WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anılan maddeye göre hizmet alan tacir, malın ayıplı olduğu açıkça belli değilse, malı teslim aldıktan sonra malı incelemek veya incelettirmek, malın ayıplı olması halinde 8 gün içinde bu durumu hizmet verene iletmek durumundadır (Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2016/991 Esas 2018/5119 Karar sayılı ilamı). Somut olayda, davalı tacir olup, hizmetin ayıplı verildiğine ilişkin davacıya ayıp ihbarında bulunduğunu beyan etmediği gibi varsa ayıp ihbarına ilişkin delil de sunmamıştır. Kaldı ki davalı, hizmetin ayıplı olduğuna yönelik bir delil sunmamış olup bilirkişi raporunda da, davacı tarafından sunulan hizmetlerin içeriğinin eksiz ve tam olduğu tespit edilmiştir. Öyleyse davalının, hizmetin ayıplı olduğuna yönelik ileri sürdüğü iddiaları yerinde değildir. Ticari defterlere kaydedilmiş fatura akdi ilişkinin varlığını da kanıtlar....

    Diğer davalı ... ise; satılanın ayıplı olduğuna ilişkin iddianın satın alma tarihinden itibaren 30 gün içinde ileri sürülmesi gerektiğini, olayda ağır hizmet kusuru bulunmadığını, manevi tazminat koşullarının oluşmadığını, tüketici mahkemesinin görevli olmadığını, icra müdürü ile bilirkişinin kusurlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Yerel mahkemece; dava konusu bağımsız bölümün değerinin, davacının satın aldığı tutardan çok daha fazla olduğu ve davacının zararının bulunmadığına ilişkin bilirkişi raporu benimsenerek, istemin reddine karar verilmiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Yasa'nın “Tanımlar” başlıklı 3/f bendinde satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişiler olarak; 3/h bendinde de tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında tüketici ile satıcı-sağlayıcı arasında yapılan her türlü hukuki işlem olarak tanımlanmıştır....

      Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; ... 22 Kasım 2010 tarihli davalıya hitaben olan yazısının davacı tarafa bildirilmediği, kusurlu (ayıplı) üretime bağlı olarak hak iddia edebilmesi için davalının bildirme yükümünü yerine getirmesi gerektiği bu sebeple davacının davalıdan haksız kesmiş olduğu teminat bedeli tutarınca alacaklı olduğu, asgari ücret farkı talebine ilişkin olarak ise sözleşme ve kamu ihale mevzuatı hükümlerine aykırı yapılan işlem nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olduğu gerekçesiyle,davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklı asgari fiyat farkının ve haksız kesilen hakedişin iadesi istemine ilişkindir. Taraflar arasında yapılan hizmet sözleşmesi uyarınca ... ... ... tarafından ... .... ...’ne ait işin yapımı davacı şirkete bırakılmış ancak davacı şirketin işi ayıplı yapması nedeniyle davalı şirket tarafından ... ......

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki malın ayıplı olmasından kaynaklanan iade davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı ... 04/07/2011 tarihinde davalıdan ...marka 2011 model otomobili 48.850,10-TL ye satın aldığını, ancak aracın ayıplı çıkması nedeni ile ayıplı malın satım bedeli olan 50.330,09-TL ve satım tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

          Dosya kapsamına göre, davacı ... ile davalı arasında 03.11.2003 tarihli 23-30 Kasım tarihleri arasında ...-... adında paket tur sözleşmesi imzalandığı, turun her iki davacıyı kapsadığı, tur bedeli olarak 1540 USD’nin ödendiği, hizmetin ayıplı olduğu anlaşılmakta olup bu hususlar taraflar arasında ihtilafsızdır. Mahkemenin kabulü de bu yöndedir. Taraflar arasında düzenlenen sözleşme 4077 sayılı kanunun 6/C maddesi kapsamında paket tur sözleşmesidir. Mahkemece bilirkişi raporu alınmak suretiyle davanın kabulü ile ödenen tur bedelinin tamamının davacılara iadesine karar verilmiştir. Davalı tarafça sözleşme kapsamında ayıplı da olsa hizmet verildiği sabittir. Mahkemece dosyada mevcut tüm deliller değerlendirilip bilirkişiden de ek rapor alınmak suretiyle davalının sözleşmeye göre vaad ettiği hizmet ile sunduğu hizmet arasındaki fark belirlenerek ödenen tur bedelinden indirilmesi ve bu farkın iadesine karar verilmesi gerekir....

            Sulh Hukuk Mahkemesi ise davanın ayıplı hizmet nedeniyle açılmış tazminat davası olduğunu belirtip Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kalan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiğini bildirerek görevsizlik kararı vermiştir. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar....

              Sulh Hukuk Mahkemesi ise davanın ayıplı hizmet nedeniyle açılmış tazminat davası olduğunu belirtip Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kalan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiğini bildirerek görevsizlik kararı vermiştir. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar....

                Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; sözleşmeye göre düğün saatinin 20.00-23.30 saatleri arası kararlaştırılmış olup düğüne gelen zabıta ekipleri nedeni ile yaklaşık 1 saat öncesinde saat 22.30 civarında bitirildiğinden, ayrıca sunulan müzik hizmetinin eksik olduğunun ilgili CD'lerin incelenmesinden anlaşıldığından, 3,5 saat sürmesi beklenen düğünün 2,5 saat sürdüğünden ve ayıp oranında indirim yapılması gerektiğinden (1,5 : 3,5 =) % 42,8 oranında ayıplı hizmet sunulduğu, 42.935,00 TL düğün bedeli üzerinden bu oranda indirim yapılması sonucu 18.376,18 TL maddi zarar oluştuğu yönünde görüş bildirilmiştir. Ne var ki; gerek bilirkişi raporunda gerekse gerekçeli kararda davacıların ayıplı hizmet iddiaları hakkında sözleşmenin tamamı gözetilerek bir değerlendirme yapılmamıştır....

                  Bu kez davada talep edilen işlemiş faizin de taraflar ve mahkememiz denetimine elverişliliğinin sağlanması açısından tekrar ek rapor tanzimi istenilmiş; 25/12/2023 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; " Davacı tarafından davalı tarafa verilen araç tamir-bakım hizmet bedelinin yukarıda belirtilen faturalarda da belirtildiği üzere esas alacak olarak toplam (26.894,56 TL * 6.855,80) * 33.750,36 TL olduğu, davalı tarafça ayıplı ifa yapıldığı savunmasına nazaran, dosyada sadece 2 adet asıl fatura ve takip eden iade faturaları ile önceki raporlarda belirtilen 2 adet ihtarname mevcut olup, davacı tarafından davalıya verilen hizmetin ayıplı olduğunu belirtir herhangi bir tespit raporu bulunmadığı gibi davacı tarafından verilen ayıplı hizmetin başkası tarafından ine ilişkin herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, bu nedenle ayıplı hizmet ye dair bir tespit ve değerlendirme yapılamadığı, Sayın mahkemece davacının 33.750,36 TL alacaklı olduğunun kabul edilmesi halinde davacının ... 24....

                    Davalı taraf, takiplere itirazlarında faturalara konu hizmetlerin sözleşmede vaat edilen kapsamda sunulmadığını ve hizmetin ayıplı ve eksik verildiğini savunmuştur. 6102 Sayılı TTK'nın 23/1-c maddesi tacirler arasındaki hizmetin ayıplı olması halinde yapılması gereken işlemleri düzenlemektedir. Anılan maddeye göre hizmet alan tacir, malın ayıplı olduğu açıkça belli değilse, malı teslim aldıktan sonra malı incelemek veya incelettirmek, malın ayıplı olması halinde 8 gün içinde bu durumu hizmet verene iletmek durumundadır (Yargıtay 23. HD'nin 2016/991 Esas, 2018/5119 Karar sayılı kararı). Somut olayda, davalı tacir olup, verilen hizmetin ayıplı olduğuna ilişkin davacıya ayıp ihbarında bulunduğunu beyan etmemiş ve varsa ayıp ihbarına ilişkin delil de sunmamıştır. Yine HMK'nın 190 maddesi uyarınca ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir....

                      UYAP Entegrasyonu