"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen davada İzmir 13.Asliye Hukuk ve İzmir 1.Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davalıdan sipariş üzerine satın alınan koltuk takımının siparişe uygun üretilmeksizin hatalı ve ayıplı olarak yapılması nedeniyle ayıplı malın iadesi ile ödenen bedelinin tahsili istemine ilişkindir. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanununun Amaç başlıklı 2. maddesinde “Bu kanunun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiş, yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü...
Taraflar arasında, 24/07/2020 tarihli ve MTR 71 nolu faturaya göre 10.150,00 TL hizmet faturalı 3 teker treeporter ve 6 adet 10.734,00 TL hizmet tutarlı akü alım satım sözleşmesi yapıldığı, belirtilen ürünlerin 21/07/2020 tarihinde davacıya teslim edildiği, davacının Zonguldak 2. Noterliği'nden 28/07/2020 tarihli ve 12595 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebini içerir ihtar çekildiği, ihtarın davalıya 04.08.2020 tarihinde tebliğ edildiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkemece, davacının hile ve gabin ile satış yapıldığına ilişkin dava sebeplerinin reddine karar vermiş olup, davalı vekilinin istinaf sebebi ürünün ayıplı olmadığına ilişkin olması nedeniyle ihtilaf, davaya konu ürünlerin açık ya da gizli ayıplı olup olmadığı, ayıbın kullanımdan kaynaklanıp kaynaklanmadığı ile ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığına ilişkindir....
den hizmet kodlu KRN Parke Ak Meşe, PY-1001 hizmet kodlu parke altı şilte, hizmet kodlu Süpürgelik dış budak 6 cm olmak üzere satın aldığını, ayrıca bu ürünlerin döşemesi montajını yapmak için müvekkili tarafından ustaya el emeği ödemesi yapıldığını, faturaların dosyada mevcut olduğunu, ancak bugün itibariyle parkelerin değiştirildiğinde müvekkili davacının zararının o hesaplamaların kat ve kat üzerinde olduğunu, parkelerin montajının yapıldıktan sonra parkelerde kabarma, arasında boşluklar, renginde matlaşmalar ve daha fazla ayıp ortaya çıkmaya başladığını, müvekkili davacının elinde fatura ve belgeler ile Ceyhan İcra Müdürlüğünün 2018/3757 Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlattığını, ancak davalıların takibe itiraz ederken malların ayıplı olmasını kabul etmekle sadece taraflarına verilen sürenin kısa olduğunu öne sürdüklerini, müvekkili davacının sadece yaptığı masrafı talep etmek için icra takibine başvurduğunu, söz konusu parkelerin ayıplı çıkmasının daire sahiplerini ve müvekkilini...
Şti. “ olarak değiştirdiğini, müvekkili firmanın sözleşmeden kaynaklı hizmetlerin hiç yapılmaması, yapılanların ayıplı yapılmış olması ve müvekkili firmadan ... orijinal bedeli olarak tahsil edilen bedelin alıcıya ödememesi nedeniyle 25.02.2021 tarihinden itibaren ...ist firmasıyla tüm çalışmalarını durdurduğunu, ayıplı hizmete ilişkin kanuni düzenlemeye göre hizmet sağlayıcı tarafından sunulan hizmetin ayıplı olması halinde, şirket ile birlikte hareket edenlerinde sorumlu olacağının düzenlendiğini beyanla davalıların sözleşmeden kaynaklı hizmetin ayıplı veya hiç görülmemesi, müvekkil firmadan orijinal program ödemesi için tahsil edilip de ödenmeyen kısımları iade edilmemesi, reklam için alınıp da reklamların yapılmaması ve ödemesi alınıp da kesilmeyen faturalar nedeniyle doğan KDV kaybı nedeni ile uğranılan zararlarımızın HMK m.107 gereği bilirkişi tarafından tespiti halinde artırmak şartı ile şimdilik 30.000,00 TL uzlaşmazlık tutanak tarihi 15.10.2021 itibaren ticari avans faizi...
veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren hizmetlerin ayıplı hizmet olarak kabul edildiğini, işin niteliği itibariyle gözle görünür muayene ile tespit edilemeyecek teknik ve uzman incelemesi gerektiren ve hileli davranışlar ile gerçekleştirilen ayıpların gizli ayıp olarak nitelendirilmesi gerektiğini, bu hususta hile ve ödemezlik defilerinin mevcut olduğunu, haksız davanın reddini, takibin iptalini, icra inkar tazminatı talebinin reddini, iddia edilen alacağın %20'sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Maddesine göre iş sahibi yüklenici tarafından kendisine teslim edilen ayıplı ifada Eseri alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim isteme ve aynı anda da genel hükümler kapsamında tazminat isteme hakkında sahip olduğunu, Araçlardaki ayıp oranında bedel iadesi ve kazanç kaybı talep edilecek olup araçlardaki ayıbın ve kazanç kaybının tespit edilmesini talep etmekte olduğunu, davalıya teslim edilmiş ve ödenmiş çekler ve yapılmış olan ödemeler ile müvekkil sözleşmenin şartlarını yerine getirmesine karşılık davalının ayıplı hizmet vermesi sebebi ile ödenilen bedelin belirlenecek ayıp oranındaki kısmının iadesini ve araçların ayıplı tesliminden doğan kazanç kaybını talep etme zorunluluğu doğduğunu bildirerek şimdilik 10.000,00 TL' nin tahsilini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalı taraf usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir. DELİLLER : Ticaret Sicili Müdürlüğü kayıtları, Vergi dairesi kayıtları, ödeme belgeleri ile tüm dosya kapsamı....
MAHKEME KARARI: Mahkemece, davalıya ait iş makinesinin davacı tarafından tamir edildiği, bakiye bedelin ödenmediği ve davalının ayıplı hizmet verildiğine ilişkin iddialarını ispat edemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde, bakiye kalan bedelin sadece davacı beyanı ile tespit edildiğini, teknik aksaklıklara dikkat edilmediğini, davacının edimlerini yerine getirmediğini, ayıplı hizmet verildiğini, bakiye bedelin ödeneceğinin ihtaren bildirildiğini, bilirkişi raporunda beton pompasının bilgilerinin olmadığının tespitinin mümkün olmadığını, malın ayıplı olduğunun açıkça belli olduğunu, ayıp ihbarı ve bilgilerinin noter ihbarnamesi ile mevcut olduğunu, raporun sadece ticari defter üzerinden tespit ile düzenlendiğini ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Ofisi’nin bayisi olarak satış yaptığı ve hizmet verdiği hususunda bir uyuşmazlık da bulunmaması karşısında, sağlayıcı tarafından bildirilen reklam ve ilanlarda tespit edilen yararlanma amacı bakımından tüketicinin beklediği faydaları ortadan kaldıran maddi eksiklikler içeren hizmet sözkonusu olduğundan, anılan Kanunun 4/A maddesinin ilk fıkrası uyarınca ayıplı hizmet bulunmaktadır. Sağlayıcı ve bayi 4/A maddesinin üçüncü fıkrası gereğince, ayıplı hizmetten ve ayıplı hizmetin neden olduğu her türlü zarardan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Kaldı ki, sunulan hizmetin ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz (H.G.K.’nun 19.09.2012 tarih 2012/13-153 E., 2012/598 K. sayılı ilamı). Mahkemece açıklanan bu husus gözardı edilerek, davalı ......
Ofisi’nin bayisi olarak satış yaptığı ve hizmet verdiği hususunda bir uyuşmazlık da bulunmaması karşısında, sağlayıcı tarafından bildirilen reklam ve ilanlarda tespit edilen yararlanma amacı bakımından tüketicinin beklediği faydaları ortadan kaldıran maddi eksiklikler içeren hizmet sözkonusu olduğundan, anılan Kanunun 4/A maddesinin ilk fıkrası uyarınca ayıplı hizmet bulunmaktadır. Sağlayıcı ve bayi 4/A maddesinin üçüncü fıkrası gereğince, ayıplı hizmetten ve ayıplı hizmetin neden olduğu her türlü zarardan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Kaldı ki, sunulan hizmetin ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz (H.G.K.’nun 19.09.2012 tarih 2012/13-153 E., 2012/598 K. sayılı ilamı). Mahkemece açıklanan bu husus gözardı edilerek, davalı ......
Ofisi’nin bayisi olarak satış yaptığı ve hizmet verdiği hususunda bir uyuşmazlık da bulunmaması karşısında, sağlayıcı tarafından bildirilen reklam ve ilanlarda tespit edilen yararlanma amacı bakımından tüketicinin beklediği faydaları ortadan kaldıran maddi eksiklikler içeren hizmet sözkonusu olduğundan, anılan Kanunun 4/A maddesinin ilk fıkrası uyarınca ayıplı hizmet bulunmaktadır. Sağlayıcı ve bayi 4/A maddesinin üçüncü fıkrası gereğince, ayıplı hizmetten ve ayıplı hizmetin neden olduğu her türlü zarardan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Kaldı ki, sunulan hizmetin ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz (H.G.K.’nun 19.09.2012 tarih 2012/13-153 E., 2012/598 K. sayılı ilamı). Mahkemece açıklanan bu husus gözardı edilerek, davalı ......