"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı aracın bedelinin iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalıdan 16.08.2006 tarihinde üstü açık spor model bir araç satın aldığını, kısa süre sonra yağmurda üst tavanın açılan kısmından içeri su girdiğini tespit ettiğini, defalarca aynı sorunun tekrar ettiğini ancak servise başvurmasına rağmen sorunun giderilemediğini, aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıplı aracın yenisi ile değiştirilmesini, mümkün olmaması halinde akdin feshi ile ödediği 47.875,90 YTL araç bedeli ile 10.000 YTL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Dava, araç satış sözlemesine istinaden verildiği ileri sürülen paranın sözleşmenin feshi nedeniyle iadesi istemine ilişkindir. Davacı vekili, uyap vasıtasıyla elektronik imzalı olarak göndermiş olduğu 28/09/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir. Davacı vekilinin vekaletnamesinde feragate yetkisinin bulunduğu görülmüştür. 6100 sayılı H.M.K’ nun 307. maddesinde feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış olup aynı yasanın 309. maddesinde feragat ve kabul beyanının dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği, hüküm ifade etmesinin karşı tarafın muvafakatine bağlı olmadığı,feragat ve kabulün kayıtsız ve şartsız olarak yapılması gerektiği ve hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği belirtilmiştir. Yine aynı yasanın 311. maddesinde de feragat ve kabulün kati bir hükmün hukuki neticelerini doğuracağı hüküm altına alınmıştır....
Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde davacıya satılan römorkların ayıplı olduğu ve ayıbın üretim hatasından kaynaklandığı, tamiratla hatanın giderilemeyeceği, her ne kadar kambiyo senetleri temel ilişkiden bağımsız ise de dava konusu 27.000 TL.'lik senedin römork alışverişi nedeniyle davacı tarafından davalıya verildiğinin anlaşılmasına göre toplam 32.000 TL'nin davalıdan tahsili, davacı elindeki römorkların davalıya iadesi gerektiği, diğer taleplerin yerinde olmadığı gerekçeleri ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile 32.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacının elindeki 4 adet römorkun davalıya iadesine, davacının fazlaya dair talep ve davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Ticari satışlarda satılan malın ayıplı olması halinde satıcının ayıba karşı tekeffülü hükümlerinin uygulanabilmesi için gereken ayıp ihbar süreleri TTK.'nun 25/3 maddesinde düzenlenmiştir....
Bu ilke ve açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacı iş sahibi tarafından davalı yükleniciye, 2148 beton blok makinesi ve eklerinin imalatına ilişkin sipariş verilmiş, yüklenici tarafından imal edilen beton blok makinesi ve ekleri davacıya teslim edildikten sonra davacı iş sahibi, teslim edilen makinenin ayıplı olduğunu iddia ederek sözleşmenin feshi ile birlikte ödenen bedelin iadesi ve ayıplı imalat nedeniyle uğranılan zararın tahsilini talep etmiştir. 27. Dosya içerisinde yer alan ve yerel mahkemece hükme esas alınan 17.12.2014 tarihli bilirkişi raporunda üretilen taşlardaki yüzey pürüzlülüğünün davalı yüklenici tarafından giderilememiş olması durumunda söz konusu makine bedelinin %10’u oranında bir tenzilat yapılmasının uygun olacağı sonucuna varılmıştır. 28....
Bu hali ile, davacının yapı kullanma izninin bulunmadığı tesiste tatil hakkını kullanma ve sözleşmeyi ayakta tutma zorunluluğu yoktur. Bu nedenle , mahkemece sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA,12.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava eser sözleşmesi ilişkisi ve sözleşme dışı yapılan işler bedelinin tahsili, karşı dava sözleşmenin feshi, ödenen bedelin iadesi ve ayıplı imalât nedeniyle oluşan zararın tahsili istemlerine ilişkindir....
Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.” Bu yasal düzenlemeyle tüketiciye ayıplı mal nedeniyle tanınan seçimlik haklarından birisi de ayıplı malın iadesi ve ödenen bedelin tahsilidir. Tüketici, yasayla kendisine tanınan dört seçimlik hakkından birini tercih etmekte özgürdür....
Mahkemece taraflar arasındaki araç satış sözleşmesinin 2918 sayılı Yasanın 20.maddesi gereğince geçersiz olduğu, hal böyle olunca herkesin verdiğini iade etmesi gerektiği, bu nedenle ayıba ilişkin savunmaya itibar edilmediği, senetlerde her iki davacı da borçlu göründüğünden aktif husumet yönünden sorun bulunmadığı, faiz talebinin araç davacı taraf elinde olduğu için yerinde olmadığı gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, aracın davalıya iadesi ile ödenen 16.200.00 YTL bedelin davalıdan istirdadına, toplam bedeli 10.050.00 YTL olan 6 adet bonodan dolayı davacı tarafın davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazla istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
KARAR Davacı, 28.12.2004 tarihinde davalı yanca üretilen aracı satın aldığını ancak aracın yokuşları güçlükle çıkması nedeniyle başvurduğu yetkili servis tarafından ayıbın giderilememesi üzerine ... 1.Tüketici Mahkemesinde mal bedelinin iadesi talebi ile 06.12.2007 tarihinde dava açtığını adı geçen mahkemece 27.11.2008 tarihinde 2007/814 -730 sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verildiğini, kararın Yargıtay incelemesi devam ederken 17.04.2009 tarihinde araç park halinde iken arkadan çarpma sonucu pert olduğunu, anılan mahkeme kararının onandığı ancak aracı teslim imkanının ortadan kalktığından bedelini iade alamadığını bildirilerek, ayıplı mal satışı nedeniyle davalının sorumlu olduğu ayıba tekabül eden 10.000-TL kısmın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla yasal faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, daha önce araç bedelinin iadesine yönelik davanın onanmakla kesin hüküm teşkil ettiğini savunarak davanın reddini dilemiştir....
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; taraflar arasındaki " Tasarruflu Erken Teslim Araç Edindirme Sözleşmesi" adı altında sözleşmenin feshi nedeniyle davalıya ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....