KARAR Davacı, 01/07/2013 tarihinde davalıdan araç satın aldığını, 27.02.2014 tarihinde ekspertiz yaptırdığını ve aracın sol arka kapısında boya yoğunluğu olduğunun tespit edildiğini bu durumda aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesini aksi halde bedel iadesi veya semen tenziline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, ayıp iddiasına dayalı olarak tüketicinin açtığı seçimlik hakların kullanılması istemine ilişkindir....
Davalı T3 vekili cevap dilekçesinde özetle; tüketicinin ayıpsız misli ile değişimi talep edebilmesi için en önemli şartın satılanın ayıplı olması hususu olduğunu, dava konusu araçta ise mevzuatta tanımlanan anlamda bir ayıp bulunmamakla beraber, araç niteliksel ve niceliksel vasıflarında maddi, hukuki veya ekonomik bir eksiklik taşımadığını, davacının araçta meydana gelen arızanın giderilmesi için müvekkili şirketin yetkili servisine başvurduğunu ve motor soğutma işlemleri kapsamında aracın ön hava kanatlarında gerekli işlem yapılarak aracın arızadan ari bir şekilde ve davacının bilgisi dahilinde davacıya teslim edildiğini, davacı seçimlilik haklarından olan ücretsiz onarım hakkını kullanmış olup, ayıpsız misliyle değişim seçimlilik hakkını kullanamayacağını, asla davacının iddialarının kabulü anlamına gelmemekle beraber, araçta iddia edilen sözde ayıbın varlığı halinde dahi, bu durum araçtan beklenen faydaya etki edemeyeceğinden aracın ayıpsız misliyle değişiminin hakkaniyete aykırı olacağını...
Buna göre bölge adliye mahkemesince; davacının seçimlik hakkını onarım yönünde kullanmış olduğu, onarım neticesinde arızanın giderildiği, bu hâli ile malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebinin TMK'nın 2. ve 6502 sayılı Kanun'un 11. maddeleri uyarınca hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olacağı gözetilerek; usul ve kanuna uygun olan ilk derece mahkemesince karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, aracın misli ile değişimine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Davalı davanın reddini dilemiş, Mahkemece, aracın ayıplı olduğu kabul edilerek aracın boyanması için gereli olan masraf ile değer kaybının tahsiline karar verilmiştir. 4822 Sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK.nun 4/2 maddesi gereğince malın ayıplı çıkması halinde tüketici, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Tüketici, bu seçimlik haklarından birini kullanabilecektir. Aynı şekilde tüketici bu haklarından birini kullandığını belirterek dava açabilecektir. Davacı dava dilekçesinde öncelikle aracın değiştirilmesini, mümkün olmazsa bedel iadesini talep etmiştir. Mahkemece, davacıya hangi seçimlik hakkı kullandığı sorularak, talebinin tekbir seçimlik hakka hasredilmesinden sonra sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şeklide karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
Davalı Has Otomotiv vekili, araçtaki sunroof arızasının giderilebilecek bir arıza olduğunu, bu nedenle değer kaybı yaratmayacağını, ayıpsız misliyle değişim veya bedel iadesinin müvekkili açısından hak ve menfaat dengesini bozarak sebepsiz zenginleşmeye yol açtığını ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE : Açılan dava, ayıplı ürünün ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, aracın ayıplı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar vererek araç bedelinin dava tarihi,nden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan alınarak davacıya ödenmesine karar vermiştir. Davacı dava dilekçesi ile aracın ayıplı olduğu iddiasıyla araç için ödenen 159.400,00 TL'nin ödenmesi veya aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep etmiş ancak 6. ve 10. Celselerde aracın misliyle değiştirilmesini talep etmiş olduğu görülmektedir....
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporunda arıza nedeniyle araçtan faydalanmamanın süreklilik arzetmediği, bu nedenle aracın yenisi ile değiştirilmesinin söz konusu olamayacağı, ancak tamir bedeli konusunda ise davacı vekilinin esasa dair beyanlarında bilirkişilerce belirlenen tamir bedelini istemedikleri gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı taraf aracın ayıplı olmasından dolayı yenisi ile değiştirilmesi veya bedelinin iadesi talepli dava açmış olup, aldırılan bilirkişi raporlarında araçtaki ayıpların yenisi ile değiştirilmesini gerektirir nitelikte olmadığı, tamir sonucunda giderilebileceği bildirilmiştir. Mahkemenin kabulü de bu yöndedir. Bahsi geçen bilirkişi raporunda ayrıca tamir bakım gider hesabı da yapılmıştır....
düşüncesi ile sözleşmeyi imzalamış ve bu niteliğe göre bedelini ödediğini, araç satış öncesi aşamada hasar görmüş ve ön sağ kapının komple boyandığını, boya işlemi müvekkilden gizlendiğini, ekspertiz raporlarıyla da sabit olduğunu, aracın ayıplı olması nedeniyle ve bu ayıbın gizli ayıp olması ve gizli ayıbın da müvekkil tarafından kabulü mümkün olmadığından aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesine, davalı yan ayıplı malı bilerek ve isteyerek müvekkile satmakla kötü niyetli olarak hareket ettiğinden ve müvekkili zarara uğrattığından kötü niyet tazminatına mahkumiyetine taleple iş bu davayı ikame etme zarureti hasıl olduğunu, tüm bu nedenlerle ayıplı aracın misliyle değiştirilmesine, davalı yan bilerek müvekkili zarara uğrattığından, kötü niyet tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Ltd.Şti'den satın aldığını, aracı aldıktan sonra ortaya çıkan arızaların teminata rağmen giderilemediğini, ticari işlerinin olmadığını, aracın 2 yıl garanti süresi bulunduğunu ileri sürerek aracın ayıpsız yenisi ile değiştirilmesine, mümkün olmaması halinde 5.000.000.000.TL'nın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ...Ş vekili cevabında, husumetin müvekkili firmaya yöneltilemeyeceğini, davanın süresinde açılmadığını, dava konusu aracın ayıplı olmadığını, davacının araçtan faydalanmaya devam ettiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre dava konusu aracın imalattan kaynaklanan hatalar nedeniyle sık sık arızalandığı, aynı arızanın 13 kez tekrar ettiği, aracın yenisi ile değiştirilmesi koşullarının oluştuğu gerekçesiyle aracın aynı nitelikteki yenisi ile değiştirilmesine karar verilmiş, hükmün davacı ... davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
şase nolu 95.000 TL bedelle 26/11/2018 tarihinde alınan aracın davalılara iade edilerek ayıpsız misli ile değiştirilmesine, bu mümkün olmadığı takdirde İİK 24 mad gereğince işlem yapılmasına, karar verilmiştir....
Mahkemece davanın kabulü ile ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, davalı .... den satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan boya hatası nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değişimi olmadığı takdirde bedelinin tahsili için eldeki dava açılmıştır. Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre araçtaki boya hatasının üretimden kaynaklandığı tesbit edilmiştir. Ne var ki araca ilişkin tramer kaydında aracın davacı elinde iken davadan önce ve sonra dört kere maddi hasarlı azaya karıştığı bildirilmiştir....