Ayrıca alıcı TBK’nın 230. maddesi uyarınca birden çok mal veya birden çok parçadan oluşan bir mal, birlikte satılmış olup da bunlardan bazıları ayıplı çıkarsa, dönme hakkı bunlardan ancak ayıplı çıkanlar için kullanılabilir....
İşbu talebin misli ile değişim talebi olarak değerlendirilmesi mümkün bulunmayıp, yukarıda belirtildiği üzere 6100 sayılı HMK'nun 26. maddesindeki taleple bağlılık ilkesi gereğince hakim talepten fazlaya karar veremez, duruma göre talep sonucundan daha azına karar verebilir....
Dava, ayıp nedeniyle, davaya konu aracın ayıpsız misli ile değişimi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; davaya konu aracın bagaj kapağında sağ tarafa doğru kayma olduğunun bilirkişi raporu ile tespit edildiği, ayıbın imalat kaynaklı ve gizli ayıp niteliğinde olduğu, davacının seçimlik haklarından ayıpsız misli ile değişim talebinde bulunduğunu, ayıbın niteliğinin davacının ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkını kullanmasına engel teşkil etmeyeceği, gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyanın istinaf sebepleri ile sınırlı olarak HMK 355....
buzdolabının ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesinin gerektiğini belirterek dava konusu buzdolabının ayıpsız misli ile değiştirilmesine, 550,00 TL servis ücretinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
arıza bulunmadığı halde davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte bedel indirimine karar verilmesi gerekirken misli ile değişim yönünde karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte davacının seçimlik haklardan misli ile değişim hakkını kullanıp kullanmayacağının tespitinin zorunlu olduğunu, arızanın onarımı mümkün iken ağır ve menfaat dengesine aykırı olacak şekilde malın misli ile değişimine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, karar ilam harcı ve karşı yan vekalet ücretinin dava konusu aracın ayıpsız değeri ile ayıplı değeri arasındaki fark olan 6.746,48- TL üzerinden hesaplanması gerektiğini, mahkemece hatalı hesaplandığını, tüm bu nedenlerle öncelikle tehir-i icra taleplerinin kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Taraflar arasındaki ayıplı malın ayıpsız misli ile değişimi olmazsa ücretsiz onarımı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince misli ile değişim talebinin reddine ayıbın ücretsiz olarak onarılmasına, değer kaybı olmadığının tespitine karar verilmiştir. Kararın davalıların vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalıların vekilleri tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir....
Dava konusu aracın üretimden kaynaklı ayıpları bulunduğu, ayıpların satın alma sırasında anlaşılacak nitelikte olmadığı, meydana gelen arızaların kullanım hatasından değil, aracın gizli ayıplı olmasından kaynaklandığı davacının seçimlik haklarından ayıpsız misli ile değişim hakkını kullanabileceğinden..." dair davanın kabulü ile taraflar arasında 26/12/2018 tarih ve 099161 nolu fatura ile alım satıma konu olan ve özellikleri faturada belirtilen Peugeout araç 301 Allure 1- 6 blue HDI marka aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, bu mümkün olmadığı takdirde icra iflas kanunun 24. Maddesinin uygulanmasına dair karar vermek gerekmiştir. İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN: Davalı vekili istinaf talebinde bulunmuştur....
BİLDİRİLEN İSTİNAF NEDENİ: Davacı vekili; davaya konu aracın ayıplı olduğunu, davacının 6502 sayılı TKHK 11.maddesinde düzenlenen seçimlik haklarından misli ile değişim, misli ile değişim olmadığı takdirde bedel iadesi talepli dava açmalarına rağmen 6502 sayılı yasanın 11/3.maddesi kapsamında ilk derece mahkemesince bedel indirimine karar verildiğini, talep etmedikleri halde seçimlik hakkın bedelden indirim olarak kabulünün taraflarınca mümkün olmadığını bildirerek istinaf itirazında bulunmuştur....
İşbu dava açılmadan önce, davalı taraf ile anlaşmazlığın giderilmesi amacı ile arabuluculuk görüşmesi yapılmış ise de ----- tarihli ticari dava şartı arabuluculuk son tutanağında da görüleceği üzere davalı taraf ile anlaşma sağlananamış, arabuluculuk süreci olumsuz sonuçlanmıştır. Bu nedenle huzurdaki davanın açılması zorunluluğu hasıl olmuştur. Yukarıda Ayrıntılı olarak açıkladığımız sebeplerle haklı davamızın KABULÜ ile; taraflar arasında akdedilen satım sözleşmesine konu ayıplı ürünün ayıpsız misli ile değiştirilmesine, bunun mümkün olmaması halinde sözleşmeden dönme suretiyle müvekkil şirketçe ödenen --- ücretin -----tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ederiz....