"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı,04.12.2007 tarihli satış sözleşmesi ile 1.750 YTL karşılığında davalıdan oturma grubu satın aldığını,ürünün 08.12.2007 tarihinde monte edilerek teslim edildiğini, 06.01.2008 tarihinde kullanmak üzere açtığını ve sabahleyin kapatmak istediğinde kapanmadığını, satıcının kulanıcı hatası olduğunu ve ... kapsamı dışında olduğunu söylediğini belirterek ürünün iadesi ile satış bedelinin tahsiline hükmedilmesini istemiştir....
Tüketicinin sözleşmeden dönme ve bedel iadesine ilişkin seçimlik hakkı ancak malın ayıplı olduğu durumlarda kullanabileceği bir haktır. 13.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren ve mevcut olaya uygulanması gereken Garanti Belgesi Yönetmeliğinin 6.maddesinde, garanti süresi düzenlenmiştir. Buna göre, malın arızalanması durumunda tamirde geçen süre garanti süresine eklenir. Aynı yönetmeliğin 8.maddesin de ise ücretsiz onarım isteme hakkı düzenlenmiştir. Aynı yönetmeliğin 9.maddesinde tüketicinin diğer hakları başlığı altında Tüketicinin, ücretsiz onarım hakkını kullanması halinde malın; a) Garantisüresi içinde tekrar arızalanması, b) Tamiri için gereken azami sürenin aşılması, c) Tamirinin mümkün olmadığının, yetkiliservis istasyonu, satıcı, üretici veya ithalatçı tarafından bir raporla belirlenmesi, durumlarında; tüketici malın bedel iadesini, ayıp oranında bedel indirimini veya imkan varsa malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini satıcıdan talep edebilir....
inkar ettiğini ileri sürerek, 18.06.2013 tarihli 3.200 TL bedelli çekin iptali ile satılan malın davalıya iadesi ve sözleşmeden dönülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalılar duruşmaya gelmemiş ve cevap vermemişlerdir. Yerel mahkeme, bilirkişi incelemesi yaptırarak dolabın ayıplı olarak imal edildiği belirlendiğinden ve ayıplı mal satıcıya iade edildiğinden bedelin iadesi yönünde karar vermiştir. Davacı, ayıplı dolabın satıcıya iade edildiğine dair adi belge niteliğinde bir yazı sunmuş ise de, satıcı yargılamaya katılmamış ve imzanın kendisine ait olup olmadığı ispatlanamamıştır. Keza keşif esnasında dolap bilirkişice incelenmiş ancak dolabın nerede ve kimin elinde iken incelendiği belirtilmemiştir. Şu durumda yargılamaya gelmeyen ve cevap vermeyen satıcı davacının tüm, iddialarını inkar etmiş sayılacağından, ayıplı malın iade edilip edilmediği kendisinin çağrılarak belirlenmesi ve keşif sırasında malın kimde olduğu hususunun araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken malın iade edildiğinin varsayılmak suretiyle eksik inceleme ile verilen kararın bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın değiştirilmesi, bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... Mot. A.Ş avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle ayrıca bir Ticaret Mahkemesi olmadığına ve ara kararı ile Ticaret Mahkemesi sıfatı ile bakılacağına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 3.15 TL kalan harcın Mais Mot. A.Ş'den alınmasına, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 8.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ın gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 25.02.2009 tarihinde davalı şirketten 0 km araç satın aldığını, satmak istediğinde aracın tavanının tamamen boyalı olduğunun ortaya çıktığını, bu durumun kendisinden hile ile gizlendiğini, aracın bu haliyle gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek satış bedelinin iadesine ve 3.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, aracın ayıplı olmadığını, imalat hatası bulunmadığını, bedel iadesi koşullarının oluşmadığını ve manevi tazminat talebinin yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini dilemişlerdir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, faizin satış tarihinden itibaren başlatılmasının doğru olmadığını, birlikte ifa kuralı uyarınca faizin başlangıç tarihinin aracın iadesi tarihi olması gerektiğini, henüz aracın müvekkiline iade edilmediğini, alınan bilirkişi raporunun karar vermeye elverişli olmadığını, davacının aracı düşük bedelle satın aldığını, aracı satın alırken ağır hasarlı olduğunu bildiğini, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinde yapılan sorgulamada da araçtaki tüm hasar kayıtlarının ortaya çıktığını, tamir faturalarının gerçeği yansıtmadığını, fahiş olduğunu belirterek, istinaf taleplerinin kabulü ile kararın ortadan kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, ayıplı araç nedeni ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir....
Davalı vekili, davacının tacir olduğunu ve dava konusu telefonun faturasının şirket adına düzenlendiğini, TTK hükümleri gereğince talep hakkının zamanaşımına uğradığını, ayrıca davalının ikametgahının Kartal ilçesi olması nedeniyle yetki itirazında bulunduklarını, davacının ayıp ihbar sürelerine de uymadığını ve ayrıca telefonun ayıplı olmadığını bildirerek dosyanın yetkili ve görevli Kartal Sulh Hukuk mahkemelerine gönderilmesine, davanın hak düşürücü süre ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki alım-satımın ticari olduğu, davanın teslimden itibaren 6 aylık zamanaşımı süresinden sonra açıldığı, sözleşmenin ifa yerinin Erzurum olduğu gerekçeleriyle yetki itirazının ve davanın da zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, ayıplı malın iadesi ile ödenen bedelin faizi ile iadesi istemine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2019/379 Esas KARAR NO : 2021/180 DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) DAVA TARİHİ : 19/07/2019 KARAR TARİHİ : 12/03/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan satın almış olduğu, bedelinin tamamını ödediği 2 aracın ayıplı olduğunu, ayıbın gizli ayıp mahiyetinde olduğunu, dava konusu araçlarda çatlak ve paslanmadan ileri gelen ve imalattan kaynaklanan sorunların olduğunu, bu durumun sonradan ortaya çıktığını, bu konuda davalıya ihtarname gönderilmişse de yanıt verilmediğini ve ayıpların giderilmediğini, bu sebeple ayıbın tespitini, aracın ayıpsız benzeriyle değiştirilmesini, ya da ayıp oranında bedel indirimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....