AŞ. aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile, 5.970,81 TL bedel indirim tutarının 30/01/2018 tarihinden ( noter aracılığıyla çekilen ihtarın davalıya tebliği tarihi ) itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafın 22.10.2019 tarihli talep artırımı hakkındaki dilekçesinde ve mahkememizin 5. celsesinde talep edilen onarım bedeli yönünden ise fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir. Zira davacının asıl talebi bedelde indirim olup hem ayıp nedeni ile hesap edilen bedel indiriminin hem de bu ayıbın giderilmesi için gereken onarım bedelinin davacıya verilmesi davacı tarafın üst üste aynı ayıp nedeni ile adeta sebepsiz zenginleşmesine sebep olacağı gibi aynı anda 6502 sayılı Kanunun 11/1- b ve c bentlerinin bir nevi birlikte kullanılması sonucunu ortaya çıkaracaktır ki bunun da hukuken kabulü mümkün değildir. Bu nedenle fazlaya ilişkin olan bu taleplerin reddine karar vermek gerekmiştir....
Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı ayıp oranında indirim bedeli ve ayıp sebebiyle uğranılan zararın tazmini talepli icra takibine yönelik davalının itirazının iptali istemlidir. Davacı vekili; davacının davalılardan Ford Otomotiv A.Ş'nin ithalatçısı olduğu aracı diğer davalı yetkili bayiden satın aldığını, sonrasında aracın boyasının tamamında fabrikasyon hatası bulunduğunu öğrendiğini ileri sürerek ayıp oranında indirim bedeli ve ayıp sebebiyle uğranılan zararın tahsili talebiyle davalılar hakkında icra takibi başlatmış, davalıların takibe yönelik itirazları üzerine ise eldeki itirazın iptali davasını açmıştır. Davalı vekilleri;talep edilen seçimlik hak yönünden davalı Ford Otomotiv A.Ş.ye husumet yöneltilemeyeceğini, araçta ayıp bulunmadığını, ayıbın süresi içerisinde ihbar edilmediğini, taleplerin zamanaşımına uğradığını ve istenilen ayıp oranında indirim bedelinin fahiş olduğunu savunmuştur....
ISLAH: Davacı vekili 22/06/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile; ayıplı olarak satılan aracın misli ile değiştirilmesine, misli ile değiştirilmesi mümkün değilse alım bedelinin satım tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili taleplerini ıslah ederek "aracı alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim" seçimlik hakkımız yönünden karar verilmesini ve bilirkişi raporunda belirtildiği şekilde 44.000,00 TL tutarında bedelde indirim yapılmasına karar verilmesini, TBK 227/II hükmü gereğince davamızı ıslah ederek fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla ve sonradan arttırılmak üzere 1000 TL maddi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
sıfır aracın ayıbının gizlenerek satılmasının değer kaybına sebep olacağının muhakkak olduğu, bilirkişi heyetince gerçek piyasa koşullarında yapılan araştırmaya göre araçtaki ayıbın 10.000- TL değer kaybına sebep olacağının tespit edildiği, aracın lüks sınıf araç olması, değerinin yüksekliği dikkate alındığında bu bedelin makul olduğu, 6502 sayılı yasanın 11/2 maddesi gereği tüketicinin seçimlik haklarından davalı satıcı Özgörkey A.Ş nin ve ithalatçı Borusan A.Ş nin davacıya karşı sorumlu oldukları, davacı tarafından ayıp sebebiyle öncelikle aracın ayıpsız misli ile değişimi, bunun mümkün olmaması halinde bedelde indirim yönünde terditli olarak seçimlik hak tercihinde bulunulmuş ise de, 6502 sayılı yasanın 11/3 maddesinde, ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değişiminin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması halinde tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelde indirim haklarından birinin kullanılabileceğinin hüküm altına alındığı, dava...
Maddesinde düzenlenen '' Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir.'' hükmünden kaynaklı olarak ayıp oranında bedelde indirim incelemesi yapıldığı bu sebeple davanın ilk talep yönünden reddi ile terditli talebe geçilmesi şeklinde uygulama yapılmadan, davacının ayıp oranında bedelde indirim bedeli talebi olarak dosya ele alınarak delillerin toplanması ile devamla bilirkişi tarafından hazırlanan teknik rapor ile belirlenen davacının onarım(araç boyama) bedeline konu 15.00,00 TL'nin ve ayrıca 6502 Sy. Kn. 11....
Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya bakıldığında; Dosyadaki yazılara,toplanan delillere,aracın gizli ayıplı olarak davacıya satıldığının sabit olmasına,ayıpların önem ve mahiyetine göre ayıp oranında indirim bedeline ilişkin seçimlik hakkının davacıya kullandırılmasının hakkaniyete uygun düşmesine, 6502 sayılı yasanın 11.maddesinde belirtilen seçimlik hakların,aynı yasanın 56/3 maddesi ile birlikte değerlendirilmesi halinde, davacının seçimlik haklarından ayıpsız misli ile değişim talebini tercih ettiği ve mahkemenin takdiren ayıp oranında indirim bedeline hükmettiği de gözetildiğinde davalı Honda A.Ş.ye husumet yöneltilebilecek ve aleyhine ayıp oranında indirim bedeline hükmedilebilecek olmasına,takdire dayalı ayıbın önem ve mahiyetine göre ayıp oranında indirim bedeline hükmedildiğinden Yargıtay içtihatları uyarınca davalı taraf lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdir edilmemesinde hukuka aykırı bir yönün bulunmamasına göre sair istinaf itirazları yerinde değildir....
olmadığı, böylelikle ayıp nedeniyle bedelle indirim seçimlik hakkının şartlarının gerçekleşmediği anlaşılmakla, davacının ayıp oranında bedelde indirim talep edemeyeceği kanaatine varılarak, davacının terditli olarak açtığı davasında sözleşmesinden dönme hakkının kullanılmasına ilişkin taleplerinden feragat ettiğinden diğer talebi yönünden bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Somut olaya gelince ;Davacının dava dilekçesinde; "Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme veya satılanı alıkoyup ayıp oranında bedelde indirim isteme ve bedel iadesi veya satılanı alıkoyup ayıp oranında indirim yapılmasını isteme" isteklerinin davalı tarafça yerine getirilmediğini iddia ettiği, dilekçesinin devamında, ayıplı malın satın alınırken ödenen bedelin ,ayıbın tespitinden sonra satıcıya başvurulan tarih olan 17.01.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi İle ödenmesi için iş bu davayı açtığını belirttiği, netice-i talep kısmında, "satılanı alıkoyup ayıp oranında bedelde indirim veya imkan varsa satılanın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, ayıplı çıkan malın ayıp miktarı olan 23.728,00 TL 'nin satıcıya başvurulan tarih olan 17.01.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini" talep ettiği görülmüş olup; dava dilekçisindeki talep sonucunun açık olmadığı nazara alınarak,mahkemece davacı vekiline 6502 Sayılı TKHK'nın 11....
Sayılı ilamında "Tüm bu verilere göre indirim tutarı; Satış bedeli X ( Satılanın ayıplı değeri = 83.000,00 TL/Satılanın ayıpsız değeri = 91.361,00 TL) 89.500,00 TL X 0,9085 = 81.309,31 TL (aracın gerçek değeri) Ödenen - Aracın gerçek değeri = İndirim tutarı 89.500,00 TL - 81.309,31 TL = 8.190,69 TL olmalıdır." İbarelerinin hüküm altına alındığı, dosyamız kapsamında da indirim oranını bu formül kullanılmak suretiyle bulunması gerektiği, yapılan hesaplama ile indirim tutarının 11.939,19 TL olarak bulunduğu, bilirkişi raporunda onarım bedelinin ise 23.000,00 TL olarak hesaplandığı, TBK madde 227/1 3. Bent gereğince aşırı bir masraf gerektirmediği halde alıcının onarım talep edebileceğinin düzenlendiği, onarım bedelinin satış bedeline çok yakın olduğu, Satış bedeli X (Satılanın ayıplı değeri=18.000/Satılanın ayıpsız değeri=37.000) 23.250,00 X (18.000,00 / 37.000,00) =11.310,81 TL =ARACIN GERÇEK DEĞİRİ 23.250,00- 11.310,81 = 11.939,19 TL İNDİRİM TUTARI....
Somut olayda, 818 Sayılı Yasa'nın 360. maddesi hükmünde öngörülen seçimlik haklardan ayıp sebebiyle davacının bedelde indirim isteme hakkı vardır. Nitekim davacı vekili terditli olarak bedelde indirim talebinde de bulunmuştur. Bununla birlikte ayıp sebebi ile bedelde indirim yapılacak miktar teknik inceleme gerektirmekte olup, davacının iddiası ile ilgili bilirkişi tarafından değerlendirme yapılmadan doğrudan mahkemece kabul kararı verilmesi doğru olmamıştır. Bu açıklamalar doğrultusunda, bedelde indirim ile hükmedilecek miktar, teknik inceleme gerektirmekte olup, kararlaştırılan bedel ile ayıplı değerin çarpımı sonucu bulunan değerin ayıpsız değere bölünmesi ile bulunabilir. Mahkemece yapılması gereken iş, keşfe katılan ve hükme esas alınan bilirkişi raporunu düzenleyen heyetten ek rapor alarak, ayıplı işler sebebiyle iş bedelinden indirilmesi gereken miktarın saptanması ve sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir....