Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, Antalya 1.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2010/398 esas sayılı dosyasında davacı şirketin 3. kişiye karşı ayıplı mal satışından dolayı sorumluluğu benimsenip, tazminata karar verilirken, eldeki davanın da konusunu teşkil eden "......

    Somut olayda iğfalden sözedilemeyeceği ve onarımın 06/03/2013 tarihinde yapıldığı aracın ise 29/07/2011 tarihinde satın alındığı, TTK’nun ticari satışlara ilişkin 23. ve 6098 sayılı TBK'nun 231. maddesi uyarınca ticari satışlarda da ayıplı mal satışından kaynaklanan uyuşmazlıklarda zamanaşımı süresi 2 yıl olacağı ve dava konusu araç için satıcı tarafından 2 yıllık garanti verildiği gözetildiğinde davanın garanti süresi içinde açılması gerekirken bu sürenin geçirildiği ve TBK’nun sözleşmenin geçerlilik süresine ilişkin hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi olağan görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı...Servis A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı ...Ş. yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davalı açısından malın ayıplı hali ile teslimi ağır kusur olarak kabul edilmiştir....

        İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tüketicinin satıcıya karşı açmış olduğu ayıplı araç satışından kaynaklanan maddi zararın giderilmesine yöneliktir. İlk derece mahkemesince, davacının hali hazır durumuyla aracı görüp beğendiği, bedelini ödeyerek teslim aldığı, davacı tarafından aracın yaşı dikkate alınmaksızın, ekspertiz raporu alınmaksızın, araç satış sözleşmesinin akdedildiği, aracın yaşı gereği ayıplı olabilme ihtimalini göz önünde bulundurması gerektiği, herhangi bir kazaya karışıp karışmadığı, tramer kaydı olup olmadığının sorgulanmaksızın arızasız ve ayıpsız olabilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçesiyle TMK m.2 gereğince davanın reddi yönünde hüküm kurulduğu görülmektedir. Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır....

        -Davacı vekili dava dilekçesinde, eksik ve ayıplı işler bedeli olarak ....300,00 TL'nin tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesinde sadece kira kaybına ilişkin talep artırılmıştır. Eksik ve ayıplı işler bedeli yönünden ıslah yapılmadığı halde mahkemece bu kalem alacak yönünden ....208,... TL hüküm altına alınmıştır. Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. (6100 sayılı HMK m....). Bu durumda eksik ve ayıplı ... bedeli yönünden talep aşılmak suretiyle karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. ...-Öte yandan davacı vekili, ....02.2009 tarihinde davalılara tebliğ olunan 04.02.2009 tarihli ihtarname ile dava konusu edilen alacakların ödenmesi için davalılara ... günlük süre vermiştir. Bu nedenle, davalıların bu sürenin sonunda temerrüde düştüklerinin kabulü gerekirken, temerrüt tarihinin ........2006 olarak kabulü ile bu tarihten itibaren faize hükmedilmesi de doğru görülmemiştir....

          Dava alacak davasıdır. Taraflar arasındaki ihtilaf davaya konu aracın açık veya gizli ayıbı olup olmadığı, ayıplı olarak davacıya satılıp satılmadığı, davacının davalılardan alacak talebinde bulunup bulunamayacağı noktalarında toplanmaktadır. İddia, savunma, taraflarca sunulan bilgi ve belgeler, mahkememizce celp edilen bilgi ve belgeler hep birlikte değerlendirilmiş, uyuşmazlık konusunun uzmanlık görüşü gerektirdiği kanaati ile mahkememizin 15/06/2023 tarihli duruşma ara kararı gereğince dava konusu aracın bulunduğu ... Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak araç üzerinde keşfen inceleme yapılarak ayıp olup olmadığı, ayıbın türü ve ne şekilde ayıplı olduğu hususu ve davacı tarafın ticari defter ve kayıtları incelenerek araç kiralama bedeline ilişkin kayıtların tetkik edilmesine, varsa bedelinin tespitini, ayrıca dava konusu araçta değer kaybı bulunup bulunmadığının hususlarında rapor düzenlenmesine karar verilmiştir. ... 2....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak hukukuna ilişkin davada Erzincan 1. Asliye Hukuk ile Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, araç satışından kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Dosya, her ne kadar yargı yeri belirlenmesi için gönderilmişse de dosya kapsamından, görevsizlik kararının tebliğe çıkartılıp kesinleşme şerhi verilmeden gönderildiği anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.'nın 25/II. maddesinde "iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar temyiz edilmeksizin kesinleştiği taktirde görevli veya yetkili mahkeme Yargıtayca belirlenir." hükmü yer almaktadır....

              TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 08/05/2019 NUMARASI : 2018/792 2019/579 DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : Bakırköy 2. Tüketici Mahkemesinin 2018/792 Esas, 2019/579 karar sayılı kararı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....

              öğrendiğini, davacının araç üzerinde kusuralrı bilerek satın aldığını, sonrasında kendi meydana getirdiği kusurlardan kaynaklı tarafından alacak ve manevi tazminat talebinde bulunduğunu, bu taleplerinde yersiz ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....

              Davalı vekili cevabında, müvekkilinin davacıya ayıplı mal satmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre dava konusu araç üzerinde davalı tarafından herhangi bir şase değişikliği yapılmadığı, yapılmış bile olsa tescile engel olmadığı, aracın bu yönü ile hukuki bir ayıbının bulunmadığı, aracın motor bloğundaki kaynağın araç alındıktan sonra yapıldığı, aracın satışından evvel buna benzer herhangi bir arızasının olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 24.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu