca kasko da yaptırılamayacağını öğrendiğini, kendisine ayıplı mal satıldığını ileri sürerek araç satış sözleşmesinin iptali ile satış bedeli olarak ödenen 22.700,00 TL'nin satış tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, araçta pert kaydı olduğunu kendisinin de bilmediğini, davacının kontrollerini yaptırarak satın aldığını ve kusuru olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

            Dava, davacının satın aldığı otomobilin ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak misli ile değişim, olmadığı takdirde sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir....

            Bilirkişi incelemesi ile araçta mevcut bulunan kusurun gizli ayıp olduğu mütalaa edilmiş, mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. 25.08.2014 tarihli bilirkişi raporu incelendiğinde; “...aracın, onarım amaçlı tavanın doğrultularak, boyama işlemine tabi tutulmasının orjinaliteyi olumsuz etkileyecek kalıcı özelliklerinin olacağı, kalıcı izin, aracın orijinalitesini olumsuz etkileyecek, değerinden kaybetmesine neden olacağı, aracın doğrultma ve boyama işlemine tabi tutulmamış emsalleri ile aynı değerde satılmayacağı, bu bağlamda aracın markası, tipi, modeli, onarımın niteliği, ona bedeli, km.si, aracın 2. el alınır satılır değerleri, piyasasındaki genel geçer uygulan göz önüne alındığında değerinden 2.000,00TL kaybedeceği...” belirtilmiştir. Kanun gereğince tüketici, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....

              (HMK 114/1-c) 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. 6502 sayılı Kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluğu düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir....

                UYAP Entegrasyonu